havadurum

Özbay; "Eğitim-İş, Çanakkale'de yetkili sendikadır"

Eğitim İş Çanakkale Şubesi, üye sayılarının 130 binin üzerine çıkmasının ardından basın açıklaması gerçekleştirdi. değinen Eğitim İş Basın açıklamasında konuşan Eğitim İş Genel Başkanı Kadem Özbay; "Bu omurgalı duruş, bu yoğun emek; örgütlenme açısından da sendikamızın gücünü günden güne artırmaktadır" dedi.

497

Eğitim İş Çanakkale Şubesi Çanakkale Truva Atı önünde, Çanakkale`de yetkili sendika olmalarına ilişkin basın açıklaması gerçekleştirdi. Yapılan basın açıklamasında okullardaki yetersiz personel, lojman, sosyal etkinlik alanlarına ve EDES protokolünün hukuksuzluğuna değinildi. Eğitim İş adına konuşma yapan Eğitim İş Genel Başkanı Kadem Özbay; "Güzide illerimizden Çanakkale de buradaki tüm üye ve yöneticilerimizin yoğun emeği sayesinde, sendikamızın genel yetkili olduğu iller arasına girmiştir" şeklinde konuştu.

Başkan Özbay; "Büyümeye devam ediyoruz"
Üye sayılarının 130 bini bularak, günden güne daha artmaya devam ettiğini belirten yapan Eğitim İş Genel Başkanı Kadem Özbay; "Ülkemizdeki emek ve demokrasi cephesinin parlayan yıldızı haline gelen Eğitim-İş`imiz, hepimizin emeği sayesinde günden güne güçlenmeye ve büyümeye devam ediyor. Bildiğiniz üzere; Özellikle son 2 yılda, mesleğimize hakaret niteliğindeki meslek kanunu başta olmak üzere eğitim emekçisinin haklarını gasp eden uygulamalara/politikalara karşı verilen mücadelenin merkezi haline gelen sendikamız bu kararlı duruşu, üye ve yöneticilerinin yoğun emeğiyle ailemizi yüzde yüzden fazla büyüterek üye sayımızı 130 binin üzerine çıkarmıştır. Bu omurgalı duruş, bu yoğun emek; örgütlenme açısından da sendikamızın gücünü günden güne artırmaktadır" ifadelerini kullandı.

Özbay; "Çanakkale`de de genel yetkili olduğu iller arasına girmiştir"
Çanakkale`nin Eğitim-İş olarak, genel yetkili olduğu iller arasında yer aldığını ifade eden Başkan Özbay; "Bildiğiniz üzere güzide illerimizden Çanakkale de buradaki tüm üye ve yöneticilerimizin yoğun emeği sayesinde, sendikamızın genel yetkili olduğu iller arasına girmiştir. Daha önce yetki aldığımız tüm il ve ilçelerde, büyük küçük demeden eğitimin bütün sorunlarına eğileceğimizi; bu sorunların çözülmesi yönünde mücadele edeceğimizi, yani aslında yetkiyi alınca kendilerine konfor alanı yaratan sarı sendikaların aksine, yetkinin nasıl kullanılacağını göstereceğimizi söylemiştik. İşte bugün bu yüzden buradayız. Çanakkale`de eğitimin ve eğitim emekçisinin sorunlarına dikkat çekmek, Çanakkale`deki eğitim emekçilerinin bize lütfettiği yetkiye, sonuna kadar sahip çıkıp, layık olacağımızı göstermek için buradayız" diye konuştu.

