“19 Mart 2014” Çanakkale’nin yeniden kurtuluşu
Çanakkale Deniz Zaferinin 99. yılında taşıma kıtalarla Çanakkale’yi işgal eden, AKP’nin yarattığı gerginlik ve günlük yaşamı felç eden uygulamaları sonrasında Çanakkaleliler büyük bir katılım ile düzenledikleri fener alayı sonrasında ertesi güne adeta Çanakkale’nin yeniden kurtuluş günü olarak uyandılar.
18 Mart günü Çanakkale’de aklın mantığın almayacağı birçok uygulamaya tanıklık ettik.
Günlük yaşam adeta felç olmuştu.
Vatandaş kendi kentinde esir muamelesi gördü, işine gidemedi, gereksiz güvenlik önlemleri nedeniyle birçok eziyet yaşadı.
Aşırı bir taşıma yapılmış, Çanakkale savaşlarının gururu ipotek altına alınmış, AKP’lileştirilmişti.
Bundan dolayı da tepki gösteren Çanakkaleliler meydanlara katılım göstermediler Taşıma kıtalar ile oluşan görüntü AKP’nin kent halkı üzerindeki algısını olumsuzlaştırdı.
18 Mart günkü yazımda bunların böyle olacağını belirtmiştim.
Tüm bunların dışında çok daha önemli gelişmeler de yaşandı.
“Diktatöre ve katile boyun eğmeyeceğiz” pankartı Türkiye Komünist Partisi Çanakkale İl Örgütü binasının kapısı polisler tarafından kırılarak indirildi.
“Diktatöre ve katile boyun eğmeyeceğiz” pankartından rahatsızlık duyanlar aslında kendilerini ele vermişlerdi.
Diktatör ve katil ben buradayım diye el kaldırdı Çanakkale’den
Bununla da yetinilmedi 26 kişi Berkin Elvan protestoları bahane edilerek gözaltına alındı.
Gözaltına alınan arkadaşlarına sahip çıkan gençlere müdahalede bulunuldu, yine gözaltılar yaşandı.
Çanakkale’de terör estirildi.
Kentte sanki olağanüstü hal ilan edilmişti.
Baskı şiddet politikalarından medet umanlar yine sahnedeydi.
Özgürlük ve demokrasiye sahip çıkılmasının önemi, bir kez daha ortaya çıktı.
AKP Genel Başkanı Çanakkale’den ayrılırken yine olumsuz bir izlenim bırakarak kenti terk etti, zaten bundan önceki yıllarda da böyle olmuştu.
Bu sene ayrıca, saldırganlaşan yüzünü gördü, Çanakkaleliler.
Taşıma kıtalarla birlikte yaşananlar kara mizah örnekleri gibiydi.
Esnaf vatandaşlarımız adres tarif etmekten işlerini yapmaya fırsat bulamadıklarını söylüyorlardı.
AKP belediye başkan adayının konuşmasını yaparken gelen konuklara hitap etmemesi, sözlerine Çanakkaleliler şeklinde başlaması stratejik bir hata olarak değerlendirildi, çünkü meydanda Çanakkalelilerden eser yoktu.
Başbakan’ın İstanbul Belediye Başkanlığı dönemindeki uygulamaları anlatması meydanda daha çok İstanbul’dan gelenlerin olduğu yorumuna yol açtı.
Toplama kıtalar Başbakanın konuşmasına sabır gösteremediler; miting alanını Tayyip Erdoğan konuşmasını sürdürürken akın akın terk etmeye başladılar.
Hele miting sonrasında birbirlerini bulmak için uğraşan grupların çabaları gerçekten görülmeye değerdi.
Çanakkale sokaklarında sabahleyin tören ve miting alanını bulmak için çaba gösteren bindirilmiş kıtalar miting sonrasında da otobüslerini bulmak için ayrıca bir çaba gösterdiler.
Yaşananlar tam bir komediydi.
‘Durmak yok taşımaya devam’ yöntemiyle ile siyaset yapmak zorunda kalanların içinde bulunduğu çaresizlik ne yazık ki böylesi sonuçlara yol açıyordu.
Bindirilmiş kıtalar kenti terk edince kentliler kentlerine sahip çıktıklarının ifadesini fener alayındaki coşku ve yoğun katılımları ile gösterince Çanakkale kendisini buldu.
Birilerini bu tablo fena halde rahatsız etti.
Yapılacak bir şey yok; Çanakkaleliler kentine sahip çıkıyor.
Hem de yaratılmak istenen provokasyonları bir bir boşa çıkararak.
Bugüne kadar yapılan hiçbir fener alayına katılmayan AKP, 18 Mart mitingindeki yalnızlıklarını unutmak için olsa gerek, fener alayına katılmak isteyince onbinlerce insan kendilerine tepki göstererek, kendi duygularının bir kez daha sömürülmesine karşı çıkarak küçük bir grup olarak katılım gösterenleri yalnız bırakıp, tecrit edip, gerekli dersi verdiler.
Gün içerinde sürdürülen baskılara karşı demokratik tepkileri ile karşı koyan devrimci, ilerici gençler Çanakkale’nin AKP’ye kapalı olduğunu gösterdiler.
Bindirilmiş kıtalar ile 18 Mart coşkusunun çalınmasına tepki gösteren Çanakkaleliler, gün içersinde birçok tepki verdiler.
18 Mart’ta Çanakkalelilerin dersi iyi bir ders oldu.
Özellikle bu tepkiyi görmezden gelerek yaşananları çarpıtan yanaşmalar için, alınacak önemli dersler var;dikkat çember daralıyor…