Sermet Atadinç

sermet@canakkaleolay.com

Bir ziyaretin ardından…

2092
Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası’nın davetlisi olarak Çanakkale’ye gelen İstanbul basının temsilcilerinin ziyareti öncesi ve sonrasındaki gelişmelere bağlı olarak cevaplanması gereken birçok soru ortaya çıktı.
 
ÇTSO’nun İstanbul basını temsilcileri vasıtasıyla ulusal medyada yer bulma çabaları son derece doğal, faydalı bir çabadır. Bu organizasyonun hayata geçirilmesi ile ilgili bazı gelişmeler vardır ki; düşündürücüdür. ÇTSO yerel basına size ihtiyacımız olmaz, biz gerekir ise; medya ilişkilerimizi ulusal basın vasıtasıyla kurarız şeklinde bir mesaj mı vermek istemiştir?
 
Bu kaygı Çanakkale yerel basınının gelişmeler sonrasında taşıdığı bir kaygıdır.
Neden böyle bir kaygı gelişmiştir?
Bu sorunun cevabı aşağıdaki soruların cevaplarında gizlidir.
ÇTSO böylesi bir organizasyon için neden Çanakkale basını ile işbirliği yapmak istememiştir?
Çanakkale’de Çağdaş Gazeteciler Derneği, Gazeteciler Cemiyeti olmak üzere örgütlü iki meslek kuruluşu, bir çok ulusal ajansı ofis düzeyinde temsil eden temsilcileri, yine yerel basında görev alan gazeteci arkadaşlarımızın kişisel ilişkileri ile bu konuda sağlanabilecek katkı neden göz ardı edilmiştir?
Hadi işbirliği yapılmadı; peki sonrasında ziyaret, neden Çanakkale yerel basınına bildirilmemiştir?
İstanbul’dan gelen gazetecilerin, böylesi bir etkinlikte Çanakkale’den hiçbir gazetecinin bulunmaması konusundaki düşüncelerinin nasıl gelişebileceği göz önünde bulundurulmuş mudur?
ÇTSO bu organizasyonu bu soruların cevabını vererek değerlendirmelidir.
 
Performans kriteri
ÇTSO yönetimi bu organizasyon ile; hedeflerine ulaşma noktasında nasıl bir performans oluşturabilmiştir?
Bu değerlendirme sonrasında, ben inanıyorum ki ÇTSO;
yerel basının gücü ve değeri konusunda çok daha anlamlı olabilecek sonuçlara ulaşacaktır.
Dün itibarıyla Akşam Gazetesi ekonomi yazarı Funda Özkan tarafından kaleme alınan bir makale ve Sabah Gazetesi ekonomi sayfasında yer alan bir haber yer almıştır.
Funda Özkan’ın yazısı da birçok tartışmaları beraberinde getirmiştir.
 
Başta ‘Bir Çanakkaleli’ imzası ile Başbakan Eski Yardımcısı Mustafa Cumhur Ersümer tepki vermiştir.
Mustafa Cumhur Ersümer’in tepkisi anlaşılabilir bir tepkidir.
Peki, ÇTSO yönetimi Funda Özkan’ın yazısı için ne düşünmektedir?
Siyasal yaşamı boyunca Çanakkale’ye bugüne kadar yapılan hizmetlerin büyük çoğunluğuna imza atmış bir kişi olarak; Çanakkale’nin bu denli küçük düşürülmesine Ersümer’in tepkisi  doğal bir reflekstir.
Aynı zamanda bardağa dolu tarafından bakan Bir Çanakkaleli olmanın ruh halidir.
Çanakkaleli ruh hali ile, bizlerin şöyle bir refleksi vardır:
Bizler kendi içimizde eksikliklerimizi dile getirir, tartışır, konuşuruz.
Bardağın boş tarafı biz bize olduğumuz zamanki değerlendirme alanımızdır.
Özellik ile imajımızı olumsuz etkileyecek malzemeleri üçüncü şahıslara vermemek için özel de çaba gösteririz.
Bilmeden, istemeden, farkında olmadan dahi olsa böylesi zeminler yaratılarak,  değerlerimizin tu kaka ilan edilmesine gönlümüz razı gelmez.
Hele hele Çanakkale’ye önemli hizmetler vermiş bir kişi olarak Ersümer açısından bu konunun yarattığı hassasiyet çok daha önemlidir.
Bazen aceleye getirdiğimiz, sonuçlarını iyi planlayamadığımız işler böylesi olumsuzluklar yaratabilir.
Bu organizasyonun bir yönüdür.
Diğer bir yönü de Funda Özkan tarafından dile getirilen konuların dayandığı gerçekliklerdir.
Funda Özkan tarafından dile getirilen iki nokta vardır ki; bizlerinde yıllardır ısrar ile üzerinde durduğumuz konulardır.
‘Vizyonsuzluk ve birlikte hareket edememe’
Sadece bir basın organizasyonunda bile bu zaaflarımız hemen kendisini göstermiştir.
Birlikte hareket edebilme kültürümüz gelişmiş olsa idi; böylesi bir organizasyonda Çanakkale basınını bu organizasyonun dışında bırakmaz idik.
Belki Funda Özkan’ın bakış kriteri de böyle oluşmaz idi…
Yine vizyon noktasında ilkesel bir yaklaşımımız olsa; İstanbul gazetecilerinin olduğu bir tanıtım organizasyonunda Kazdağları’nda altın üretimini savunacak kadar ilkellik içinde olmaz idik.
ÇTSO’nun bu organizasyon sonrasında çıkarması gerekli dersler olduğu çok açıktır.