Benim termikçim, senin termikçinden iyidir!...
CHP Milletvekilleri Çanakkale ve Balıkesir için hazırlanan 1/100 binlik çevre planının olumsuzluklarını irdelemek adına Biga, Karabiga ve Balıkesir’in bazı ilçelerinde toplantılar yaptılar.
1/100 binlik planın olumsuzluklarının irdelenmesi adına bu toplantılar son derece faydalıdır.
Toplantıların daha görünür kılınmasını sağlayarak etki alanının büyütülerek sürdürülmesi gerekmektedir.
Bu toplantılar sürerken CHP İstanbul Örgütü Soma Yırca’daki 6 bin zeytin ağacının katledilmesini protesto etmek için Kolin Şirketler Grubu’nun önünde zeytin fidanları dikerek anlamlı bir etkinliğe imza attılar.
Keşke Çanakkale ve Balıkesir’de bu toplantıları gerçekleştirenler Çanakkale Kolin Otel önünde bir etkinlik düzenleselerdi, çok da anlamlı olurdu.
1/100 binlik planın çevresel değerleri yok etmek girişimi olduğunu, tıpkı Yırca’da olduğu gibi bir katliamın belgesi olacağını çok daha net bir mesajla Çanakkale kamuoyuna aktarmış olurlardı.
Yırca’saki güncel saldırıyla birlikte AKP politikalarının çevresel değerlerimizi nasıl ranta kurban ettiği bir kez daha ortaya konulmuş olurdu.
Çanakkale CHP örgütü, üzerindeki ölü toprağını böylesi bir etkinlikle atar ve toplumsal gündemde bende varım der mi, bilemem!
CHP’sinin daha çok özgürlükçü, emekten yana, çevre sorunlarına karşı ilgili, özetle gerçek anlamda bir sosyal demokrat parti olma çabası ortada iken, bu gelişimin etkilerini ve sonuçlarını Çanakkale’de de bir şekilde göreceğiz.
Seçim takvimine bağlı olarak açıklanacak bazı politikalar en çok milletvekili aday adaylarını etkileyecek.
Ortada milletvekili aday adayı olan birçok isim var, ancak bu isimlerden kaçı o ilkeleri içselleştirmiş bir siyasetçi olarak karşımıza çıkacaklar; gerçekten merak ediyorum.
1/100 binlik plan için yapılan toplantılarda doğal olarak gündemin birinci sırasına Karabiga oturmuştu.
Karabiga’da kurulmak istenen termik santrallerle o bölgeyi termik cehennemine çevirecek dönüşümün belgesi olan 1/100 binlik plan ne yazık ki termik santral yatırımlarına karşı olmayan, bizzat destek veren, termik santrallerin Karabiga’ya zararı olmayacağını, teknolojinin gelişmesiyle bu sorunun ortadan kalktığını söyleyen CHP’li bir belediye başkanının yönetimde olduğu bir yerleşimde uygulanacak.
Öyle ki başkan yapmış olduğu bir yurt dışı ziyaretinde incelediği bir termik santral yatırımı sonrasında bu karara varmış, dönünce de termik santral savunucusu oluvermişti.
CHP’li milletvekillerinin Karabiga ziyaretinde; termik santralcilerin baskısı altında olduğunu, bu konuda bir düzenleme yapmalarını ya da yukardan bu işi hallederek önüne koyacakları konusunda tehdit aldığını ifade etti.
Şimdi insan ister istemez düşünmektedir; başkanın termik santralcisi iyi de, diğerleri tukaka mıdır?
Yoksa başkan, termik santral yatırımları konusunda fikrini mi değiştirmiştir.
Bu konuyu kamuoyu tüm açıklığı ile bilmek istiyor.
En kısa zamanda Çanakkale CHP Milletvekilleri Karabiga Belediye Başkanını da yanına alarak, kamuoyunun önüne çıkıp net ve şeffaf bir şekilde bu konuyu aydınlatmalıdırlar.
Bir yandan çevreciyim diyeceksin, diğer yandan termik santraller noktasında olayı karmaşaya getireceksin.
Yok, öyle; herkes hangi safta yer aldığını net olarak ortaya koyacak,
Böylesi karmaşa altında sürdürülen belirsizlik politikaları halkın çıkarlarını yok saymanın günümüz versiyonudur.
Bu hal bazılarına rehber olmaya başlamışsa; bunun sonuçları her koşulda karşımıza çevresel değerlere saldırı olarak çıkar.
Zaten de çıkmaktadır.
