Milli Eğitim Bakanlığı`na bağlı okullarda, belirli koşullarda öğrencilerin kılık kıyafetlerinin serbest olmasına ilişkin yönetmelik yayımlandı. İlk, orta ve liselere kıyafet serbestisi getirildi. Buna göre öğrenciler bazı okullar dışında tek tip kıyafet giymeye zorlanamayacak. İmam hatiplerde de başörtüsü serbest bırakıldı. Kız öğrencilere, imam-hatip ortaokul ve liseleri ile çok programlı liselerin imam-hatip programlarında tüm derslerde, ortaokul ve liselerde ise seçmeli Kur`an-ı Kerim derslerinde başlarını örtme serbestisi de getirildi. Milli Eğitim Bakanlığı’nın yeni düzenleme ile ilgili türbanın kamusal hayata entegrasyonunu sağlamayı hedeflediğini söyleyen Eğitim Sen ve Eğitim İş cephesinden yapılan açıklamada veliler ise gelir eşitsizliğinin yüksek olduğu ülkede kıyafet serbestisi ile öğrenciler arasında sorunlar yaşanabileceğinden endişe ediyor.
Koç; “Bu karar bazı riskleri beraberinde getiriyor”
Eğitim Sen olarak alınan kararı art niyetli bir karar olarak değerlendirdiklerini ve bu nedenle Milli Eğitim’den açıklama beklediklerini belirten Eğitim Sen Çanakkale Şube Başkanı Telat Koç; “Tek tip kıyafet uygulaması bir taraftan bakınca olumlu, ama Milli Eğitim Bakanlığı’nın: ‘Ben yaptım, oldu’ mantığı ile bu kadar önemli olan ve toplumun büyük bir kesimini ilgilendiren konuyla ilgili araştırma yapmadan uzmanların ve velilerin görüşünü almadan kararı uygulamaya geçirmesi ve hiçbir açıklama getirmemesi yanlış. Siyasetle çözülemeyen sorunları çözme niyetiyle hayata geçirilecek bu uygulama günümüzde mahalle baskısı ve inanç baskısı gibi konuları öne çıkaracak bir uygulamadır. Reşit olmadan ve inancı ile ilgili kararı ve iradesi oluşmadan belli grupların etkisi altında kalan çocuklar sorun yaşayacaktır. Öğrencilerin bazılarına okula kapalı gitmesi için baskı yapılacaktır. O yüzden olumlu gibi görünen bu karar bazı riskleri beraberinde getiriyor. Biz Eğitim Sen olarak alınan kararı art niyetli bir karar olarak değerlendiriyoruz ve Milli Eğitim’den açıklama bekliyoruz” dedi.
Bozdemir; “Okullardaki eşitlik ilkesi göz ardı edilecek”
Eğitim İş Çanakkale Şube Başkanı Ahmet Bozdemir ise; “Tek tip kıyafet zorunluluğunun kaldırılmasının ardında öğrenci ve veliyi düşünen bir yaklaşım yok. Kıyafet serbesti ve özgürlüğü altında okullara türbanlı, şalvarlı, çaputlu öğrenciler gelecek. Bu kılık kıyafet devrimini ihlalin yolunu açmaktır. AKP zaten bu konuda sabıkalı. O yüzden bu düzenleme ile türbanın önünün açılmak istendiğini düşündürüyor. Bunun yanında Türkiye’de gelir dağılımı çok adaletsiz bu da veliler arasında yaşanan ekonomik uçurumun çocukların kılık, kıyafetine de yansımasına neden olacaktır. Bazı çocuklar marka kıyafet giyecek, bazıları Cuma Pazarı’ndan giyinecek. Okullardaki eşitlik ilkesi göz ardı edilecek. Öğretmenler için çocuklar eşittir, ama öğrenciler birbiri arasında acımasızdır. Bu durumda üzülen öğrenciler olacaktır. İlla disiplin tek tip kıyafetle gelecek diye bir durum yoktur, ama belli ölçüler getirmek gerekir” diye konuştu.
Sibel Bozkurt:
“Ben kıyafet serbestliğine çok da taraftar değilim. İki ucu keskin bıçak gibi. Şimdi kıyafetlerde markalar öne çıkacak. Öğrenciler arasında maddi farklar sorun yaratacak. Şimdi bile beden eğitimi dersinde çocuklar marka konusunu sorun yapıyor, kimisi pazardan alıyor, kimisi mağazadan. Türban da alıp, başını gidecek. Toplum içinde kim öğrenci, kim değil belli olmayacak. Neticede üniformanın bir saygınlığı vardı. Sıkıntı olur.”
Seda Güneşhan:
“Okullarda kıyafet serbestliği getirilmesinin dezavantajları var. Herkes farklı giyinirse, kim öğrenci, kim hangi okulda okuyor toplum içinde anlaşılamayacak. Serbest kıyafetle birlikte saça, başa da bir rahatlık gelecek. Okul ciddiyeti ve öğrenci disiplini açısından bakıldığında bir veli olarak doğru bulmuyorum.”
Meryem Güçlüol:
“Benim çocuklarım yurt dışında ilkokulu okudu. Kıyafet serbestti, hiçbir sorun yaşamadık. Önemli olan şekil değil, eğitimin ve öğretimin kalitesidir. Bence bu düzenleme çocuklar için de, aileler için de daha iyi olur. Çocuklar kendilerini rahat ve daha özgür hisseder.”
