CHP hareketlendi...
Çanakkale CHP örgütü uzun bir süre siyasi mücadele anlamında sessizliğini sürdürdükten sonra geçen hafta birden harekete geçti. Bir yanda Belediye Başkanları genel merkezde düzenlenen toplantıya katılarak önümüzdeki yerel seçimlerde izlenecek stratejiyi tartıştılar.
İlçe örgütü ve il örgütü de Çanakkale’de katılımcılık adına bir hamle yapmak üzere sivil toplum örgütlerini ziyaret ettiler ve onlardan özellik ile yerel yönetim anlamında öneri ve görüşlerini talep ederek siyasal yaşamda çok seslilik adına bir adım attılar.
Böylece kuru kuru yapılan, hal hatır muhabbetleri dışında bir anlam teşkil etmeyen parti ziyaretlerine bir kimlik kazandırma konusunda girişimde bulunarak farklılık yarattılar.
Hafta sonu da ilçe örgütlerini toplayarak mücadelenin tüm il düzeyinde gelişmesi için bir planlama içersine girdiler.
Belediye Başkanlarının Ankara toplantısından neler çıktı, neler tartışıldı, yaygın medyaya yansıdığı kadar bilgi sahibiyiz.
Başkanlar çıkıp anlatırlar ise yerel gelişmeler anlamında bazı mesajlar bulabiliriz.
Geçen hafta Milletvekili Serdar Soydan’da yapılan ziyaretlere bizzat katılarak örgütüne destek verdi.
Soydan, ayrıca hafta sonu yapılan “Dilovası’ndan Biga Yarımadasına insan ve çevre sağlığı ve termik santraller gerçeği” konferansına katılarak çevre mücadelesi noktasındaki duyarlılığını gösterdi.
Konferans öncesi Milletvekili Soydan ile kısa bir süre muhabbet etme imkanım oldu. Soydan, çevre mücadelesinin daha da kitleselleşmesine duyulan ihtiyacın altını çizerken bu mücadelenin her alanda yoğunlaştırılması gerektiğini belirterek kendisine düşen sorumluluğun da bilincinde bir görüntü veriyordu.
Önümüzdeki günlerde mecliste bu konuda yapacağı çalışmaları da kısaca anlattıktan sonra herkesin, bulunduğu alanda bu mücadeleye katabileceği her şeyi katması gerektiğini; sokakta kahvede işyerinde, köyde ,mecliste her yerde yoğun bir mücadele ağının yaratılması ile çevremizin korunabileceğini, saldırıların boşa çıkarılabileceğini söylerken de kendisini son derece samimi buldum.
Böylesi önemli bir konuda bu şekilde bir duyarlılık ile olayların takipçisi olmaya kendisini hazırlamış bir milletvekili bu mücadele açısından kazanımdır.
CHP geçen hafta böylesi bir hareketlenme yaşarken kentimizin yeni siyasal aktörü olarak rol almış ÇOMÜ orijinli bir takım müstear(sahte) isimler ile kentin gündemine müdahil olmaya çalışanlar da bu konuda boş durmadılar.
Küçük beyinleri ile oluşturdukları bir provokasyon mantığı ile Ülgür Gökhan ve İsmail Özay çatışmasını körüklemek için teorik inciler yaratarak kendileri gibi ‘paravan ve kalkan’ müstear isimli sitelerde ve satın almış oldukları bazı köşelerde ahkam kesmeye başladılar.
Amaç İsmail Özay ve Ülgür Gökhan çatışması yaratarak bunun üzerinden CHP’yi itibarsızlaştırmak ve yaratmaya çakıştıkları provokasyon ortamında CHP içinde bazı çatlak sesler yaratmak.
Bunu yaparken de öyle bir bayağılaşmaktadır ki müstear isimli yazar, sözde Ülgür Gökhan’ı savunarak İsmail Özay’a ayar vermeye çalışarak tam kendisine uygun bir çirkinlik yaratmaktadır.
Böylece bu kişilerin bir kez daha gerçek niyetleri ortaya çıkmıştır.
Neden müstear isimle ortada dolaştıklarının altındaki gerçek net şekilde anlaşılmaktadır.
Bu tip yöntemler, ancak böylesi kendilerini gizleyerek sürdürülebilir.
Böylesi provokasyonlara başvuracaklar toplumun karşısına kendi gerçekleri ile çıkamazlar,kendilerini her zaman gizlemek zorunda kalırlar.
Biz, bu müstear isimli hanımefendinin (kendi ismini öyle belirlediği için) kim olduğundan çok onun ne yapmak istediği ile ilgileniyoruz.
Zaten kendisi de öyle demiyor mu ; ne yapacaksınız siz benim kim olduğumu önemli olan düşüncelerimdir diyen bu zat şimdi yeni bir provokasyon peşinde.
Aman dikkat edin, yaratmak istediğiniz bu provokasyon denizinde boğulmayın,
Ta başından beri söyledim; müstear isimler ile kentin bazı değerlerini dönüştürmek için görev almış bu tiplerin iplikleri er geç pazara çıkacaktır.
Bir bir ortaya çıkıyor..
Biraz daha bekleyin bakalım, daha neler göreceksiniz.
Bu işte maskelerin düşmesi de var.bu maskeli balo bu kadar uzun sürmez.
Yeri gelmişken bu konuya ilişkin CHP örgütünün de dikkatini çekmek istediğim bir konu var.
Sürdürülen provokasyon ile tam da Gökhan, Özay çatışması yaratılarak; bir oyun sahneye konarken CHP içersinde bazı kişilerin buna çanak tutan tavır ve davranışları gözlenen bir gerçek.
CHP’nin her zamankinden daha çok birlik ve dayanışma ihtiyacının olduğu şu günlerde takdir sizlerin.
Bu provokatif çete ile aynı konumda olmak hiçbir sosyal demokrata yakışmaz.