Sermet Atadinç

sermet@canakkaleolay.com

Bizim şeffaf beygirimiz duyarlı...

2012
Bu yıl şeffaf beygirimiz yine kişneyecek. Şeffaf beygirimiz yıllar geçtikçe olgunlaşıyor, daha bir ağırlaşıyor. Bu yıl emek sineması için ses verecek. Emek sineması gibi sinemayla özdeşleşmiş, üstelik kamuya ait bir yerin, rant için kurban edilmesine onun yüreği dayanamıyor. Tepkisini gösteriyor, çiftesi sanatın, sinemanın değerlerini yok sayanların uygun bir yerinde iz bırakacak diye düşünüyorum.  
 
Bizim şeffaf beygirimiz aynı zamanda mütevazi.
İki yıldır özverili bir şekilde etkinliğini gerçekleştirmesine rağmen; yine bu yılda “geleneksel birinci şenlik” olarak kendisini sunuyor.
Bu nitelemenin ardında ince zekasının getirdiği mesajları olsa da sizler onu hep yeniden doğan bir dinamizmin ifadesi olarak okuyabilirsiniz.
 
Yalnız şeffaf beygirimizin bir şikâyeti var.
İki yıldır sizlerin gerekli ilgiyi göstermediğinizi söylüyor, organizasyonun daha nitelikli ve başarılı olması noktasında gerekli destekleri bulamamaktan yakınıyor.
Bu sese kulak vermek lazım.
 
Şeffaf beygirimiz yüz de yüz yerli, bu kentin üretimi, ardında hiçbir art niyet taşımayan, bu yıl olduğu gibi; toplumsal değerler itibarıyla hepimizin ortak noktası olabilecek kamusal kaygılar ile hareket eden bir düşünce dünyasına sahip.
Bu yılki yapacağı işleri sabırsızlık ile bekler iken; duyarlı Çanakkalelileri şeffaf beygirimiz ile şimdiden tanışmaya davet ediyorum.
Siz işaret verin yeter, şeffaf beygirimiz sizi bulacaktır.
Hem de nerde isterseniz orda, dedim ya; hem mütevazi hem duyarlı bizim şeffaf beygirimiz.
 
Ziyaretler üzerine
Şöyle geçmişe doğru haber konularımıza bir baktım.
Neler daha çok gündemimizde yer almış diye.
Çok üstün bir şekilde,  sivil toplum örgütlerinin siyasi partilerin yeni yönetimlerinin çeşitli bürokratların yeni atanmalarına bağlı ziyaret haberleri öne çıkıyor.
 
Böyle olunca bir kez daha düşündüm.
Biz, zamanımızı ne kadar doğru kullanıyoruz diye …
Bu kadar zamanı bol olan bir toplum isek , başka bazı noktaları gözden geçirmemiz gerekmektedir.
Gazetecilik mesleği açısından değerlendirdiğimiz zaman  haber formatı hep aynı.
İyi niyet, kutlama ve başarı mesajları dışında hiçbir şey yok bu ziyaretlerde.
Bu ziyaretleri bizzat yaşayanlar, yapanlar, kabul edenler bu gözle bir düşünürler ise iyi olur diye düşünüyorum.
Tabiî ki kutlama da bir gerekliliktir ve insani bir davranıştır.
Fakat bunun artık günümüz koşullarında daha uygun ve verimli başka yöntemler ile yapılmasında fayda vardır.
Bir de bu ziyaretlerin iade-i ziyaretleri var.
Bunu da düşündüğünüzde bu ziyaretler; verimlilik açısından insanların zamanını doğru kullanmaları açısından doğru uygulamalar değil.
Bir çok kişinin de böyle düşündüğünü tahmin ediyorum, ama tabuları kırmak gelenekleşmiş fakat faydasız olan bazı uygulamaları aşmak zor.
 
Bir yerden başlamak gerekir.
Yeni bir format ile bu soruna çözüm bulacak bir başlangıç yapmak gerekecek.
Şöyle olamaz mı; seçilen yeni yönetim bir tanışma günü düzenleyebilir.
Bunu bir hafta öncesinden ilan eder, herkes kendisini planlar, o gün kentin tüm kesimleri ile bu duygu paylaşımı yaşanır; bu iş de böylece çok verimli bir şekilde çözülür.
 
Haaa, protokol kurallarının kendi gerçekleri içinde bunu yapamayız diyorsanız; işte bütün mesele zaten bu.
Bazı tabuları kırmak…
Ben yine de bu dönüşümü yaparak örnek olacak bir radikal çıkış için umutluyum.