"Kalabalık sınıflar sorunu mevcuttur"
Gerçekleştirilen basın açıklamasında, Çanakkale`deki okulların sorunlarına değinen Başkan Özbay; "Bu ilimizde de ne yazık ki Türkiye`nin birçok ilinde olduğu gibi kalabalık sınıflar sorunu mevcuttur. Oysa kalabalık sınıflar, öğrenci için dikkat sorunu, öğretmen için ise her öğrenciye ayırdığı vaktin daha da kısalması yani eğitimin niteliksizleşmesi demektir. Elbette bu sorunun temel kaynağı ise yanlış planlama ve okul sayısının yetersizliğidir. Çanakkale`de ise yöneticilerin yeni okul yapmak bir yana dursun, yıkılan okulları tekrar yapılandırma konusunda bile irade göstermediği açıktır. Oysa il merkezinde ve bazı ilçelerde deprem başta olmak üzere birçok sebeple yıkılmış olan okulların yerine yenilerinin yapılması, ildeki eğitimin acil ihtiyacıdır. Bunu yapmak yerine birçok okulda birkaç okul dolusu öğrenci ve öğretmeni vardiyalı biçimde eğitime mecbur bırakmak, yöneticilik değil beceriksizliktir. Üstelik bu birden fazla okulu dolduracak kadar öğrencinin tek bir okul binasına tıkıştırılması durumu, güvenlik zafiyetlerine ve öğrenciler arasında anlaşmazlıkların filizlenmesine yol açmaktadır" diye belirtti.

"Okul sayısı yetersiz"
Çanakkale`deki gerek yetersiz personel sayısı gerek sosyal etkinlik alanlarının yetersizliğine değinen Başkan Özbay; "Okul sayısı yetersiz olduğu gibi okulların fiziki durumları ve kapasiteleri de çağdaş bir eğitim verilmesine olanak sağlamamaktadır. İldeki okullarda yeteri kadar sosyal etkinlik alanı, spor tesisi ve laboratuvar bulunmamakta, yöneticilere iletilen bu eksiklikler inatla giderilmemektedir. Çanakkale`deki okulların personel eksikliği konusunda da durumu vahimdir. Temizlik yapacak yeterli personel, işlerin aksamadan yürümesine yetecek sayıda idari memur yoktur. Pansiyonlu okullarda hemşire bulundurma zorunluluğu da Çanakkale eğitiminde görmezden gelinen ihtiyaçlardandır. Okullar ile ilgili sorunları çözmekte başarılı olamayan üst yönetim ne yazık ki müdürlükler bünyesinde çalışan memurlar konusunda da sınıfta kalmıştır. Sağlıksız çalışma koşulları, düşük metrekareli odalarda çok sayıda memurun bir arada çalışması, çalışanlar için öğle yemeği çıkart(a)maması ciddi sorunlardır. Önceki yıllarda şube müdürleri ve müdür yardımcılarının aynı odada 2 kişi bulunup çalışanlara yer açılabildiğini tüm eğitim çalışanları bilse de, bu yöntem dahi artık uygulanmamaktadır" şeklinde konuştu.

"Çanakkale Fen Lisesi yüzde 3`lük dilime kadar geriledi"
İhtiyaç fazlası olan İmam Hatip okullarının, büyük bir sorun yarattığını vurgulayan Başkan Özbay; "İldeki okul türlerinin dağılımları ve işleyişleri de sağlıksızdır. Proje okulları ilin eğitimine katkı sunmak yerine yandaş kadroları ilçelerden merkeze getirebilmenin köprüsü haline getirilmiştir. İhtiyaç fazlası inşa edilen ve içerisi öğrenciyle doldurulamayan İmam Hatip okulları da ildeki eğitimin önemli sorunlarındandır. Fen lisesine verilmeyen önemin bu okullara verilmesi, ulaşım sorunu giderilmeyen okullar varken şehrin tam merkezindeki okullarda tercihin İmam Hatip yönünde olması şehirdeki eğitim faaliyetlerini de geriletmiştir. İlin en başarılı öğrencilerinin tercih ettiği ve çok değil 10 yıl önce yüzde 1`lik dilimin içerisinde olan Çanakkale Fen Lisesi yüzde 3`lük dilime kadar gerilemiştir. Bu ve benzeri okullarımıza ilgisizlik, çevre düzenlemesi açısından bakıldığında bile görülür haldedir. Okul eksikliğinin giderilmemesi ve okul türlerinin sağlıklı şekilde planlanmaması şehirdeki kamusal eğitimi baltalamakta, bu zafiyet özel okulların avantaj sağlamasına yol açmaktadır. Adeta kasıtlı olarak öğrenciler ve veliler sayısı 10`u bulan özel okullara mecbur bırakılmıştır. En başarılı öğrenciler burs adı altında bu okullara yerleştirilmiştir" diye belirtti.

