Biz “O Slogan’ı” duymadık!..

8 Mart günü,kitle örgütleri tarafından düzenlenen "Dünya Emekçi Kadınlar Günü" mitinginde,kürsüden seslendirilen
bir slogan,Cumhuriyet Meydanı`nda soğuk duş etkisi yarattı.
   "Gün gelecek,devran dönecek / Kadınlar erkeklerden hesap soracak"diye formüle edilen bu sloganı,mitinge katılan hangi kitle örgütü veya sendika ,düzenleme kurulu`nun attırılacak slogan listesine yazdırdığını bilemiyorum.
    En ilkel feminist hareketlerin bile dillendirmeyeceği  bu slogan,kadın sorununun ne olduğunu bir kez daha  ve yeniden gündeme almayı gerektirdi.
    `Kadın Sorunu` diye ifade edilen sorun,`özünde` emekçi kadın sorunudur.
    `Emekçi kadın` sorunu ise ,emekçilerin genel sorununun `özel`;`özgün` ve giderek ağırlaşan bir yönünü oluşturmaktadır.
     Burjuva/Kapitalist  alt yapı`nın şekillendirdiği, yoğunlaştırdığı ve genelleştirdiği;`erkek egemen kültür` toplumun tüm ve en küçük birimlerini etkileyerek kadın üzerinde acılı bir sonu ortaya çıkarmaktadır.
    Erkek egemen kültür;toplumsal hayatın her alanında ,en basit ve en sıradan  ilişkiler üzerinde bile kendisini yeniden ve yeniden üretir.
    Bu durum,kadın sorununun ve erkek egemen kültürün sınıf özünün,perdelenmesi sonucunu da doğurur.
    Günümüz kapitalist/emperyalist sistem;kadınları `ikinci` sınıf ve bir `cinsel nesne` olarak görüp,kadın bedenini metalaştırmaktadır.
    Burjuvazinin her türlü,sahte nezaketine ve palavrasına rağmen gerçek böyledir.
O (burjuvazi), aynı zamanda 8 Mart`ı "Dünya kadınlar günü" diyerek sınıf özünü gizleyip,anlamsızlaştırma propagandasından da geri durmuyor.
    Kuşkusuz,hedeflenen  ve erkek egemen kültürün yaratmak istediği,yanlızca kadın bedenini metalaştırmak,tüm erkekleri ,bu duruma ikna ederek, burjuva egemenlik sistemini sonsuza değin yaşatmaktır.
    Burjuvazi,kadın-erkek bölünmesini sağlayıp,emeğin bu iki cinsini bölüp,birbirlerine yabancılaştırmadan egemenlik sistemini sürdüremez.
    Ve yine Tansu Çİller,Güler Sabancı ve dünyadaki tüm benzeri kadınlar;burjuva-erkek egemen sistemin ve kültürün temsilcilerindendirler.
    Yeniden başa dönersek;kadın sorununun çözümü,emekçi kadın sorununun çözümüne;emekçi kadın sorununun çözümü ise ,emekçiler genel sorununun çözülmesine sıkı ve kopmaz bağlarla bağlıdır.
   Bu ise,kadın ve erkek emekçilerin birlikte burjuva egemenlik sisteminden kurtulma mücadelesini sürdürmelerini zorunlu hale getiriyor.
   Sonuç olarak;biz,8 Mart Günü Cumhuriyet Meydanında `Kadın-erkek birlik` diye başlayan sloganı duyduk.
   O,kadın erkek emekçileri bölen,emekçi kadın sorununun sınıf özünü gizleyen ve nihai olarak kapitalist sisteme ve erkek egemen kültüre hizmet eden `O SLOGAN`ı ` duymadık!