Tıp Fakültesi Göz Kliniği artık daha iyi hizmet verecek

 

 

Çanakkale`de ve bölgede göz tedavisinde önemli hizmet sunan ÇOMÜ Tıp Fakültesi Göz Kliniği, hastalarına daha iyi hizmet sunabilmek amacıyla, Terzioğlu yerleşkesi girişinde bulunan yeni Tıp Fakültesi Hastanesi`ne taşınıyor. Tıp Fakültesi Göz Kliniği 22 Haziran`dan itibaren yeni yerinde hizmet vermeye başlayacak. ÇOMÜ Tıp Fakültesi Göz Hastalıkları A.D. Başkanı Doç. Dr. Hasan Ali Tufan, yeni kliniğin hastalara hizmet açısından daha iyi olacağını ifade ederek; “22 Haziran itibariyle Terzioğlu girişindeki binamızda hizmet vermeye başlayacağız. Bu şekilde hem serviste yatak imkanımız artacak hem de hastalarımız çok sayılı odalardan, iki kişilik, hatta tek kişilik odalarda hizmet alabilecekler. Yakınlarıyla kalabilecekler. Yatan hastalarımız için çok daha konforlu olacak. Yine orada bir poliklinik daha açmayı planlıyoruz. Bakacağımız hasta sayısı bu şekilde artmış olacak. Daha konpakt bir yapıya sahip ve bize özel bir yer olacak. Hastalara hizmet açısından çok daha iyi olacağını düşünüyoruz. Hastahanemizde belkide en büyük büyüyen klinik, göz kliniği oldu. 4 yıl önce belki 10 hasta falan bakılıyordu. Mümkün olduğunca sınarlamamaya çalışıyoruz ama şuan günde 120 kadar hasta bakıyoruz. Dolayısıyla gerek poliklinik şartları, gerek servis şartları bunu kaldırmamaya başladı. Böyle bir poliklinik ihtiyacı bir kaç yıldır gündemdeydi. Yeni hastahanede de yer bulunması bizim için çok şanslı bir durum oldu.” diye belirttİ.

 

ÇOMÜ Tıp Fakültesi Göz Kliniği olarak sunduğu hizmet hakkında bilgi veren Tufan; “ Şuan göz kliniğimizde 2 Doç. Doktor, 4 Yard. Doç. Doktor olmak üzere toplamda 6 öğretim üyesi ve 6 asistanla hizmet veriyoruz. Kliniğimizde 4 tane polikliniğimiz, 1 tane alt birim kliniğimiz, onun dışında anjiyo ünitemiz, retina için lazer ünitemiz, excimer lazer ünitemiz var. Günde ortalama olarak 80 hasta bakıyoruz. Bunun dışında 30-40 arasında alt birimlerimizde hasta görülmekte. Her gün ameliyatımız var. Alt birimlerimizde katarakt kliniğimiz var. Her türlü katarakt ameliyatı fako yöntemiyle yapıyoruz. Amerika`da bulunan FDA onaylı göz içi lensleri kullanıyoruz. Bu lensler en kaliteli lensler. Onun dışında glokom birimimiz var. Sinsi körlüklerin en sık nedeni göz tansiyonu. Göz tansiyonun hem takibi hemde gerek medical tedavisi, gerekse her türlü cerrahi tedavisi kliniğimizde yapılıyor. Oküloplastik birimimiz var. Özellikle göz kapağının ve gözyaşı sisteminin gerek tıbbi, gerekse estetik her türlü cerrahi yaklaşımı bu birimimizce yapılmakta. Excimer lazer birimimiz var. Kırma kusurlarının tedavisinde tüm Türkiye`de uygulanmakta olan lazer tedavisi kliniğimizde yapılıyor. Halk arasında göz sıfırlama olarak bilinen numarayı sıfırlamak için yapılır. Hastalarında cerrahiye uygun olup olmadıkları elimizdeki teknolojiyle tespit ediliyor. Uygun hastalara excimer lazer yapılıyor. Excimer lazeri yapan tek klinik biziz. Marmara bölgesinde büyük şehirler dışında sadece bizde var. Bunun dışında kornea birimimiz var. Yine Çanakkale`de kornea yapan tek birim. Büyük şehirlerde kornea nakli için hastalara, aylarca hatta iki üç yıl sonraya randevu verilebiliyor. Biz gerekli hazırlıklar yapıldıktan sonra, bir hafta içinde kornea naklini yapıyoruz. Retina birimimiz var. Çanakkale`de retina tedavisi yapan tek klinik olması nedeniyle, sadece Çanakkale değil, aynı zamanda hem güney hem kuzey marmara bölgesine hizmet veriyor. Vitrektomi dediğimiz ameliyat var. Vitrektomi cerrahisi Edirne, Tekirdağ, Balıkesir bölgelerinde yapılmıyor. Hem ilimizde hemde bu bölgelerdeki hastalar bize geliyor. Diğer hastanelerden önce çıkan özelliklerimiz bunlar. Yine Retina birimimizde yaşa bağlı sarı nokta hastalığı denilen, gelişmiş ülkelerde en sık kroniklerden biri olan bu hastalığın takip, tedavisi, göz içi enjeksiyonları bizim tarafımızdan yapılıyor. Bu da yine Çanakkale`de sadece bizim kliniğimizde yapılıyor. Yine toplumda diyabet oldukça sık görülüyor. Diyabeti olan hastaların yüzde 25`inde göz problemleri gerek retinada gerek katarakt şeklinde ortaya çıkabiliyor. Bu hastalarında her türlü tetkik tedavisi, cerrahisi kliniğimizde yapılıyor” dedi.