Gökçeada ve Bozcaada`daki lojman sorununa değinen Başkan Özbay; "Üstelik bu saydıklarımız dışında ildeki eğitim emekçilerinin başka sorunları da vardır. Özellikle ildeki 2 ada ilçesinde lojman sorunu ciddi boyuttadır. İldeki okul öncesi ve anaokulu öğretmenlerine teneffüs ve ihtiyaç molası hakkı bile tanınmamakta, bu eğitim emekçileri sınıfa hapsolmuş şekilde adeta köle gibi çalıştırılmaktadır. Yöneticilerin talimatıyla yapılan özensiz incelemeler ve keyfi soruşturmalar da hem ildeki eğitim emekçilerinin motivasyonunu kırmakta hem de idareye yüksek maliyet olmaktadır" ifadelerini kullandı.

"Eğitim-İş`in olduğu her yerde umut vardır"
Dile getirdikleri her bir sorun için yetkililere çağrıda bulunan Başkan Özbay; "Laik, bilimsel, kamusal, adil eğitimin savunucusu, eğitim emekçilerinin mücadele çatısı olan Eğitim-İş olarak altını çiziyoruz ki; Çanakkale eğitimindeki bu karanlık tablo değişmek zorundadır ve değişecektir! Bu sorunların her biri için yetkililere çözüm önerileri sunacağımızı ve sorunların çözümü konusunda ısrarcı ve takipçi olacağımızı ilan ediyoruz.

Eğitim-İş, Çanakkale`de yetkili sendikadır, Yandaş Bir Senciliğin, TESlimiyetçiliğin, "apolitiğim" diyerek kafasını kuma gömen orta yolculuğun dönemi bitmiştir. Artık emekten ve aydınlanmadan yana, kararlı, gerçek, tam bağımsız sendika Eğitim-İş var! Herkes görecek ki Eğitim-İş her yerde vardır ve Eğitim-İş`in olduğu her yerde umut vardır" şeklinde konuştu.

"Hukuksuz bu protokolü reddedelim"
EDES protokolü için çağrıda bulunan Başkan Özbay; "Gelin hep birlikte, laik ve bilimsel eğitime aykırı, hukuksuz bu protokolü reddedelim! Eğitime, geleceğimiz olan çocuklarımıza sahip çıkalım. Okul yöneticilerine sesleniyoruz: Okullardaki eğitim faaliyetinin yasal çerçevede yürütülmesi sizlerin sorumluluk alanınızdır. Koltuğunuza değil, onun arkasında asılı olan Başöğretmen`in resmine bakın ve bu protokolleri reddedin. Eğitim emekçilerine sesleniyoruz: Sevgili meslektaşlarımız; öğrencilerimiz bizlere Başöğretmen`in emanetidir. Onları, laiklik karşıtı uygulamalara terk etmeyiniz! Kimsenin sizin dersinizi bölme, gasp etme, sizin dersinizden öğrenci çıkarma hakkı yoktur. Bu tür girişimleri her şeyden önce öğrencileriniz, sonra mesleki itibarınız için reddediniz! Velilerimize sesleniyoruz: Çocuklarınızın eğitim adı altında manen ve fiziken güvencede hissetmeyecekleri hiçbir uygulamayı kabul etmek zorunda değilsiniz. Onların geleceği için bu protokolü reddedin! Eğitim-İş tüm örgütlü gücüyle, protokolü reddeden herkesin sonuna kadar yanında olacaktır" dedi.
(Damla Yeltekin)

Paylaş