Termik santral tepkisi büyüyor

Lapseki ilçesi sınırları içerisine kurulması planlanan termik santrale tepkiler çığ gibi büyüyor. Vizyonunda tarım, turizm ve üniversite olan Çanakkale’de termik santrallerin olmaması gerektiğine dikkat çeken Ziraat Odası Başkanı İlhan Ulus, termik santralin kurulması halinde Lapseki şeftalisi ile kirazı başta olmak üzere kentin önemli markaları olan ürünlerin zarar göreceğini söyledi.

1125
Ölüm fermanı olarak nitelendirilen termik santrale karşı çıkan Gelibolu Belediye Başkanı M. Mustafa Özacar çevreye zarar veren ve verecek olan yatırımları yapanların dünyayı katletmeye çalıştığını ifade ederken, Çardak Belediye Başkanı Basri Ulaş ise; termik santralin doğru ve uygun yerlere yapılmasından yana olduklarının altını çizdi.
 
 
Lapseki ilçesine kurulmak istenen termik santralin Çanakkale’deki tarım arazilerinde üretilen ürünlere zarar vereceğini belirten Ziraat Odası Başkanı İlhan Ulus; “Lapseki ilçesi tarımın yoğun olarak yapıldığı ilçelerden birisidir. Lapseki şeftalisi ile kirazının markalaştırma çalışmaları var. Yani Lapseki ilçesi bu anlamda önemli bir yerleşim birimi. B ursa şeftalisi meşhurken, Bursa’daki sanayi atıklarından dolayı Bursa şeftalisi bitmiş durumdadır. Onun yerini bugün Lapseki şeftalisi aldı. Kiraz da aynı şekilde isim yapmış ürünlerimizdendir. Bu bölgeye termik santral yapılacak olması ister istemez, bu ürünlere zarar verecektir diye düşünüyorum. Lapseki şeftalisi ile kirazın marka çalışmalarına da zamanla termik santralin zararı olacaktır. Olmaması mümkün değil. Termik santrali mutlaka tarım arazilerine zarar verecektir. Bursa’daki ürünler sanayi atıklarından nasıl zarar gördüyse Çanakkale’de de termik santral ürünlerimize zarar verecektir. Çanakkale’nin vizyonunda turizm, tarım ve üniversite şehri geçiyor. Bu nedenle termik santrallerin yeri Çanakkale değil” dedi.
 
 
Özacar; “Dünyayı katletmeye çalışıyorlar”
Lapseki ilçesinin ölüm fermanı olarak nitelendirilen termik santral ile ilgili görüşlerini gazetemizle paylaşan Gelibolu Belediye Başkanı M. Mustafa Özacar, çevreye zarar veren ve verecek olan yatırımları yapanların dünyayı katletmeye çalıştığını söyledi. Çevre felaketine neden olacak yatırımlara karşı olduklarını kaydeden Özacar; “Termik santraller eğer bir takım tedbirler alınmadan yapılıyorsa, özellikle Kazdağları bölgesinde bütün herşeyin mahvolması demektir. Bun en güzel örneklerinden bir tanesi Muğla’dır. Gerekli tedbirler alınırsa buna söylenecek bir şey yok. Ama özellikle termik santral konusunda suyu büyük bir ihtimalle denizden sağlayacaklar. Böyle olunca tüm ekolojik denge alt üst olacak. Enerji gerekli ama termik santral düzgün planlama ile nerede yapılacağına karar verilmeli. Termik santral çevre felaketine neden olacaksa buna olumlu bakmıyoruz. Bu konuda her açıdan mantıklı olmalıyız” diye konuştu.
 
“Bu tür yatırımlar çok aceleye getirilmemeli”
Çevreye karşı duyarlı olunması gerektiğini vurgulayan Başkan Özacar; “Çanakkale’nin kendine özgü bir yapısı var. Kentimizde doğa çok güzel. Gelibolu, Lapseki ve Çardak, Umurbey, Bayramiç bölgesi bu termik santralinden bir şekilde etkilenir. Sadece hava kirliliğinden değil, soğutma suyu olarak kullanılacak deniz suyu da tehdit altında.Boğazımızın eko sistemini de olumsuz etkileyecektir. Dünyayı toptan katletmeye çalışıyoruz. Kendilerine gelecek hazırlama adına ,dünyayı katletmeye çalışıyorlar gibi geliyor. Bütün yapılan yatırımların çok aceleye getirilmemesi gerekiyor. Çevre duyarlılığını göz önünde bulundurmak gerekiyor. Yoksa burası uygun deyip yapmak, doğru bir davranış değil” şeklinde konuştu.
 
 
Ulaş; “Doğru yere yapılmasından yanayız”
Kurulması planlanan termik santralin doğru ve uygun yerlere yapılmasından yana olduklarının altını çizen Çardak Belediye Başkanı Basri Ulaş ise şu şekilde konuştu: “Belediye olarak biz termik santrallerin kurulmasından yanayız. Kurulsun derken, tabii gelişi güzel bir şey olmayacak. Teknolojimiz neyi gerektiriyorsa bunu da yapmak zorundalar. Gelişi güzel kurulursa termik santral ona biz de karşı çıkarız. En son teknoloji ne ise o şekilde yapılmasından yanayız. Şehrin merkezinde ya da tarım arazilerinin içinde olacak diye bir şey yok. Uygun yerlere yapılmalı.”
Paylaş