Sermet Atadinç

sermet@canakkaleolay.com

“Hırsız var “ sesleri altındaki salıverilme!...

1409
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Çanakkale mitingi CHP taraftarlarını memnun ettiği gibi, CHP’li olmayan birçok insan üzerinde de olumlu etkiler bırakmış durumda.
Ülkenin içinde bulunduğu hassas koşular beklentileri de farklı noktalara götürüyor.
Kılıçdaroğlu, bu konudaki çıtayı yükselterek farklı bir mesaj ile Çanakkale’de bir çıkış yaptı.
Artık ‘bu ülkenin bir başbakanı yok’, Kılıçdaroğlunun bu konudaki mesajının siyasi etkilerinin sonuçları çok farklı gelişmeleri gündeme getirebilir.
Bunun işaretlerini de görmeye başladık.
Cumhuriyet Meydanı’nda toplanmış onbinlerce insanın  “Hırsız var “şeklindeki haykırışlarının adeta bir çığlığa dönüştüğü saatlerde bakan oğulları ve Reza Zarrap’ın salıverilmesi hazırlıkları yapılıyordu.
Tahliye kararının, dosyanın esas hakiminin izinde olduğu bir dönemde nöbetçi bir hakim tarafından verilmesi;   bir çok tartışmayı da beraberinde getirdi.
Öncelikle Başbakanın tahliyeler ile ilgili yorumu “adalet yerini buldu” şeklinde oldu.
Eski içişleri bakanının Zarrap’la ilgili söylediği iddia edilen “önünde pas pas olurum” sözünü de bu süreci anlayabilmek için göz ardı etmemek lazım.
Hele son bomba Zarrap’ın söylediği iddia edilen "Memurun ve o..spunun bahşişini peşin vereceksin” sözleri ile; yaşananlar gerçekten iğrenç bir nitelik kazanmış durumda.
Bunca iğrençlik karşısında CHP Genel Başkanının göstermiş olduğu tepki, son derece haklı bir tepkidir.
Halkın da bu konuda önemli ölçüde rahatsızlığı söz konusu olup, tepkisi gün geçtikçe büyümektedir.
Hükümet sıkışmıştır, bir şekilde sıyrılmak için her türlü yönteme başvurmaktadır.
Önümüzdeki günlerde Kırım üzerinden kışkırtılacak milliyetçi dalga, ufukta yeni bir can simidi olarak gözükmektedir.
Sermaye ne zaman zorda kalsa, halkları birbirine karşı kışkırtarak yaratılacak milliyetçi dalganın koruması altına girmeyi  bir yöntem olarak benimsemiştir.
Ülke genelinde 17 Aralık sonrasında gelişenler sistemin içersinde bulunduğu durumun vahimliğini her hali ile ortaya koymaktadır.
Hal böyle iken AKP’nin nafile çabaları yoğunluk kazanmakta ve her adımları inandırıcılıktan uzak bir kaosa doğru yol alındığının göstergesi olmaktadır.
Bu bağlamda CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Çanakkale konuşmasını değerlendiren AKP ilçe başkanının “CHP zihniyetinde kişi hak ve özgürlükleri böyle mi korunuyor?” sorusunu anlamak gerçekten çok zor.
Kişi hak ve özgürlüklerinden bahsedecek en son kişi AKP ilçe başkanıdır.
Çanakkale’de yerel seçimler öncesinde AKP, içinde bulunduğu  yolsuzluk, hırsızlık hukuksuzluk olaylarından öyle bir etkilenmiş ki; her geçen gün daha çok bilgi kirliliği yaratacak bir üslubu rehber almaya  başladı.
Aynı zamanda son derece olumsuz sonuçlar yaratabilecek, kişileri hedef gösterme üzerinden sürdürdüğü bir politika geliştirmektedir ki; derhal bu üslubundan vazgeçmelidir.
Bir yandan özgürlüklerden dem vurup, halkın bu konudaki kaygılarını görmezden gelirken, diğer yandan bazı iddialarla kişileri hedef gösteren propagandalardan medet ummak çaresizliğin en üst düzeydeki halidir.  
AKP’nin Çanakkale halkına vereceği hiç mi mesaj kalmadı da, CHP içersinde uzun yıllardır politika yapan insanları hedef göstererek siyasi prim yapmaya çalışmaktadır?
Hedef gösterdiği kişi hakkındaki iddialarını da ayrıca ispat etmek zorundadır.
‘Çamur at izi kalsın’ anlayışı ile yapılan siyasetin varacağı nokta ortada…
AKP’nin propaganda malzemesi haline getirerek, hedef gösterdiği kişiden özür dilemesi gerekir.
Yaşanılabilecek en küçük bir olumsuzluğun sonucu çok kötü olur ki; bunu düşünmek bile istemiyorum.
AKP yaşanılan olumsuzlukların psikolojisiyle makul ve mantıklı olma hallerinden gün geçtikçe uzaklaşmaktadır.
Çanakkale halkı tüm sağduyusuyla olayları izlemekte ve çirkinleştirilemeye çalışılan böylesi tavırlara karşıda prim vermeyeceğini ortaya koymaktadır.
Onbinlerce insanın “HIRSIZ VAR “şeklindeki haykırışları hala kulaklarımda…