Sermet Atadinç

sermet@canakkaleolay.com

Değersizleştirmekte üstümüze yok...

2053
İçinde bulunduğumuz Ramazan ayının önemli bir değeri olan iftar yemekleri, dini değerleri istismar ederek siyaset yapanların elinde bir şova dönüştü. Sanki bir seçim kampanyası organize edilmiş ve gerekleri yapılıyor. Profesyonel şirketler, tamamen siyasal objeler ile süslenmiş meydanlarda siyasal propaganda ile yapılan bu iftarların Ramazan ayının geleneksel iftarları ile hiçbir ilgisi yok.
 
Nerde görülmüştür; iftar sofralarına ellerinde AKP hediye paketleri ile sokak sokak dolaşan siyasilerin, milletvekillerinin çağrı yapması.
 
Bu görüntülere ancak seçim kampanyalarında rastlanır.
 
Her şeyin ölçüsünü kaçırmakta üzerimize yok.
Düne kadar beş yıldızlı otellerin lüks lokantalarında yapılan iftarlar sokaklara taşınınca şimdi de siyasilerin gövde gösterisine dönüştü.
 
Hele Çanakkale’de AKP sokak iftarları iftardan başka her şeye benziyor.
 
Bence AKP bu organizasyonlarını seçim zamanlarında sürdürsün. İyi oy toplar, ama Ramazan’da bazı değerlerin sömürülmesi üzerine kurgulanan bu organizasyonlar kendisine bir şey kazandırmayacağı gibi puanını da düşürmektedir.
 
Tam bir siyasi kampanyanın getirmiş olduğu havada, meydanlarda toplanan kalabalıklar var.
 
Bir arkadaşım bu konuya ilişkin bir gözlemini paylaşmış , şöyle diyor;
“Az önce sokakta bir araba hoparlörden bas bas bağırıp ‘size başbakanımızın selamını getirdik. Beşiktaş İlçe teşkilatı olarak sizi bu akşam ki iftar yemeğine bekliyoruz’ diye. Evet yanlış duymamışım. Dışarı çıktığımda bir araba ve onlarca adam ellerinde Ak Parti amblemli torbalarla kapı kapı dolaşıp iftara davet ediyorlardı. Adamın birini de davet ettiler. (yaşlıca bir adam) ‘gidin işinize ya’ dedi. Yine de pişkin pişkin davete devam ettiler. Bu arada az önce gelirken de bu konuyla ilgili iki adamı konuşurken duydum. Biri ‘ Oğlum bu akşam AKP`liyiz.Yemeği yiyinceye kadar. Sonrasında koy gitsin’ diyordu”
 
Organizasyonların getirmiş olduğu hava böyle olunca siyasi rakiplerinin tepkileri de buna uygun oluyor. Doğal olarak onlar da bu organizasyonları engellemek için karşı atağa geçiyorlar. Hal böyle olunca onların bu tepkilerini de normal karşılamak gerekir.
 
Tüm bunlar kentimizde böylesi sürüp giderken CHP Genel Başkanı Kılıçaroğlu’nun sözleri siyasette yeni bir tarz olarak birçok insana umut verdi.
 
Kılıçdaroğlu Ramazan nedeniyle partililerine şunları söyledi:
“İftar sofralarında siyaset yapmak yok, halkın iftar sofralarına katılın, onları dinleyin, sorunlarını tespit edin, kesinlikle propaganda yapıp oy istemeyin”
 
Bu yaklaşım CHP’nin halk ile bütünleşmesi konusundaki yeni hamleleri için son derece değerli.
 
Bu arada iftar sofralarının bu denli dejenere edilmesini daha iyi anlamak için benim çocukluğumdaki iftar sofralarının nasıl olduğunu aktarayım.
 
O günlerde iftar sofraları evlerde mahalledeki yoksul ailelerin davet edilerek en güzel yemeklerin yapılarak paylaşıldığı sofraların zengin çeşitler ile bereketlendiği gerçek dayanışmalardı.
 
Hemen hemen her hali vakti yerinde aile, Ramazan ayı boyunca haftada 1 veya 2 defa böyle bir organizasyona ev sahipliği yapar önemli paylaşımlar yaşanırdı.
 
Evlerdeki bu iftar sofralarında özellik ile misafir ailelerin çocukları unutulmaz, onlar da alınan hediyeler ile Ramazan sevincinin yaşanmasına ortak edilirdi.
 
O günlerden bugünlere geldik, erozyona uğrayan insani değerler oldu, her şeyin maddileştiği, ve çıkar ilişkilerinin hakim olduğu bir değersizleştirmeyi yaşıyoruz.
 
Haydi meydanlara, AKP’nin iftar sofrası var, ama sakın unutmayın ha, oylarınızı AKP’ye vereceksiniz.
 
Böyle iftarlar olmaz olsun.
Böyle anlayış olmaz olsun.