Sermet Atadinç

sermet@canakkaleolay.com

101den 15 e; yolunacak kaz mıyız?

1663
Bu nasıl bir ciddiyettir,halkını bu şekilde yolunacak kaz yerine koyanlara halkın vereceği  cevap ne olmalıdır?
Bir uzmanlık sorusu falan değil bu soru…
Yeter artık deme zamanı gelmiştir.
Çok basit düşünelim; şu parti  veya bu partiyi bir yana bırakalım.
Değeri 15 olan bir şeyi birisi size yüzde 573 oranında yükseltilmiş bir fiyatla satmaya kalsa ne olur tepkiniz?.
Herhalde bir daha yanına bile uğramazsınız bu kişinin…
İşte böylesi bir mantık ile 11 yıldır  bu halka kan kusturanların artık maskeleri düşmeye başladı.
Psikolojileri bozuldu, hata üzerine hata yapıyorlar.
Halk bir kere ayağa kalktı.
Bu bazılarının  korkulu rüyası haline geldi.
Ekonomi, çizilen pembe tabloların aksine her geçen gün kötüye gidiyor.
Göstergeler ortada, kırılganlık had safhada.
Sıcak paranın vermiş olduğu avantajla bugüne kadar bazı şeyleri idare edenler şimdi zor durumda
Halkın cebine ellerini attılar.
Halka yeni yükler getirerek, bütçe için kaynak yaratmanın peşindeler.
Belki de yaklaşan seçim için, yapılacak seçim harcamalarına kaynak bulma çabası gündemde.
Nede olsa alıştırdılar, kendilerine oy verenleri…
Şimdi geçmişte dağıttıklarını, dağıtamazlarsa belki de oyları alamayacakları telaşı sardı kendilerini.
Bir şeyler oldu sonuçta ; yoksa 15 TL’lik bir maliyet için 101 Tl istemek gibi bir saçmalığı neden yapsınlar.
Gerçekten saçmalamaya başladılar.
Bir AKP’ li belediye de 1+1 ev yapımını yapmış olduğu imar planı ile yasaklamış.
Neymiş; aile ilişkileri zedeleniyor, komşuluk ilişkileri yok oluyormuş!
İnsanın gerçekten kafası karışıyor.
Gezi parkı direnişçilerinin orantısız zeka  kullanımı ancak bu kadar etkili olabilir;bu denli bir orantısızlık ancak bazılarını zekasız konuma getirebilir.
Tıpkı comuhaber gibi bir sitenin rakamların dilini unutarak kendisini kafdağında görmesi gibi.
Gezi direnişçileri boşuna söylemedi, artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak diye.
Gelelim şu emekli zamlarına…
Maaşları enflasyona endekslediklerini, enflasyona karşı emeklileri ezdirmediklerini söyleyen hükümet emekli maaşlarının açlık sınırı 1100 Tl’nin altında olduğunu biliyordur herhalde.
10 milyon  emekli bugün karınlarını bile zor doyurmakta, birilerine muhtaç halde yaşamaktadırlar.
Acilen emekli maaşlarında ciddi bir iyileştirme yapılarak emeklilerin insanca yaşabilecekleri şartlar yaratılmalıdır.
Bu emeklilerin ciddi bir talebidir.
“Enflasyona karşı sizleri ezdirmiyoruz” söylemi içi boş bir söylemden öte bir şey ifade etmemektedir.
Paspas olmuş durumdaki emeklilerin daha ezilecek neresi kaldı ki siz enflasyona ezdirmemekten bahsediyorsunuz?
On milyon emekli, sonuçta kaderiniz kendi ellerinizde.
 
 
İkinci kez devrimi çalınan halk
 
Mısır halkının Mübarek rejimine gösterdiği tepki sonrasında bu tepkisini demokratik bir dönüşüme götüremeyen Mısır halkı ABD destekli bir operasyon ile karşısında Müslüman Kardeşler ve Musri yönetimini buldu.
Müslüman Kardeşler ve Musri yönetimi bizdeki gibi ‘ben seçimle geldim, halk da neymiş istediğimi yaparım’ anlayışında ısrar edince Mısır halkı her gün biraz daha olumsuzlaşan koşullar altında bu seferde Musri yönetimine karşı ayaklandı.
Halkın bu tepkisinin düzenin temellerine yönelmesinden korkan sistem yöneticileri bu seferde ordu vasıtasıyla bu tepkinin önünü aldılar.
Bizde olduğu gibi Mısırda da artık ılımlı İslam modeli halkın sorunlarına çözüm olmaktan uzaklaşmıştı.
Darbelerin bir kez daha sistemin bir parçası olduğu gerçeğini gördük.
Bu darbe halkın iradesine ve iktidar mücadelesine dönük olarak gerçekleştirilmiştir.
Hiçbir gerekçe ile bu darbe meşru gösterilemez, Mursi rejimin halk düşmanı politikaları ve uygulamalarına dayanarak bu darbe savunulamaz.
Burada esas kavranması gerekli halka; halkın isyanının iki seferdir,hedeflerinden  saptırılarak bastırılması girişimidir.
Ancak Mısır halkı iradesini koymuştur; demokratik ve özgür bir Mısır için ayağa kalkan bu halk kazanacaktır.
Bu gerçeği görmeden söz de darbelere karşı olmak adına Mursi gericiliğini meşrulaştırmak  AKP’nin işine gelmektedir.
Ülkemizde ve Mısır’da yaşananlar bir çok bakımdan paralellik göstermektedir.
Şimdilerde darbelere karşı olmak adına Mursi rejimine destek vermek için meydanlarda olanlar esas olarak AKP hükümetini  meşrulaştırma politikasına  destek vermektedirler.
Bu gerçeği es geçmeden; darbelere karşı mücadelenin demokrasi ve özgürlükler mücadelesi olduğunu unutmayalım.