‘SAĞDUYU’ ENFLASYONU!..
Değerli okurlarım, Gezi Parkı direnişiyle ülke çapında yaygınlaşan AKP iktidarına özellikle de Başbakan R. Tayyip Erdoğan’a karşı yapılan eylemler için ilgili-ilgisiz, yetkili-yetkisiz tüm ağızlardan dökülen bir ‘SAĞDUYU’ kavramı-deyimi zirvede!..
Bu sözcük hiç kuşkusuz; salt son olaylar için değil, başka olaylarda da insanları mantıklı davranmaya yöneltmek için de sıkça kullanılır.
Sözlüklerde, SAĞDUYU: “Doğruyu yanlıştan ayırabilen akıl. Aklıselim.” Ya da “Doğru, akla uygun yargılar verme yeteneği” olarak tanımlanıyor.
Ancak, bu SAĞDUYU kelimesinin sıkça kullanılması bizim ülkemizde siyasetçilerce istismar ediliyor düşüncesini taşımaktayım!
Nasıl mı? Aşağıda okuyacaksınız…
***
*Bu SAĞDUYU sözcüğü beni 23 yıl öncesine bir kez daha götürdü!.. Bu gazetede ki köşemde; önce 9 Mayıs1990’da sonra da 1 Eylül 2010tarihinde SAĞDUYU’YU irdelemiş, onun yerine SAĞLIKLI DUYU’YU önermiş ve kullanmıştım.
Evet… Sizlere 23 yıl önceki makalemi bir kez daha aktarmayı görev sayıyorum.
***
*O günkü yazımın başlığı SAĞLIKLI DUYU!.. idi.
“Yazımın başlığını neden “Sağlıklı Duyu” diye yazdım. Şunun için: Ülkeyi yönetenlerin resmi-yarı resmi açıklamalarında, bazen gerekli-gereksiz olarak; “ – Milletimizin SAĞ DUYUSU ile… SAĞ DUYUSU sayesinde… gibi laflar ederek, sanki milletin başka duyusu yok, yalnızca “sağ duyusu”olur imajı giderek milletin topu “sağcı” dır çağrışımına varan algılamalara neden olunduğu kanısındayım.
Diyebilirsiniz ki “SAĞDUYU”nun anlamı hiç de sizin yazdığınız çağrışımları ifade etmez…
Doğrudur, ben bunu kabulleniyorum.
Kabullenemediğim, özellikle siyasilerin “sağduyu”deyimini politik ve siyasal bilinç düzeyi yeterince gelişmemiş insanlarımızın üzerinde, yanlış anlamalara meydan verecek şekilde kullanmalarıdır.
Şöyle düşünelim;
Birileri çıksa da ‘Milletimizin SOL DUYU’SUNA güveniyoruz ‘SOL DUYU’SU ile birlik beraberlik içinde olacağız vb.”dese.
Bu neyi ifade eder?
Milletin sağ duyusu… Milletin sol duyusu…
Bunlar politik anlamda sağ-sol ideolojileri mi içerir?
Tabii ki hayır. Ama ben yine de özellikle politikacılarımızın konuşmalarında “sağ duyu” yerine “sağlıklı duyu”yu kullanmalarını öneririm.
Böyle olmalı ki, kavram-deyim kargaşası ile insanlarımızın yanıltılmalarının önüne geçilebilsin.
***
Değerli okurlarım, işte 20 yıl önce yazdığım makale böyle.
Dünya bilgelerinden BARACCİO “ – Kelimeler değil, onları konuşan ağızlar önemlidir” derken, KİPLİNG’ de “ – Kelimeler insanların kullandığı en güçlü haplardır” demiş.
Nasıl yorumlar, nasıl değerlendirirsiniz bilemem, ama; her yorum ve tahlilinizi saygı ile karşılarım.
ESEN KALINIZ…”
***
Sevgili Çanakkale OLAY okurları, “sağduyu” kelimesi hakkındaki yıllar önce yazdığım görüş, yorum ve önerim böyle… Bu değerlendirmeye bir daha dönmeyeceğim. Çünkü bu SAĞDUYU pelesengi artık bıktırdı!..
*Başbakan Erdoğan’ın Afrika’dan dönüşünde “Benim dediğim olacak!” dayatmasından vazgeçeceği beklentisi içinde olan dostlarıma; “ - Öyle bir davranış mümkün değil! Demokrasi benim için tramvaydır, durağa gelince inerim tanımını yapan.. Demokrasinin yalnızca sandık olmadığını kavrayamayan bir insanla karşı karşıyayız!..76 milyonun hizmetkarıyım dediğine bakmayın.. O, 76 milyonun %50’sini çapulcu diye aşağılamaktan geri durmaz.. Çünkü, “kininin davacısı gençlik” ten geliyor. O nedenle ‘sağlıklı duyusu’ yok!..” demiştim.
*Dostlarım “sağlıklı duyu” ne demek? Dediler. Ben de “sağ duyunun” özü-açılımı yanıtını verdim!
Sizce de öyle değil mi?!
SEVGİ, SAĞLIK VE DOSTLUKLA KALIN…
