Çanakkale emek ve demokrasi güçleri, hafta sonu Golf Aile Çay Bahçesi önünden başlayarak OHAL ve KHK’lar kaldırılması için İskele Meydanına kadar yürüyüş düzenledi. KESK, DİSK, TTB ve TMMOB`nin önderliğinde düzenlenen yürüyüşe Cumhuriyet Halk Partisi Çanakkale Milletvekili Muharrem Erkek, CHP Merkez İlçe Başkanı Ali Uyanık, Emek Partisi, Türkiye Komünist Partisi, Halkevi, HDP gibi siyasi partiler ile demokratik kurumlar ve vatandaşlar katıldı. Yürüyüş sonunda İskele Meydanında basın açıklaması düzenlendi. İskele Meydanındaki basın açıklamasını katılan kitle adına Çanakkale Eğitim Sen Şube Başkanı Filiz Savaş yaptı. Açıklamada; “15 Temmuz Darbe girişimi başarısız olsa da, 20 Temmuz 2016 tarihinde ilan edilen olağan üstü hal ve KHK rejimi ile AKP’nin fiili darbesine dönüşerek bir rejim değişikliğine giden yol açılmıştır. Bu 16 aylık sürede anayasa fiilen ortadan kaldırılmış, yasama- yürütme ve yargı tamamen tek bir kişinin eline verilmiştir. TBMM fiilen etkisizleştirilmiş yasama yetkisi de bütünüyle askıya alınmıştır. TBMM onayından geçirilmeyen KHK’lar, yargı süreçleri ile de denetlenmemekte, tek bir kişinin akşam aklına gelen, sabah kanun olabilmektedir. Türkiye Cumhuriyeti artık hiçbir biçimde anayasada iddia edildiği gibi ‘Demokratik, laik, sosyal hukuk devleti’ değildir. Biçimsel demokrasi dahi rafa kaldırılmıştır. Sadece TBMM değil, yerel yönetimler de tek adanım atadığı seçilmemiş, kişilere devredilmiştir” denildi.
“Milli irade diyenler, halkın iradesini gasp etmeye devam etmektedir”
Emek ve demokrasi güçleri tarafından yapılan basın açıklamasında, Türkiye nüfusunun yüzde 43’ünü atandanmış belediye başkanlarının yönettiği belirtilirken, Çanakkale’de de haksız ve hukuksuz suçların had safhaya çıktığı belirtildi. Yapılan açıklamada; “ 83 belediyeye kayyum atanması ve 6 belediye başkanının ‘görevden alınması’ sonucu Türkiye nüfusunun yüzde 43`ünü seçilmemiş, atanmış belediye başkanları yönetmektedir. Milli irade diyenler, TBMM`den yerel yönetimlere halkın iradesini gasp etmeye devam etmektedir. Olağan üstü hal toplumsal muhalefeti susturmak için bulunmaz bir fırsat olarak görülmekte ve öyle de kullanılmaktadır. Barışın Kenti Çanakkale`mizde de haksız suçlamalar hukuksuz, uygulamalar had safhaya çıkmıştır. İddianameleri olmadan, mahkemeye çıkartılmaya gerek duyulmadan birçok üniversite öğrencisi bir yıla yakın süre tutuklu kalmışlar, eğitimlerinden mahrum bırakılmışlardır. Neyle suçlandıklarını bilmeden birçok öğretmenimiz idare soruşturmalara maruz kalmaktadırlar. Sağlık Emekçileri Sendikasına üye olan üç arkadaşımızın ihraç kararları ise yargı yoluyla iptal edilmiş ve 15 Temmuz sonrası yapılan ihraçların yargısız infaz olduğu bir kez daha ortaya çıkmıştır. Büro Emekçileri Sendikası`na üye olan iki arkadaşımız ise hiç bir dayanak gösterilmeden ihraç edilmiş ve halen görevlerine dönmeyi beklemektedirler” denildi
“Demokrasi ve barış için ilk şart OHAL`in kaldırılması, KHK`ların iptal edilmesidir”
Çanakkale emek ve demokrasi güçleri tarafından yapılan basın açıklamasında, hak-hukuk tanımayan bu adaletsiz düzene karşı, OHAL rejimine karşı, ortak mücadele için Çanakkale halkına çağrıda bulunuldu. Yapılan açıklamada; “OHAL sürecinde muhalif kesimler cezaevlerine doldurulurken cezaevlerindeki baskı ve hak ihlallerinde kaygı verici düzeyde artışlar yaşanmaktadır. Demokrasi ve barış için ilk şart OHAL`in kaldırılması, KHK`ların iptal edilmesidir. Bizler DISK, KES, TMMOB, TTB, Çanakkale demokratik kitle örgütleri ve siyasi partileri olarak; geleceğimizi ipotek altına almaya çalışan, hak-hukuk tanımayan bu adaletsiz düzene karşı, OHAL rejimine karşı, Çanakkale Halkını ortak mücadeleye çağırıyoruz. Çanakkale`nin tüm renkleri ile Hayır`ı kazanan, adalet talebiyle yan yana mücadele eden Çanakkale Halkı olarak bir araya geldiğimizde neler yapabildiğimizin tanığıyız! Bu noktadan hareketle öncelikli amacımız 20 Ocak 2018 tarihinde süresi dolacak olan OHAL’in bir kere daha uzatılmamasını sağlamaktır. OHAL kaldırılsın! KHK`lar geri çekilsin! Hukuksuzca ihraç edilen ve açığa alınan tüm emekçiler görevlerine derhal iade edilmelidir. Olağanüstü hal rejimine son vererek demokrasiyi kazanacak olan biziz! Laikliği, demokrasiyi, hukuku savunarak cumhuriyeti tekrar ayağa kaldıracak olan da biziz. Demokrasi istiyoruz! OHAL’de direneceğiz” denildi.
(Eren Aşnaz)