Kent Konseyi Yürütme Kurulu üyesi ve Çanakkale Şehit Aileleri Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Başkanı Gülşen Uz, hakkındaki ‘ırkçı söylem’ iddialarına yanıt verdi. İki gün önce yerel bir gazetede, “Söylediklerim tüm Romanlara değildi, sadece bir kişiyeydi” diyen Uz, dün yaptığı açıklamasında ağız değiştirdi. Sanki hiçbir olay olmamış gibi açıklamada bulunan Uz, bugüne kadar kimseyi ötekileştirmediğini, ırkçılık yapmadığını söyledi. Uz, “Kent Konseyi Fevzipaşa Mahalle Meclis Başkanı Mustafa Kırıkkulak, tarafından tarafıma kasıtlı ve bilinçli olarak belirli kişiler tarafından yönlendirmeyle yapılan ve özellikle Kent Konseyi resmi web sitesinden; (Çanakkale Belediyesinin görevlileri tarafından kontrol edilen yönetilen sitede) paylaşılan bu haber ve basın açıklamasındaki beyanlar ifadeler gerçeği yansıtmamaktadır. Yaşamaktan onur duyduğum memleketim Çanakkale’de bugüne kadar hiçbir kişiyi ayrıştırmak, ötekileştirmek, ırkçılık yapmak, aşağılamak, küçük görmek ya da faşist davranışta bulunmak gibi bir davranışım ve uygulamam olmamıştır. Ben, bu ülkenin bekası için lafta ve sözde değil yaşantısıyla bedel ödemiş, bu vatanın taşında toprağında kanı olan, devletimizin vatanımızın bölünmez bütünlüğü uğruna can veren aziz şehidimizin kahraman gazilerimizin ailelerinin temsilcisiyim. Aynı zamanda şehit eşiyim bu yüzdendir ki bu toplumun bu ülkenin en asli unsuruyum çünkü bu vatanın birlik ve bütünlüğü için can veren şehit eşiyim, toplumun her kesimini kucaklayan, seven birlik ve beraberliği kaynaştırılmasından yana olan biriyim” dedi.
Tartaklama iddiası
Uz, açıklamasında tartaklama ve bazı üyelerin üzerlerine yürünme gibi olayların da yaşandığını ifade ederek, “İlgili habere konu olan olay: Cevatpaşa Mahallesi Kent Konseyi seçiminde, oyumu kullanmak için gittiğimde yaşanmış olup, Kent Konseyi vizyonuna uygun olmayan seçim atmosferinde yaşanan kavgalar ve çekişmeler sonucu çıkan itiş-kakış ve arbedeler esnasında yaşanan bir süreç de gelişmiştir ki; bu olayın yaşandığı süreçte Kent Konseyi Yürütme Kurulu üyelerimiz Ahmet Kale de ve Serap Dikenli hanımefendi de yanımdaydı, seçime katılan diğer üyeler gibi tartaklanmış ve üzerlerine yürünmüştür. Bu sürecin; her seçimde olduğu gibi seçim zamanlarında seçim atmosferine ve seçim ahlakına riayet etmeyen kişiler tarafından planlı yönlendirmeler ya da seçim atmosferinin rekabetinden kaynaklanan kişiler tarafından yaratılan bir süreç olduğunu değerlendiriyorum” dedi.
Olayı anlattı
Uz, olayı “Bu süreçte; birlikte olduğum bir grubun konuşma ortamında bana yöneltilen ‘diğer mahalle seçimlerinde sizi aramızda göremedik Gülşen hanım’ sorusu üzerine ben de ‘bu tür seçim atmosferlerinde istenmedik olaylar yaşanmakta bu neden ile çekindiğimden dolayı katılmıyorum. Bu nedenle Cevatpaşa da ben bu olayı yaşadım, diğer mahalle seçimlerinde bunları görüp üzülmek istemiyorum. İnsanların bir mahalle seçimi sebebiyle ayrımcılığı beni üzüyor. Benim sadece bu mahallede oy kullanmaya hakkım vardı diğer mahallelerde oy hakkım yok gidip de bir mahalle başkanlığı için insanların birbirini kırmasını görmeyi istemiyorum. Hatta bu olayın en kötü örneği benim de düşündüğüme benzerlik olan Çanakkale’ye hiç yakışmayan mahalle seçimi Barbaros mahallesinde gerçekleşti onu duymak bile beni üzdü. Mahalle seçimlerine bu yüzden katılmadım. Bu seçime de oy hakkım olduğu için geldim’ dedi. Beyanımda; Mustafa Kırıkkulak’ın basın açıklamasında beyan ettiği tarzda “Fevzipaşalıların kendilerine kötü davranacaklarını, iteleyeceklerini, kovacaklarını, ucube oldukları” gibi beyanlarda bulunmadım. Kaldı ki bu konuşmalar geliştiğine Mustafa Kırıkkulak ortamda bulunmamaktaydı. Bu olayın: olayın yaşandığı iddia edilen yerde değil de seçimden iki gün sonra Kent Konseyi Web sitesinde bilinçli olarak yer alması da oldukça manidardır” ifadeleri ile anlattı.
Işıldak’ın tepkisi sürüyor
Kent Konseyi Yürütme Kurulu üyesi ve Çanakkale Şehit Aileleri Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Başkanı Gülşen Uz’un açıklamalarının ardından gazetemiz OLAY’a değerlendirmede bulunan Roman Dernekleri Konfederasyonu Genel Başkanı Hacı Ramazan Işıldak, “Bizim için bir kişi de olsa, bin kişi de olsa fark etmez. Biz bu hareketi ve ithamları tüm Romanlara yapılmış sayıyoruz. Kendisi doğru söylemiyor, çünkü orada bu ifadeleri kullandığına dair 10 tane şahit var. Bizler bu olayın peşini bırakmayacağız” dedi.
(Seçkin Sağlam)