sermet@canakkaleolay.com
ABD Başkanı Obama ziyareti ile bildik ABD görüntüsü, ağız birliği yapılmışçasına değiştirilerek; demokrasi savunucusu ve koruyucusu olarak çizilmeye başlandı. Bu vizyon da Obama kişiliği nezdinde oluşturulmaya çalışıldı. Demokrasi kavramı sistemsel bir kavramdır.
ABD dünya kapitalist sisteminin en güçlü aktörüdür.
Bu sistem, liderliğini yapan ABD’ye bazı görevler yüklemektedir.
Kapitalist sistemin gerektirdiği ekonomik performansın temel kriteri olan kar maksimizasyonu ABD ‘nin birincil görevidir.
İşte bunun içinde dünyanın her köşesinde gördüğümüz;savaşlar,silahlanma girişimleri,darbeler,işgaller,insan hakları ihlalleri, zulüm,krizler,çevre sorunları ABD ‘nin üstlendiği bu rolün sistemsel sonuçlarıdır.
Obama’ bu noktada çözüm ve çare olamaz.
Süreç içersinde yaşanılacaklar ile bu konu önümüzdeki günler de daha net bir şekilde anlaşılacaktır.
Demokrasi kavramının sistemsel bir öğe olduğunu söyledikten sonra, yaşamsal alanlarda kişiler ile demokrasi bağlantısını kurduğumuzda karşımıza şu gerçeklik çıkmaktadır:
Kişisel bağlamda demokrasi bir demokrasi kültürü ve bilinci olarak kendisini göstermesi temel gerçeklik iken kişisel bazda içselleştirilebilmesi açısından bazı, erdemliliklere de ihtiyaç vardır.
Olgunluk,saygılı olmak,ihtiraslardan kurtulmuş olmak,yenilgiyi kabullenebilmek gibi bazı özellikler bunlar arasındadır.
Yerel seçimler öncesinde “Çanakkale halkı müşteri değildir”başlıklı bir yazı yazarak AKP Belediye Başkan adayı’nın politikalarını eleştirmiştim.
AKP tarafından ileri sürülen projeler için bu projeleri hazırlayan ekipte yer alan şimdi de belediye meclisi üyesi olan bir Çanakkaleli müteahhit için “kendisi ticari projelerinde böylesi yöntemler ile başarılı olmuş olabilir,iyi satışlar gerçekleştirmiş de olabilir,ama yerel yönetim daire satmaya o disiplinin getirdiği yöntemsellikler ile halkın önüne çıkmaya benzemez” şeklinde yazarak eleştirilerde bulunmuştum.
Seçimlerden sonra bu kişi tarafından Çanakkale Olay Gazetesi aboneliği iptal ettirildi.
Okurlarımız bizim için son derece önemlidir.
Onların böylesi tepkilerini her zaman ciddiye alır üzerinde değerlendirmeler yaparız.
Bu olay nezdinde de aynı şeyi yaptık.
Acaba işleri çok kötü mü gidiyor, ekonomik kriz nedeniyle gazete abonelik ücretlerini bir tasarruf aracı mı olarak ele aldı diye düşündük ama ihtimal veremedik.
Her halde seçim öncesi yazmış olduğum yazıdan rahatsız oldu ki böylesi bir tavır geliştirdi diye düşünmekten başka bir sonuca varamadım.
İşte demokrasi böyle bir şeydir.
İçselleştiremez iseniz eleştirilere tahammül edemez ,böylesi olumsuz imajlar yaratırsınız.
İçselleştiremez iseniz ağzınız ile kuş tutsanız bundan sonrasında yapacağınız her türlü girişimde demokrasi noktasında inandırıcı olamazsınız.
Biz demokratik değerlere bağlı bir kültür ile yine bu kişinin gazetemiz noktasında göstermiş olduğu bu tavrı saygı ile karşılıyor,demokratik seçim sonrasında belediye meclisi üyesi seçilerek göstermiş olduğu başarıyı tebrik ediyor, çalışmalarında başarılar diliyoruz.
Basın kuruluşlarına karşı sistemli bir şekilde geliştirilen linç kültürüne bağlı olarak maalesef böylesi sonuçlar artık kendisini göstermeye başladı.
Değil mi ki bu ülkede Başbakan tarafından medya kuruluşları hedef gösterilerek boykot çağrıları yapılmakta, AKP’li Büyükşehir Belediye Başkanı tarafından gazetecilere tehditler savrulmakta.
Biz gerçeklerden yana olmaya devam edeceğiz.
Gerçeklerden, hukuk, adalet ve eşitlikten, Cumhuriyet değerlerinden özgürlük ve demokratik değerlerden barıştan, geleceğimiz için çevre değerlerine bağlı hayat yalnız bizim değildir diyerek yeryüzündeki bütün canlıların yaşam hakkına saygı göstererek, emekten yana, basın ilkelerine tam bağlı gazetecilik faaliyetimizi yılmadan, yorulmadan devam ettireceğiz.
Kentimizin her türlü platformunda bu değerlerimiz ile onların sesi olacağız. İyiden, güzelden bu değerler temelinde Çanakkale’nin gelişiminden yana olanlar şimdi daha çok dayanışma duygusu ile hareket edeceklerdir.
İnsanlar layık olduğu değerleri bulurlar.