Özel çocuklara özel eğitim!

1479
2010 yılında kurulan Çağkent Eğitim Kurumları anaokul, ilkokul, lise, açık öğretim, Öğretmenlik ve KPSS gruplarına çalışmalar yapmasının ardından, son iki yıldır özel eğitim ve rehabilitasyon merkezi olarak faaliyet gösteriyor. Özel öğrenme güçlüğü, Dil Konuşma Geriliği, Otizm, down sendorumu ve fiziksel engel tanısını konulmuş çocuklara yönelik gerçekleştirilen eğitimlerin masrafı devlet tarafından karşılanıyor. Kuruma her gelen çocuğa gelişim testleri uygulanarak dijital verilere aktarılıyor. Elde edilen verilere göre ise çocuğa özel eğitim programı çıkarılıyor. Günümüzde birçok farklı sektörde de kullanılan robotik kodlamayı geçtiğimiz yıl eğitim modeline entegre etmeyi başaran kurum, bunun olumlu sonuçlarını elde etmiş durumda. Robotik kodlama hakkında konuşan Kurucu Hakan Doğru; "Bunun bize kattığı şeyler bizim tahmin ettiğimiz faydaların çok daha üzerine çıkmış durumda" dedi. 
"Robotik kodlamanın en önemli etkenlerinden biri analitik düşünme becerisi kazandırması"
Çağkent Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezi`nde verilen robotik kodlama eğitimi hakkında konuşan Rehber Öğretmen Ahmet Gök şunları söyledi; "Robotik kodlama yeni bir konu. Ülkemizde de bir iki yıldır uygulanıyor. Robotik kodlamanın mantığı, bir yere bazı komutlar girilerek başka bir aracın hareket ettirilmesidir. En basit mantıkla böyle anlatabilirim. Bizdeki önemi ve esas fayda sağlayan noktası özel çocuklarımızın çok daha kolay şekilde yön kabiliyetlerini kazanması, bir yerden bir yere nasıl gideceğini kafasında hemen hesaplayabilmesi ve yönerge alması gibi... Bu çalışmalar klasik yöntemlerle de çocuklarda yapılan çalışmalardır. Biz robotik kodlama çalışmalarıyla öğrenme süresini üçte iki sürelere kadar kısaltmayı başardık. Yıl içinde her ay düzenli toplantılar yaparak metodun daha gelişmesi için yeni kararlar veya yeni yöntemler geliştirip çocuklarımıza bunları da aktarıyoruz. Robotik kodlamanın çocuklardaki diğer faydaları; analitik düşünme becerisi kazandırması, olaylar ve var olan durumlar arasında ilişki kurmayı sağlaması, problem çözme yeteneği kazandırması ve en önemlilerinden biri olan yaratıcı düşünme, somut kavramlarla soyut düşünme beceresini kazandırmasıdır. Kurumumuzdaki tüm öğretmenlerimiz robotik kodlama eğitimini verebilecek yeterliliğe sahiptir.
"Normal hayata en hızlı rehabilite etmeyi ilke edindik."
Yaklaşık 400 kapasiteli bir kurum olduklarını ancak pandemi nedeniyle kapasitelerinin yüzde 40`ına hizmet verebildiklerini söyleyen Doğru sözlerini şöyle sürdürdü; "Çok yoğun da bir talep alıyoruz. Dil konuşma geriliği, Otizm, Özel öğrenme güçlüğü, down sendorumlu çocuklarımız ve fiziksel engel tanısını konulmuş çocuklarımıza hizmet ediyoruz. Öğretmenlerimiz birebir ve grup eğitimi veriyorlar. Birebir eğitimler vererek çocuklarımızın hayata adapte olmalarını kolaylaştırmak maksadıyla hizmet ediyoruz. 
Rehberlik Öğretmeni Ahmet Gök ise bir anne babanın çocuğunda farklılık sezdiği anda hastaneye gitmelerinin ve çocukta bir farklılık tespit edilmesi anında hiç vakit kaybetmeden özel eğitim programına dâhil edilmesinin öneminin altını çizdi.
