"Yeni sistem sınıfsal eşitsizliği arttıracak"
Milyonlarca öğrencinin merakla beklediği TEOG yerine getirilen yeni sistem geçtiğimiz günlerde Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz tarafından açıklandı. Açıklanan sistem, ‘adrese dayalı olduğu, öğrencilerin istedikleri okulları tercih etme şansının ellerinden alındığı, yüzde onluk dilime giren öğrencilerin maddi yetersizlikten dolayı bölgelerinde yer alan okulları seçmek zorunda bırakılacağı…’ gibi sebeplerle toplumun birçok kesiminden tepki gördü. Konu ile ilgili görüşlerini aktaran Eğitim Sen Şube Başkanı Savaş, sitem değişikliğindeki sebebin öğrencilerin imam hatip liselerine yönlendirmek olduğunu ifade ederek; “TEOG’un kaldırılması ile ilgili bizler çok endişeliyiz. AKP’nin TEOG’un kaldırılması ile eğitim içeriğinin yeniden yapılandırılması amacı ile yaptığını biliyoruz. 4+4+4 sistemi il birlikte özel okullar ve imam hatip okullarını hızla arttırdılar. Kamu kaynakları devlet okullarına değil, şu anda özel okullara ve imam hatip okullarına akıyor. 2014 yılında AKP proje okullarını başlattı. Çok sayıda imam hatip okulu ve imam hatip lisesi bu kapsamda proje okulu oldu. Kamuoyunda çok yüksek puanla öğrenci alan büyükşehirlerdeki fen liseleri, proje okulu olan imam hatip liselerine oranla çok çok azaldı. AKP’nin bu sistemdeki hedef belli. Bu sınavda ilk yüze onluk dilime giren öğrencileri imam hatip liselerine yönlendirmek” dedi.
“Öğrenciler istedikleri okullar için il değiştirmek zorunda kalacak”
Öğrencilerin istedikleri okulda okuyabilmek için i değiştirmek zorunda kalacağının altını çizen Savaş; “Merkezi sınavla öğrenci alacak okulların listesi açıklanmadı bile. Dolayısı ile bu okulların Hükümetin siyasi tasarrufu ile belirleneceği de açık. Her ilde merkezi sınavla öğrenci alan bir okul olmayacak. Dolayısı ile merkezi sınavla öğrenci alan okullarda okuyabilme için öğrenciler il değiştirmek zorunda. Ya da ekonomik koşulları el vermediği için birçok öğrenci bu okullara gidemeyecek. Ayrıca yüzde onluk dilime giren öğrenci ailesinin ekonomik koşullarını değerlendirmek zorunda kalacak. Tercihini ya il dışına gitmek, ya da kendi okulunda kalmaktan yana kullanacak. Yüzde 10’luk dilimdeki bir öğrenci ilk 600 okula yerleşemediğinde tercihini imam hatip lisesinde kullanmak istemezse okulları tercih edemezse, adresine en yakın 5 okulu tercih etmek zorunda kalacak” dedi.
“Eğitim sisteminde oluşturulmak istenen bu kaostan çıkılmalı”
Adrese dayalı bir sistemin öğrencinin seçme hakkını kısıtlamak olduğunu belirten Savaş son olarak; “Sanki tüm okullar eşit ve aynı olanaklara sahipmiş gibi bir ön kabul ile öğrencileri kendi bölgelerinde bulunan okullara gitmeye zorlamak sınıfsal eşitsizliktir. Bu eşitsizlik sürecek. Öğrenciler, ait olduğu toplumsal sınıfa göre eğitim almaya zorlanıyorlar. Eğitim hiçbir kademesinde öğrenci ve aileleri dayatmada bulunulmamalı, sınav merkezli eğitim derhal terk edilmelidir. Her öğrenci kendi ilgi ve becerisi doğrultusunda hangi alanda okuyacağını kendisi belirlemeli. Eğitim sisteminde oluşturulması hedeflenen bu kaostan en kısanda çıkılmalı ve vazgeçilmelidir” dedi.
(Eren Aşnaz)
