sermet@canakkaleolay.com
Cumhuriyet meydanında Belediye lokalinde oturuyorum. Henüz sakin, çok fazla kişi yok lokalde. CHP Milletvekili aday adayı Emin Doğan, yanında bir arkadaşı ile giriyor lokale Görevli arkadaşa yöneliyorlar “yukarıda kimse yok mu ?”oluyor soruları. Görevli arkadaş kimi aradıklarını sorunca “İl’den aramışlardı, toplantı olduğunu bildirmişlerdi” şeklinde bir cevap ile karşılaşıyor. Kendilerine İl ve merkez ilçe örgütlerinin yeri görevli arkadaş tarafından gösteriliyor, Doğan ve arkadaşı lokalden ayrılıyor.
Tabii yaşanan bu olay üzerine orada bulunan kişiler hayretler ile birlikte, biraz da garipleşiyorlar.
Değerlendirmeleri bende kalmak üzere, olay enine boyuna tartışılan bir gündeme dönüşüyor.
Bende olayın bizzat tanığıyım.
Doğal olarak böylesi bir konuyu es geçmem düşünülemez.
Ülkedeki siyaset mekanizmasının işleyişine gönderme yapmak üzere yazdığım yazıda “Favorim Emin Doğan” ara başlığı ile bu olaydan hareket ederek bazı değerlendirmelerim oldu.
Sonrasında, Emin Doğan bir gazeteye yapmış olduğu değerlendirmede son derece makul bir tavır göstermişti.
Gazete, kraldan çok kralcılık yaparak bana çeşitli saldırılarda bulunsa da önemsemedim.
Önemli olan Emin Doğan’ın bu noktadaki tavrı idi.
Yazıyı anlayış ile karşılamış, önemse(me)miş ve kendisine göre tespitlerini de yapmıştı.
Fakat her neden ise Emin Doğan, aynı gazetenin kendisi ile yaptığı bir röportajda şaka yapacağını söyleyerek, bana CHP’in adresini tarif edeceğini belirterek tarzını farklılaştırma yolunu seçti.
Bu polemik konusunda kendisini yönlendirenler yanlış yapıyorlar.
Doğan, yanlış yolda ilerliyor.
İlçe merkezinin, İl merkezi ile aynı binada olduğunu bilemeyecek kadar bir dikkatsizlik, siyasi duyarlılık açısından bir göstergedir.
İl binasının giriş kapısında il merkezi ve ilçe merkezi ibarelerinin alt alta yazılı olduğu bir tabela vardır.
Bunu kavramak için acaba kaç defa o kapıdan girmek gerekecektir.
Buda ayrı bir tartışma konusu olarak şimdi karşımıza çıkmaktadır.
Emin Doğan, siyasette ilkeli olmaktan bahsetmektedir.
Siyasette ilkeli olmanın ilk yolu; objektif olmaktan, bugün yaptığın tespitleri yarın başkalarının yönlendirmeleri ile değiştirip fırsatçı ve faydacı olmamak gibi bir duruştan geçtiğini unutmayalım.
Ben dünkü yazımda da belirtmiş olduğum gibi Doğan, yazdığım yazı için son derece mantıklı bir değerlendirme yapmasına rağmen, şimdi herhalde benim susmamdan cesaret aldı ki, bana adres falan tarif etme gibi hallere giriyor.
Bugün böyle, yarın öyle olanların siyasette ilkeli olmaları konusu inandırıcı olmaktan uzaktır.
Bana CHP adresini tarif edeceğini söyleyen Doğan’a ben şimdi aradığım adresi belirteyim; bu adreste mutabık kalır isek, kendisiyle bu adres için birlikte yol almaktan mutluluk duyarım.
İnsanın insanı sömürmediği, halkın yaşam koşullarının iyileştirildiği, sendikasız, sigortasız işçi çalıştırılmasının yasaklandığı, iktidar olanaklarının bir avuç yandaş için kullanılmadığı, faizci ve tekeller için değil halk için ekonominin yaşam bulacağı, insan haklarının evrensel değerler ile hayata geçirileceği, barış ve özgürlüklerin temel değerler olarak kendisini her alanda bulacağı, çevre ve doğa politikaların belirleyici olduğu, yaşam alanlarını rant olarak ele alan her türlü uygulamaya karşı olan, Engelli vatandaşlarımızın hayatın içersinde olduğu, önlerindeki her türlü engelin yok edildiği, kadın haklarının göstermelik değil gerçekten hayata geçirildiği, gençliğin geleceğimiz olduğunun bilinci ile geleceklerinin güvence altına alındığı, herkese parasız demokratik bilimsel eğitim hakkının sağlandığı, tarımsal üretimin desteklendiği, üretici köylünün haklarının savunulduğu, herkese parasız sağlık hakkının uygulandığı, emperyalist uluslar arası tekellerin güdümündeki bir ülke değil, bağımsız onurlu bir ülke için, böylesi bir adres için birlikte yol almak konusunda enerjimizi seferber edelim.
Yarın çok geç olmadan, yapılması gerekli olan budur.
Sermet ATADİNÇ
