havadurum

Savaş ve sermaye yanlısı değil... Halk için bütçe

Tüm Bel Sen Çanakkale Şube Başkanı Zeki Önder TBMM’inde tartışılmakta olan 2013 bütçe tasarısının belediye çalışanları açısından tam bir yıkım bütçesi olacağını belirterek “Yerel yönetimlerde çalışan koruma ve güvenlik görevlileri yanında, genel olarak bütün emekçilerin ekonomik ve sosyal haklarını gasp etmeye amaçlayan, içerde ve dışlardaki savaş hazırlıkları ile sermayenin emek düşmanı talepleri doğrultusunda hazırlanan AKP’nin 2013 yılı bütçe Tasarısı bütünüyle geri çekilerek, sosyal devleti ve demokratikleşmeyi güçlendiren, emekçilerin, işsizlerin, gençlerin, kadınların ve bütün halk kesimlerinin ekonomik ve sosyal haklarını koruyan ve geliştiren nitelikte yeni bir bütçe hazırlanmalıdır” dedi.

419
AKP iktidarının, 10 yıldır yapmış olduğu bütün uygulamalarda olduğu gibi, 2013 yılı bütçesinde de, emekçilerin ve halkın taleplerini görmezlikten geldiğini belirten Tüm Bel Sen Çanakkale Şube Başkanı Zeki Önder;” Dün olduğu gibi bugünde, AKP iktidarının emeğimizi, ekmeğimizi ve alın terimizi gasp ederek yarattığı bu bütçe, biz emekçilerin bütçesi değildir. Savaşın, rantın ve yoksulluğun bütçesidir” dedi. Önder;”Maliye bakanının, 2013 yılına ilişkin gelir arttırıcı tedbirler aldık söylemi ile, bu tedbirlerin emekçilerin sırtına yükleneceği, bu çerçevede tasarruf tedbirlerinde çalışanların ekonomik haklarının gaspı ile sağlanacağı bütçede görülmektedir” dedi.
 
Tüm Bel Sen Çanakkale Şube Başkanı Zeki Önder açıklamasını şöyle sürdürdü: “Genel olarak emekçilerin var olan haklarını daraltmayı amaçlayan 2013 bütçe tasarısı, Belediyelerde çalışan binlerce güvenlik ve koruma görevlisinin maktu mesai ücretlerini de ortadan kaldırılmaktadır. Meclis Plan ve Bütçe Komisyonunda aynen onaylanan bu düzenlemeye göre, belediyelerde çalışan koruma ve güvenlik görevlilerinin, Belediyeler kanununa ve Bütçe kanununun K cetveline göre yıllardır aldıkları aylık maktu mesai ücretleri gasp edilmek istenmektedir. Sendikamız Tüm Bel-sen, koruma ve güvenlik görevlilerinin böylesi bir hak gaspına maruz kalmasını engellemek için, 2013 yılı Bütçe Kanun Tasarının Plan bütçe komisyonuna geldiği günden bu güne kadar sorunu değişik platformlarda dile getirmiştir. Bu kapsamda TBMM plan ve bütçe komisyonu üyesi milletvekilleri ile ikili görüşmeler gerçekleştirilmiş ve bütün komisyon üyelerine durumu anlatan yüzlerce faks gönderilmiştir. Sendikamızın bütün bu çabalarına rağmen başta Maliye Bakanlığı yetkilileri olmak üzere, AKP milletvekillerine, koruma ve güvenlik görevlilerinin bu haklarının gasp edilmesinin yanlışlığını düzeltmeyi, emekçiler lehine bakmadıkları için anlamak istemediler. Söz konusu bu düzenleme sonrası koruma ve güvenlik görevlilerinin fazla çalışmalarının nasıl ücretlendirileceği tam bir muammadır. Maliye Bakanının bütçe görüşmeleri sırasında dile getirdiği, kemer sıkma politikaları içerisinde kamu çalışanlarının fazla çalışma süresinin altı ayı geçemeyeceği ve fazla çalışmaların ücretlendirilmeyerek, senelik izinlere ilave edileceği belirtilmiştir. Yıllardır, yıllık izinlerini dahi kullanamayan koruma ve güvenlik görevlilerinin fazla çalışma sürelerinin izinlere eklenmesi belediyelerde pratik olarak mümkün olamayacağından, koruma ve güvenlik görevlileri karşılıksız olarak fazla çalışmaya mecbur bırakılacaktır.”
 
Kölelik koşullarında çalışma dayatılıyor
“Koruma ve güvenlik görevlilerine, kölelik koşullarında çalışma ve ya işsizlik dayatması anlamına gelen, çalışma düzeni ve çalışanların dengesini bozan böylesi bir uygulamanın yasalaşması, Türkiye’nin taraf olduğu bütün uluslararası sözleşmelere ve Anayasaya aykırı olduğu gibi, içinde bulunduğumuz insan hakları haftasında, en temel insan haklarından birinin ihlal edilmesine neden olacaktır. AKP hükümetinin, kadrolu koruma ve güvenlik görevlilerinin fazla mesai haklarını gasp etmeye yönelik bu girişimi, aynı zamanda kamu hizmetlerinin taşeronlaştırılması ve özelleştirilmesi politikalarının da bir parçasıdır. Bilindiği üzere özellikle son yıllarda hemen bütün kamu kurumlarının güvenlik hizmetleri çoğu iktidar yanlısı özel şirketlere devredilmiş ve binlerce kişi buralarda güvencesiz bir şekilde istihdam edilmiştir.”
Paylaş