Sermet Atadinç

sermet@canakkaleolay.com

Boş sözler…

"Onlar konuşur AKP yapar" diyerek 7 Haziran seçimlerinin sonuçlarını yok sayarak şiddet politikalarının gölgesinde bu seferde silahları konuşturarak iktidara gelenler sanki kendileri 13 yıldır hükümette değilmişler gibi Çanakkale'nin önemli değerlerinden biri olan turizm konusunda bildik ezberi tekrarlamaktan başka bir şey yapmıyorlar. Ülkemizi bir savaş yerine çevirip, komşularımızla savaşın eşiğine geldiğimiz bir dönemde turizm sektörünün almış olduğu hasar hepimizin malumu iken, Emitt Fuarı'nda konuşma yapan AKP Milletvekili Bülent Turan artık ezberlediğimiz klasik lafları tekrarlayarak, siyasi iktidarın turizm adına Çanakkale için yapacağı bir şey olmadığını ortaya koydu.

1215

 Politikalarıyla ülkemizi, turizm potansiyeli açısından çözümsüzlüğe sürükleyen bir iradenin Çanakkale için de yapabileceği bir şey yoktur.

Ülkemizi dünya gözünde güvencesiz bir ülke noktasına getiren politikalar sürdürüldüğü sürece iyimser bir beklenti içerisinde olmakta gerçeklere aykırıdır.

“Silahlar sussun, insanlar ölmesin” çağrısından PKK desteği sonucunu çıkaran bir kafanın,  ülkemiz ve kentimizin sorunlarına çözüm üretecek girişimlerde bulunması beklenemez.

Her şeyden önce bir akıl tutulması söz konusudur.

Emitt Turizm Fuarı’nda yapılan toplantıda CHP Milletvekili Muharrem Erkek’in belirttiği gibi, ilimizi bir kalorifer kazanına çevirecek termik santraller ve Kazdağlarını delik deşik ederek çevresel değerlerimizi yok edecek vahşi madencilik koşularında; turizmin gelişemeyeceği çarpıcı bir gerçek iken  bu girişimlere karşı durmayan bir zihniyetin, turizmin geliştirilmesinden bahsetmesi tam bir sahteliktir, inandırıcılığı yoktur.

Çevresel riskler konusunda içinde bulunduğumuz duruma Belediye Meclisi Şubat ayı toplantısında bir kez daha dikkat çekilmiş, Belediye Başkanı Gökhan’ın bugüne kadarki hassasiyetine CHP Merkez İlçe Başkanı Celal Karakaş ve MHP grubu temsilcisi Ufuk Demirbaş’ında katılması bu iradenin her geçen gün daha da gelişmesi anlamında olumlu bir gelişme olmuştur.

Sırası gelmişken bu konuya ilişkin CHP’nin bir kamburu olarak var olan Karabiga Belediye Başkanının termik santral dostu tavrına ilişkin CHP’nin söyleyecek bir şeyi olmalıdır.

Yoksa bu durum CHP açısından bir handikap olarak varlığını sürdürecektir.

Gerçekleri çarpıtmak konusunda son derece ustalaşmış olan AKP, yaşananlara, gerçekleşmelere rağmen pembe tablolar çizmeye devam etmektedir.

Bakmayın siz onların  AKP yapar dediklerine, onlar adeta “yuvamızı” yaptıkları için her geçen gün felakete doğru hızla yol alıyoruz.

Ekonominin içerisinde bulunduğu durum belli; kırılganlık öylesine bir noktaya geldi ki, emeği ile geçinenlerin yaşadıkları sefalet zaten ortada, onun dışında belirli bir potansiyele sahip belirli bir düzeye gelmiş olan firmalar bile her an yok olma riskiyle ticari faaliyetlerini sürdürür hale geldiler.

Kentimizin en eski firmalarından biri olan, ulaştığı marka değeri ve ticari potansiyeli ile önemli bir güce sahip olan bir firmamızın ekonomideki kırılganlık nedeniyle yaşamış olduğu sıkıntıyı Çanakkaleliler olarak izledik.

Ekonominin geldiği nokta açısından bu gelişme son derece sıkıntılıdır, çizilmeye çalışılan pembe tablolara rağmen içinde bulunulan gerçekler hepimizin malumudur ve gelecek açısından beklentilerde olumsuzlaşmaktadır.

Çanakkale’yi ilerleyen zamanda iyi günler beklememektedir.

Üretici köylülerimiz, çalışanlarımız, gençler, kadınlar, esnaflar, küçük ve orta boy işletmeler derken ekonomik sorunlar daha büyük ölçekteki işletmeleri de yakından etkilemeye başlamıştır.

Siyasi erk bu krizi kendisine yandaş üretmek için kullanarak kısmi çözümler yaratmaya çalışsa da, ekonomik gerçekler bu krizin şiddetle büyüceğine işaret etmektedir.

Doğruları görmek; yaşadıklarımızı, karşılaştıklarımızı analiz etmekle olacaktır.

Onların yaparız dedikleri ortada, geleceğimizi her alanda karartan uygulamalara imza atıyorlar.

“Yuvamızı” yapmak noktasında üstlerine yok, ancak güzel ve süslü sözler konusunda da haklarını yememek lazım.

“Onlar konuşur AKP yapar” sözü günümüzün en boş sözü haline gelmiştir.

Tabi neyi yaptıklarına bağlı olarak itiraz edebilirsiniz; özgürlükleri rafa kaldırmayı, demokrasiyi yok saymayı, şiddeti savaş uygulamalarını gerçekten iyi yapıyorlar.

Nede olsa tek adam sistemine doğru hızla yol alıyoruz ya, bunlarda bir gereklilik!...