Sermet Atadinç

sermet@canakkaleolay.com

‘Hırsız var’ ve Kılıçdaroğlu

1557
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun bugün kentimizde, yaşanılan bunca yolsuzluk, rüşvet, hırsızlık karşısında vereceği mesajların ülkemizin geleceği açısından anlamı oldukça önemli.
Bu anlamıyla Kılıçdaroğlu’nun Çanakkale mitingi siyasal tarihimizin önemli bir dönüm noktası olabilir.
Ülkemizin içinde bulunduğu noktada yaşanılan gelişmeler; yakalanmış bir hırsızın sandığa gidelim talebine karşı, karakola gidelim hukuk gereğini yapsın talebi arasında sıkışmış bir durumdadır.
Diğer yandan hırsızlıkların üzerinin örtülmesi, gizlenmesi adına her türlü önlemin alınmaya çalışıldığı delillerin yok edilmeye çalışıldığı koşullar yaratılmaya çalışılmaktadır.
İşte böyle bir durumda hırsızlıklara, yolsuzluklara karşı mücadele son derece önem kazanmış durumdadır.
Kemal Kılıçdaroğlu halkın nezdinde dürüstlüğü ile tanınan bir liderdir.
Hükümetin bulaşmış olduğu tüm bu yolsuzluklara karşı verilecek mücadele açısından inandırıcılığı olan bir lider olarak partisini bu konuda harekete geçirmesi CHP tabanında önemli bir hareketlilik yaratabilir.
Bunun için CHP’nin örgüt olarak harekete geçmesi, yerel seçimler sürecini aynı zamanda yolsuzluklara hırsızlıklara karşı mücadeleyle birleştirmesi çok önemlidir.
CHP bunu ne kadar başarabilir; bu örgütlerinin siyasal olgunluklarının düzeyi ile ilgili bir durumdur.
Artık CHP örgütleri, sen ben kavgasının dışına çıkmalı ve bu kavgayı kendi siyasal varlıklarının zemini haline dönüştürmüş art niyetli, insanları da ayıklamalıdır.
Bugün  “hükümet istifa” talebi halkın genel bir talebi haline gelmiş olup, bu talebin demokrasi barış ve özgürlük kazanımları ile birleştirilerek geniş halk yığınlarının katılım sağladığı bir mücadelenin örülmesi gerekmektedir.
CHP bu mücadelenin bileşeni olmak zorundadır.
Eğer bu konudaki sorumluluklarını yerine getiremezse; siyasal mücadelenin dışında kalacaktır, bu durum CHP’nin demokrasi ve özgürlükler konusundaki değerlerinden uzaklaşması anlamına gelir ki, CHP’nin siyasal çöküşünün başlangıcı olur.
‘Hükümet istifa’, ‘erken seçim’,’siyasi partiler yasasının değiştirilmesi’, ‘seçim barajının kaldırılması’ gibi halkın temel taleplerinin dikkate alınarak sürdürülecek mücadele ile AKP’yi tarihin karanlıklarına göndermek her geçen gün daha çok yankı bulmaktadır.
Bu koşullarda CHP’nin üzerine düşen önemli sorumluluklar vardır.
Kemal Kılıçdaroğlu’nun Çanakkale’den vereceği mesajlar bu anlamıyla oldukça önemlidir.
Kemal Kılıçdaroğlu’nun Çanakkale ziyareti tüm ülkede halkın tepkilerinin yoğunlaştığı, “hırsız var” seslerinin daha da yükseldiği koşullarda gerçekleşmektedir.
CHP İstanbul İl örgütünün yapmış olduğu bir protesto bile önemli bir etki yaratmışken, bu mücadelenin geliştirilmesinin önemi dikkate alınmalıdır.
CHP bu mücadeleyi geliştirebilirse, aynı zamanda parti içindeki sorunlarını da kısa bir sürede aşabilir.
Mücadelenin olduğu yerde, kişisel hesaplar peşinde siyaset yapanları mücadelenin ivmesi ezer geçer.
Kemal Kılıçdaroğlu’nun Çanakkale ziyaretinden Çanakkale CHP örgütünün alması gerekli önemli dersler olacaktır.
Siyasi mücadelenin gereklerini unutmuş bir örgüt görüntüsünden kendilerini kurtarıp, üyelerini siyasal mücadeleye sevk eden,yerel seçimlerdeki başarı için yoğunlaşan bir örgüt performansı ile Çanakkale’de  önemli başarılara imza atabilirler.
Çanakkale’deki koşullar, halkın tercihleri, partili tabanın duyarlılığı buna müsaittir.
Kemal Kılıçdaroğlu’nun Çanakkale ziyareti Çanakkale’de yeni atmosferin başlangıcı olabilir.
Önemli olan parti yöneticilerinin, Kılıçdaroğlu’nun mesajlarını doğru kavramalarıdır.
Şunu unutmayalım; bunca hukuksuzluk, kirlilik yolsuzluk karşısında halkın tepkisi esas olan güçtür.
Bu bir şekilde mücadeleye sevk edilir.
Çanakkale’de bunun şartları vardır.
CHP halkın yükselen mücadelesinin gerisinde kalmak istemiyorsa koşulları iyi değerlendirmelidir.