66 yıllık utancın tapuları geziyor Çanakkale'de!

Çanakkale sokaklarında ellerinde tapularla yer yurt arayan insanlar geziyor, bilmem haberiniz var mı? Eğer Türkiye topraklarında yaşanmış utanç verici ve bir o kadar da hazin 6-7 eylül olaylarını hatırlayan varsa ne demek istediğimi çok iyi anlayacaktır. Başta İstanbul olmak üzere, birçok ilde ve Çanakkale`mizde de yaşanan bu olaylar sonrası yaklaşık 13 bin kişi yaşamını yitirmiş. Binlerce Rum kökenli vatandaşımız da Türkiye`yi terk etmek zorunda kalmıştı. Çok basit bir kışkırtmayla 1955 eylülü kara alın yazısı olmuştu bize!

Evleri, işyerleri yakılan yağmalanan Rum kökenli vatandaşlarımız kaçarak canlarını kurtarabilmişlerdi. Ama geride malları mülkleri öylece kalmıştı. İşte şimdi bu utanç verici olayların üzerinden 66 yıl geçtikten sonra artık geçmişte bıraktıkları haklarını arıyor insanlar. Ve ellerindeki tapularla hem de. Kimisinin mülkü işgal edilmiş, kimisinin arsası tarlası. Çanakkale`deler şimdi. Bizim adını `Barışın Kenti` koyduğumuz Çanakkale`de. Bakalım Çanakkale yeniden onlarla da barış yapabilecek mi? Ya da onlar Çanakkale`yle barışacak mı?

Biz de arıyoruz değil mi?

İki üç kuşak öncesi anane tarafı Karlıova`dan, dede tarafı Razgarttan gelen bir ailenin üyesiyim bende. Dıpdızlak yollara düşen, yoksulluk içinde yaşam mücadelesi veren bir ailenin çektiği ıstırapları çok iyi biliyorum. Şimdi Bulgaristan bize vatandaşlık veriyor, teselli mi oluyoruz acaba? Köyümüzde `Hancılar` lakabıyla yaşamış büyüklerim. Ama, Türkiye`ye geldikten sonra ne hanımız olmuş, ne hamamız! Yani yoktur Rumlardan bir farkımız aslında!..

Bülent Turan rüzgarı esiyor bir aydır.

Ak partide yıllardır grup başkan vekilliğini sürdüren vekilimiz Bülent Turan`ın son bir aydır ortaya koyduğu performansı gördükçe `yiğidi öldür, hakkını yeme!` diyorum. Ankara`da ağresif bir kişilik gibi görünen Turan, Çanakkale`de bir melek sanki. Son bir aydır gece gündüz demeden, Çanakkale`nin her karışını arşınladı Bülent Bey. Başta doğalgaz olmak üzere, gençlere yönelik tesisler ve daha bir çok yatırım hayata geçti. Buradan tüm içtenliğimle tebrik ediyorum.

Evet sadece ben değil, Çanakkale Belediye Başkanı Ülgür Gökhan`da Turan`ın bu çalışkanlığı karşısında zaman zaman onun yanında yer alıyor. CHP`de homurdanmalar olsa da umurunda değil gibi. Çünkü, Gökhan`da ne zaman başı sıkışsa Bülent Beyin kapısını çalıyor. Hani bir laf var ya, `birine kırk kere deli dersen, olur muş deli` bizde `barışın kenti barışın kenti` diye diye olduk galiba barışın kenti.

Ama tabi bir de CHP kendi içinde barışa bilse daha güzel olacak. Dün yan yana yürüyen, kader arkadaşı olan insanların biraz daha toleranslı bakması lazım bazı şeylere. Kişilere çok takılıp kalmamak lazım. Etrafa nifak tohumu ekip, varlıklarını bu şekilde sürdürenlerin ayıklanması lazım. Yoksa kim kime düşman olacak ki, küçücük memlekette. Hele ki CHP`de! Değil mi? Şimdi benim bu yazıma da, sen bu söylediklerine inanıyor musun? Diyecekler ama.

Şunu da ilave edeyim. Önümüzde olası bir erken seçim ihtimali çok yüksek. Vekillik mekillik bekleyenler var. Vekil bari olayım da kendimi kurtarayım diyenler var. Su bulanıkken, aradan sıyrılayım diyenler var. Eğer, CHP kendi içinde barışı sağlayamazsa, ki durum bunu gösteriyor. Büyük sürprizler yaşamak içten bile değil CHP. Hadi bakalım, kolay gelsin..

Hadi eko meko turizm de bitti!

Dağ tepe eko turizm sevdasıyla yanıp tutuştuğumuz son beş yılın sonunda olan oldu. Kurunun yanında yaş da tutuştu. Mahkeme kararıyla HOP dediler. Ne oldu? Aç gözlülüğün sonu bu oldu. İyi oldu.