"Bir yılda elde ettiğimiz verimi üç aya kadar indirebildiğimiz çocuklarımız oluyor"
Okulumuza kayıt olan çocuklarımıza onları çok daha iyi tanımak ve yapacağımız eğitimde maksimum verimliliği almak için çocuğumuza bazı Zekâ ve Gelişim testleri uyguluyoruz. Bu testler geçerliliği ve güvenilirliği yüksek testlerdir. Testlerden elde ettiğimiz verileri temel alıp öğrencinin eğitimine sürekli dahil ederek eğitim modelini mükemmelleştirmeyi hedefliyoruz. Bu uygulama yöntemi çok önemsenmesi gereken yeni nesil bir eğitim modelidir. Test uygulamalarındaki temel amaç, oluşturacağımız eğitim programında bize yol göstermesidir. Ayrıca bize çocuğun genel durumu ile ilgili veriler sunup süreç içerisinde çocuğun gelişimini daha kolay takip etmemizi sağlamaktadır.
"Peki süreç A`dan Z`ye nasıl işliyor"
Özel çocukların kuruma geliş sürecini ve verdikleri eğitimleri anlatan Rehberlik öğretmeni Ahmet Gök; "Aileler çocuklarında herhangi bir farklılık sezdikleri zaman ilk olarak hastaneye gitmeliler, hekimler eğer çocukta farklılık tespit ederler ise bir tanı konulur. Tanı konulduktan sonra yapılması gereken ilk şey bir an önce eğitime geçilmesidir. Çünkü özel çocuklarımızın en önemli ilacı eğitimdir. Eğitime cevap vermeyecek çocuk yoktur. Bu sebeple velilerimizin en kısa zamanda Rehberlik ve Araştırma Merkezine(RAM) başvurmalıdırlar. Hastaneden tanısı konan ve özel durumu olan çocukların, Rehberlik ve Araştırma Merkezindeki uzmanlar çocuklarımızın hangi devlet okulunun hangi biriminde eğitim alacağı belirlerler. Ayrıca RAM uzmanları velilere bir Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezine gitmeleri konusunda rapor hazırlarlar. İşte bu noktada biz devreye gireriz. RAM bizlere çocuğumuzun eğitimi ile ilgili konuları ve çalışmaları bir raporla belirler. Onların hazırladığı raporu biz sisteme kaydederek çocuğumuzun kaydını yaparız ve verdiğimiz eğitimi devlet karşılar. Bu süreçten sonra çocuk bir yıl bizim yanımızda eğitim görür. Devlet burada ayda 8 saat artı grup eğitimi ile ayda toplam 12 saat eğitimini karşılar. Grup Eğitimi kendi yaş grubuna ve kendi genel durumuna uygun çocuklarla eğitim görmesidir. Onun dışındaki eğitimler birebirdir ve yüz yüzedir. Alanının uzmanı hocamızla çocuk birebir ders yapar ve rehberlik araştırma merkezinin belirlediği raporlar doğrultusunda çalışılır. 
"Bir an önce gelmeliler ki hemen eğitim planlaması yapılsın"
Rehber Öğretmen Gök şunları söyledi; "Hastanedeki hekimler çocukta bir farklılık olduğunu ve bu çocuğun özel olarak destek alması gerektiğini söylediği anda en hızlı şekilde hiç vakit kaybetmeden bizlere ulaşmalarında büyük fayda var. Çünkü zamana karşı yarışıyorlar. Bir insanın sıfır ile yedi yaş arası çok kritik dönemdir. Özellikle bizim çocuklarımızda bu dönemde bir an önce eğitime başlanırsa çok hızlı sonuç alınabilir. 3 yaşında gelmek ile 4 yaşında gelmek arasında dağlar kadar fark var. Bir an önce gelmeliler ki hemen eğitim planlaması yapılsın."
 
"Ne kadar erken gelirlerse..."
Kurucu Hakan Doğru da özel çocukların aileler tarafından kuruma erken getirilmesinin önemine vurgu yaptı. Doğru şunları söyledi; "Ne kadar erken gelirlerse çocuklarımızın hayata erken katılması veya tanıların minimize edilmesi o kadar kolay oluyor. Aileler, bir farklılık tespit edildiği anda en hızlı bir şekilde önce rehberlik araştırma merkezlerine başvursunlar ve hiç zaman kaybetmeden bir rehabilitasyon merkezleri ile iletişime geçsinler. Bu hususta velilerimizin en dikkat etmesi gereken şey eğitim verdiğini iddia eden merdiven altı yapılardan uzak durmaları gerektiğidir. Aksi durumda en son bize gelindiğinde çok üzücü tablolarla karşı karşıya kalınılabiliyor.
(Atakan Alkış)
Paylaş