Daha şimdiden otobüslerde balık istifi taşımacılık yapılmaktadır.
Bu durum vatandaşın ciddi tepkisine yol açmaktadır.
Bu tepki, eğer önlem alınmazsa çok daha büyüyecektir.
Vatandaş zam yapmaya gelince tereddütsüz hareket edenlerin, vatandaşın insanca koşullarda ulaşım hakkı konusunda tavırsız kalmalarına doğal olarak tepki vereceklerdir.
Ben duyduklarını aktarayım, bunlar vatandaşın yüksek sesle dile getirdikleri…
Şoför bağırıyor; “ilerleyelim”
Otobüsün içinden adata bir uğultu yükseliyor.
“Nereye ilerleyeceğiz be kardeşim…”
“Kolaysa gel sen ilerle”
“Birbirimizin üstüne mi çıkacağız!”
“Üst kata mı çıkalım?”
“İnsanız be kardeşim insanız ,insan mı taşıyorsunuz yoksa başka bir şey mi?”
“Her yerde eziyorsunuz otobüste mi ezeceksiniz hem de kendi paramızla”
Tüm bunlar aynı anda çeşitli vatandaşların tepkileri oldu.
Bir anlam da çok sevindim.
Vatandaş tepki gösteriyordu, haklarına sahip çıkıyordu.
Yaşamın diğer alanlarında da aynı duyarlılığı göstererek tepki vermeleri; bu ülkede haksız hukuksuz yanlış bir çok uygulamanın önüne geçecek yegâne yoldur.
Halkın tepkisi, muhalefeti her zaman değerlidir.
Bunu yok sayanlar, görmezden gelenler bir gün gelir kendileri kaybederler…
Toplumsal hayatın yasası böyledir!
Bir uyarı
Hafta sonu kale direğinin üzerine devrilmesi ile yaşama gözlerini yuman11 yaşındaki bir çocuğumuzun dramından alınacak dersler var.
Şimdi özelikle öğrencilerin vakit geçirdiği, oynadığı tüm alanlarda böylesi görünmez kazalara yol açabilecek her türlü detay ilgililer tarafından gözden geçirilmeli; bakımsızlık, ihmal, ya da görülmeyen bir detay nedeniyle risk yaratabilecek her türlü şeye müdahale edilmelidir.
Bu önleyici önlem için bir komisyon kurularak onun marifetiyle denetlenmeli ve bu işin boşlukta kalmasının önüne geçilmelidir.
Bu komisyonda konuyla ilgili olabilecek çeşitli disiplinlerden uzmanlar yer almalı ve nitelikli bir gözden geçirme faaliyeti ile önleyici tedbirler alınmalıdır.
Tabiî ki tüm temennimiz bundan sonra böylesi bir olayın yaşanmasıdır.
Bu konu sadece temenni ile geçiştirilemeyecek kadar önemlidir.
Kentin Valisi,Belediye Başkanı bu işe öncülük etmeli ve bu çalışma başlatılmalıdır.
Vatandaşlar, sivil toplum örgütleri bu konuya ilişkin aksaklıkları, düzeltilmesi gereken konuları ilgili birime bildirmeli ve sonrasında yerine getirilip getirilmediğini denetlemelidir.
Bu kapsamda görmüş olduğum bir eksikliği, buradan ilgililerin dikkatine aktarmak istiyorum.
Özellikle ilköğretim okullarının ders sonu çıkışları trafik güvenliği açısından sıkı bir şekilde kontrol edilmelidir.
Öğrenci psikolojisi; zil çalıp, evlerine dönecek veya arkadaşları ile oyun oynayacak olmanın verdiği heyecanla okul çıkışlarının psikolojisi farklıdır.
Bir anda kafalarındaki bu konuya yoğunlaşırlar ve çevrelerindeki diğer konulara çok dikkat etmezler.
Böylesi bir psikoloji ile yola fırlayabilirler.
Bu işin doğası gereği böyledir.
Bizlere düşen, onları böylesi bir durumda alacağımız önlemlerle korumaktır.
Bazı okulların önlerinde okul çıkış saatlerinde trafik düzenlemeleri için görevlilerin bulunduğunu görüyorum
Fakat tüm okullarda düzenli olarak böyle bir uygulamanın yapılmadığı kanaatindeyim.
Eğer böylesi bir uygulama yapılmıyorsa, derhal gerekli önlemler alınmalıdır.
Eğer yapılıyor da, ben görmemişsem; görev yapan tüm görevlilere başarılar diliyorum.
Düğün arabalarının önüne geçerek trafik güvenliğine zarar verme konusunda önlemler alacak kadar hassas olan bir irade bu konuda gerekli tedbirleri muhakkak alacaktır.
