Okyay; “Dış politikada güçlenmek için savunma sanayi önemli”
Kale Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve Teknik Bölüm Başkanı Osman Okyay, ÇASİAD`ın düzenlediği toplantının konuğu oldu. Toplantıda Kale Grubu`nun 55 yıllık başarı öyküsünü anlatan Okyay, savunma ve uçak sanayisi ile ilgili de katılımcıları bilgilendirdi.
Kale Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve Teknik Bölüm Başkanı Osman Okyay`ın konuk olarak katıldığı toplantı Truva Otel`de gerçekleştirildi. ÇASİAD`ın düzenleyeceği EXPOTROİA Fuarı`na değinen ÇASİAD Başkanı Salih Yıldız; “Çanakkale`yi daha ileri nasıl taşıyabiliriz önerileriyle bir araya gelen bir sivil toplum örgütüyüz. Bu sivil toplum örgütünün 20 yıllık geçmişine baktığınızda, Çanakkale için güzel anılar bırakmıştır. ÇASİAD olarak EXPOTROİA Turizm ve Ticaret Fuarı`nı Çanakkale 16.19 Mayıs tarihleri arasında gerçekleştireceğiz. Çanakkale`yi en iyi noktalara taşımaya çalışacağız. Çanakkale ile birlikte bu fuardan başarıyla çıkacağız” dedi.
“Çanakkale ruhunu işlerimize yansıtan bir grubuz”
Daha sonra söz olan toplantının konuğu Kale Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve Teknik Bölüm Başkanı Osman Okyay, Çanakkale ruhunu işlerine yansıtan bir grup olduklarını belirterek; “Çanakkale ruhu gerçekten doğru yorumlandığı takdirde bu ülkede gerek ekonomi gerekse siyasi anlamda bir çok sorun kolaylıkla çözülebilir diye düşünüyoruz. Çanakkalelilik, memleketini sevmek, memleketini savunmak ve yüceltmektir. Dolayısıyla ne yapıyorsanız bu memleket ve bu toplum için yapmak konusudur. Biz bunu böyle algılıyoruz. Para kazanmak daima bir araç olmak durumdadır. Bu bizim grubumuzun felsefesedir” dedi.
“Savunma ve havacılık sanayi lokomotif sektörlerden bir tanesi”
Savunma ve havacılık sanayinin dünyanın gelişmiş ülkelerin lokomotif sektörlerinden bir tanesi olduğuna dikkat çeken Okyay, ülkenin bağımsızlığı ve özellikle dış politikada güçlenmesi konusunda savunma sanayinin önemli bir yer tuttuğunu ifade ederek; “İçinde bulunduğumuz savunma ve havacılık sanayine giriş de aslında 1957 senesinde seramiğe giriş arasında hiç bir fark yok. Yani yapılan işin altında yatan felsefe aynı felsefe. Dolayısıyla bu felsefenin ve zincirin birer halkaları olarak şu anda biz, kendimize savunma ve havacılık sanayi gibi bir alanı seçtik. Savunma ve havacılık sanayi konusu ülkelerin ekonomik özgürlüğü ve politik özgürlüğü ile direk çok alakalı bir konu. Yani son derece dışa bağımlı bir savunma tedariği ile yaşayan bir ülke iseniz, dış politikada bağımsız hareket edebilmeniz çok mümkün değil. Bu iki kere iki dört. Ülkenin bağımsızlığı ve özellikle dış politikada güçlenmesi konusunda savunma sanayi önemli bir yer tutmaktadır. Dolayısıyla biz grup olarak kendimize savunma ve havacılık sanayini yeni bir alan olarak seçerken dikkat ettiğimiz hususlardan bir tanesi buydu. Bir diğeri ise savunma ve havacılık sanayi dünyanın gelişmiş ülkelerin lokomotif sektörlerinden bir tanesidir” diye konuştu.
