Yeni müfredatın zararı 3 milyar
Milli Eğitim Bakanlığı tarafından ilk ve ortaöğretimde 2017-2018 müfredat değişikliği açıklandı. Müfredat, sendikalar tarafından dini içerikli olması ve bilimsel eğitimin göz ardı edilmesi gibi sebepler ile eleştiri konusu olmuştu. Eğitim Sen ve Eğitim İş Şube Başkanları Milli Eğitim Bakanlığı’nın yeni müfredatın okullarda nasıl uygulanacağı konusunda son 6 aydaki fikir değişiminin maliyetinin 3 milyar TL olduğu belirtilerek, harcamaların çöpe gittiği açıklamasında bulundular. Konu ile ilgi olarak Eğitim Sen Şube Başkanı Filiz Savaş; “Çocukların daha iyi verilmesi için harcanması gereken paralar ne yazık ki bir hiç uğruna gidiyor. Bu paralarla devlet okullarımızda eğitime ihtiyacı olan çocuklarımıza verilebilir ve onların daha iyi şartlarda okuması sağlanabilirdi” dedi. Yeni açıklanan müfredatla iktidarın aynı zamanda kendine yakın yayın evlerine peşkeş çektiğini ifade eden Eğitim İş Şube Başkanı Ahmet Mantaş ise; “Şimdi yeniden açıkladıkları müfredata göre yeni bir kitap oluşturacaklar. Bunların hepsi vatandaşın cebinden çıkıyor İsmet yılmaz Milli Savunma Bakanı iken gelmişti. Değişik Bakanlıkların aynı kişi tarafından yönetilmesi AKP tarafından eğitime ne kadar önem verildiğini zaten gösteriyor” açıklamasında bulundu.
“Zararlar vatandaşın cebinden çıkıyor”
Verilen zararların vatandaşın cebinden çıktığını ifade eden Mantaş; “Bakan Yılmaz’ın Çağın gereklerine uygun hazırlandığını iddia ettiği müfredata genel olarak bakıldığında; çağdaş-bilimsel eğitimden uzaklaşıldığı, Cumhuriyet’in değerlerini ve önemli pozitif bilim derslerinin geriletildiği görülmektedir. Bakan Yılmaz’ın “15 Temmuz, yeni müfredatımızda yer alıyor” açıklaması ile Türkçe dersinden “Atatürkçülük” kavramının çıkarılması bile, müfredatın siyasi niyetini ortaya sermektedir. İktidarı boyunca müfredatı yapboza çeviren AKP, bu en köklü değişikliğinde de bilimsel değil siyasi hamlelerle bir değişikliğe gitmiş ve çocuklarımızı, dolayısıyla ülkemizin- geleceği ile oynamıştır. Aynı zamanda daha müfredat tartışılırken yeni kitaplarda yeni müfredata göre basılmış oldu. Şimdi yeniden açıkladıkları müfredata göre yeni bir kitap oluşturacaklar. Hükümet, bununla beraber kendine yakın yayınevlerine peşkeş çekerken bunların hepsi vatandaşın cebinden çıkıyor. İsmet yılmaz Milli Savunma Bakanı iken gelmişti. Değişik Bakanlıkların aynı kişi tarafından yönetilmesi AKP tarafından eğitime ne kadar önem verildiğini zaten gösteriyor. Buy durum devlet oklularının ne kadar geri hale getirilirken imam hatip okullarının gözde okullar haline getirilmek istenerek kendilerine arka plan açma konusunda yeni bir manevra yapıyorlar. Öğretmenlerin gerçekten seslerini duymuş olsalardı, bilimsel eğitime dayalı bir müfredat oluştururlardı. Eğitim Bir Sen’in sunduğu öneri ve taslak dikkate alarak Eğitim bir Sen sendikasının tamamen isteği doğrultusunda bir müfredat planlanmış. Bu gericilik yanında oku kaynakları çok kısıtlı, okullar tamamen teknoloji mezarlığına dönüşmüş durumda” dedi.
“Devlet okullarında okuyan çocuklar daha iyi eğitim almalı”
Boşa giden harcamaların devlet okullarında zor şartlarda eğitim gören çocuklar için harcanması gerektiğini ifade eden Savaş; “ Hükümet, son dönemde eğitim sistemini kendi istediği gibi yönlendirmek ve çocuklara laik bir eğitim anlayışı yerine gerici, dinci bir eğitim anlayışı vermek için defalarca değişiklik yaptı. Son müfredatta da göreceğiniz gibi ‘cihat’ gibi konuların ders kitaplarında yer alması, pozitif bilimlerin yavaş yavaş kaldırılması bunların en bariz örneği. Artık devlet, kendi okullarını desteklenmiyor. Bütün par akışı özel okullara veriliyor. Özel okullara destek verilmesi yerine devlet okullarının zararlarının tamamlanması konusunda birçok defa açıklamalarımız olmuştu. Birde bunun üzerine yeni müfredatın gelmesi ile eski baskı olan bütün materyaller çöpe atıldı. Ülkemizin durumu belliyken, ekonomik durumumuz bu kadar vahim durumda iken, çocuklarımızın bu kadar eğitim konusunda desteğe ihtiyacı varken, bu kadar müsriflik, bu kadar zayiat tamamen umursamazlık. Çocukların daha iyi verilmesi için harcanması gereken paralar ne yazık ki bir hiç uğruna gidiyor. Bu paralarla devlet okullarımızda eğitime ihtiyacı olan çocuklarımıza verilebilir ve onarlı daha iyi şartlarda okuması sağlanabilirdi. Hepimizin içine yer etmiş acı bir durum yaşandı” dedi.
(Eren Aşnaz)