Diyetisyen Elif Kavak

dyt.elifkavak@gmail.com

MİGRENDE BESLENME

Migren, primer baş ağrısının bir türü olarak belirli özellikleri ve eşlik neden semptomları ile baş ağrısı ile karakterize bir klinik sendromdur. Her baş ağrısı migren değildir. Ancak teşhisiniz konulduysa migreni tetikleyen birçok faktör vardır ve migreninizi hangi faktörlerin etkilediğini bilmeniz önemlidir. Genel olarak yapılan çalışmalarda ise tetikleyici faktörlerden en fazla etkiye sahip olan beslenmeye bağlı faktörler olduğu bulunmuştur.

179

Migreni Etkileyen Faktörlere örnek vericek olursak:

  • Hormonal Faktörler (menstruasyon, adet dönemi öncesi, adet döneminde sonra, gebelik, menopoz)
  • Uyku (fazla uyumak, uyku eksikliği, uyku zamanında değişiklikler)
  • Çevre (Işık, gürültü, hava değişiklikleri, sigara, parfüm kokuları…)
  • Stres

Besinler:

  • Çikolata
  • Şarküteri ürünleri (Sucuk, Salam, Sosis, Pastırma…)
  • Hazır et ve tavuk suyu tabletleri çünkü bu ürünler monosodyum glutamat içermektedir.
  • Alkollü içecekler (Bira, viski, şarap…)
  • Kafeinli içecekler (Çay, kahve, asitli içecekler)

BESLENMEYE BAĞLI ETKİLEYEN FAKTÖRLER: Yapılan bir çalışmada açlık, atlanmış öğün, stres, alkol tüketimi migreni en sık tetikleyiciler olarak belirlenmiştir. 2. Sırada ise kızartılmış ve yağlı besinler bulunmaktadır.

  1. Alkollü İçecekler: Kırmızı şarap ve migren arasında pozitif bir ilişki vardır. Yapılan bir deneysel çalışmada migren hastalarında kırmızı şarap tüketimi sonrasında votka tüketimi sonrasına oranla daha fazla migren ataklarının geliştiği gözlemlenmiştir. Ayrıca alkolün peynir, çikolata veya narenciye ile birlikte tüketildiğinde bu besinlerinde bir tetikleyici olduğu belirlenmiştir.
  2. Çikolata: Yapılan çalışmalarda tetikleyici bir faktör olarak çikolatayı belirten migren hastaları arasında %19.2-22,5 bir sıklığı olduğu belirlenmiştir.
  3. Yağlar: Yapılan bir çalışmada migrene sahip bireylerin kontrol grubuna kıyasla daha fazla yağ ve yağlı besinler tükettikleri saptanmıştır. Van den Bergh ve arkadaşları çalışmasında migrenli bireylerin %17’si tarafından tetikleyici faktörlerin arasında yağlı yiyecekler olduğu bildirilmiştir.
  4. Sıvı eksikliği veya Sıvıların yetersiz tüketimi: Yapılan çalışmalarda migrenli bireyler %31-54 oranında suyun yetersiz tüketiminin oldukça tetikleyici olduğunu belirlmiştir. Deneylerde suyun erken alımından sonra baş ağrısında azalma olduğu gözlemlenmiştir. Yeterli miktarda su içmenin migrenin tetiklenmemesinde gerçekten önemli rolü vardır.

MİGRENDE TIBBİ BESLENME TEDAVİSİ

  • Migren sadece baş ağrısı değildir aynı zamanda bulantı ve kusma gibi semptomlarında eşlik edebildiği ve hastaların etkinliğini, verimliliğini azaltan yaygın bir hastalıktır. Migren hastalarında BOS ve beyindeki magnezyum seviyeleri düşüktür. Migren hastalarında magnezyum absorbsiyonundaki genetik yetersizlikler nedeniyle magnezyum eksikliği gelişebilir. Magnezyum eksikliğinin sağlıklı kontrollere kıyasla migren hastalarında çok daha yaygın olduğuna dair güçlü kanıtlar mevcuttur. Magnezyumun migrenin önlenmesinde önemli bir rolü vardır.
  • Koenzim Q10 (CoQ10)’unun yetişkin bireylerde migrenin önlenmesinde etkisinin olduğu gösterilmiştir. Üçüncül baş ağrısı merkezlerine başvuran çocuk ve ergenlerin önemli bir kısmında CoQ10 eksikliği gözlemlenmiştir. Koenzim Q10 tekrarlayan migren ve mitokondriyal fonksiyon sırasında meydana gelen inflamatuar değişiklikleri değiştirme potansiyeline sahiptir. Bu nedenle CoQ10 migrende terapötik olarak önemli olabilir.

Migrende besinin rolü 1900’lerin başından beri bilimsel bir araştırma konusu olmuştur. Çalışmalarda bireyin beslenmesinden belirli besinlerin çıkarılması ile semptomların azaltılabileceği veya migren başlangıcının önlenebileceği bulunmuştur. Bununla birlikte hastalar eliminasyon diyetine alındığında çeşitli çalışmalarda migrende anlamlı düzeyde düzelme gösterilmiştir. Ancak pek çok hasta için güvenilir protokollere göre rutin beslenme tedavisi önerilmemekte kişiye özel bir yaklaşıma ihtiyaç duyulmaktadır.