 

Tıp alanında teknoljinin her geçen gün ilerlediğini ifade eden Tufan; “Dünya üzerinde savaş teknolojisi, uzay teknolojisi birde tıp teknolojisi en hızlı ilerleyen teknolojidir. Tıpta da bunun yansımalarını en çok cerrahi bilimi olarak göz de görüyoruz. Cerrahi dışı bölümlerde de nükleer tıp ve radyolojide çok hızlı ilerlemeler oluyor. Her gün yeni bir gelişme, yeni bir lazer, yeni bir teknoloji ortaya çıkıyor. Şuan ki teknolojiyle 1 buçuk mm`den katarakt ameliyatlarını yapıp, merceği yerine yerleştiriyoruz. Yine yapmış olduğumuz excimer lazer tedavisiyle, eskiden tabi olmayan göz sıfırlama olaylarını sıfırlayabiliyoruz. Retina cerrahilerinde eskiden çok zor, gözün kaybedilme riski çok yüksek oranlarda, enfeksiyon oranları çok daha yüksek oranlarda iken, günümüzde çok daha güvenli hale geldi. Teknolojinin gelişmesiyle birlikte enfeksiyon oranları şuanda 10 binde1 seviyelerine kadar düşmüş durumda. Ameliyatlarımızı şuanda çok büyük oranda dikişsiz yapıyoruz. Teknoloji baş döndürücü bir şekilde ilerliyor. Bizde hastanemizde gerek idaremizin, gerek rektörümüzün destekleriyle teknolojiyi en yakından takip ederek, Çanakkale halkıyla buluşturmaya çalışıyoruz” diye belirtti.

 

“Hastaneye başvuranların yüzde 20-25`i göz hastası”

Hastaneye başvuran hastalardan büyük kısmının göz hastası olduğunu belirten Tufan; “ Genellikle Türkiye`de de hastaneye başvuran hastaların yüzde 20-25 oranında göz hastasıdır. Bu durumda da göz klinikleri her zaman o hastanenin göz bebeği olur zaten. Bizim halkımızda en büyük sorun, bir problem olmadıkça doktora gelmeme alışkanlığı. Oysaki göz muayenesi daha bebeklikten başlıyor. Daha bebek doğar doğmaz göz muayenesinin başlaması lazım. Çünkü tüm vücut fonksiyonlarımızın yüzde 80`ini göz sayesinde gerçekleştiriyoruz. Bunun yüzde 80 olması demek, göz sağlığımız kötüyse bazı çocuklar gerizekalı olarak adledilebiliyor. Görmüyor, bu çocuk sakar deniliyor. Görmüyor, bu çocuk sınıfta başarısız deniliyor. Dolayısıyla iki üç yaşından itibaren çocukların muayenesinin başlanması, okul öncesi çocukların mutlaka taranması gerekiyor. Ondan sonra biz herkese yıllık muayene öneriyoruz. Sistemik bir hastalığı olmadığı sürece, herkesin mutlaka yıllık göz muayenelerini yapması gerekiyor” dedi. (Tekin Bozkurt)