Her sene olduğu gibi bu sene de baharın başlangıcı kabul edilen 21 Mart tarihinde, dünya ve Türkiye`nin birçok ilinde çeşitli kutlamalar gerçekleştirildi. Çanakkale`de ise Nevruz ateşi Esenler Mahallesi`nde bulunan Cumartesi Pazarı otopark alanında, 6 Şubat tarihinden bu yana meydana gelen deprem ve sellerde yaşamını yitirenler adına yükseldi. Nevruz programına HDP İstanbul Milletvekili Hüda Kaya, Belediye Başkanı Ülgür Gökhan, CHP İl Başkanı Güler Koçer, Emek ve Özgürlük İttifakı Parti başkanları, demokratik kitle örgütleri ve çok sayıda yurttaş katılım gösterdi. Programda, Kahramanmaraş depremlerinin ardından yaşanan doğal afetlerde yaşamını yitirenler anılırken; rant, çevre talanı, baskı ve dayatmalara tepki gösterildi. HDP İstanbul Milletvekili Hüda Kaya, konuşmasında 14 Mayıs seçimlerinin önemine değindi. Nevruz programında yöresel kıyafetleriyle gelen kadınlar dikkat çekerken; depremlerde yaşamını yitirenlere ithaf edilen Nevruz ateşinin yakılmasının ardından ateşin başında türküler eşliğinde halaylar çekildi.
"14 ülkede Nevruz kutlanıyor"
Milletvekili Kaya, baharın yeni başlangıçları müjdelediğini işaret ederek, "Bu bahar, bambaşka bir bahar olacak. Bu Nevruz, bize hayırlarla gelecek. Dün Kazakistan`da, Astana`da bir üniversitede görüşmemizde Nevruz etkinliklerine denk geldik. Rektör, hocalar, öğrenciler, hep birlikte Nevruzu kutluyorlar, eğleniyorlar. Milli kıyafetleri ile gelenekleriyle, kültürleriyle, renkleriyle, Nevruzu nasıl kutluyorlar, gördük, şahit olduk. İnternetten de Türkiye`yi takip ettik. Renklere düşmanlık yapılarak; kırmızı mont giyen çocuk, sarı şemsiyesi olanlar alana alınmıyor. Bu zihniyette renklere düşmanlık bitmedi. Yerel, geleneksel kıyafetinin cepleri var diye Nevruz`a alınmayan insanın fotoğrafı vardı. Böylesine rezillik, böylesine trajikomik, böylesine utanç verici manzaraları, bizlere yaşatan zihniyet; bu baharın sonunda kalmamalıdır. 14 ülkede Nevruz kutlanıyor. İnsanlar eğleniyor, doğanın yeniden canlanışını kutluyor. Ama bizim ülkemizde Nevruz deyince tüyleri diken diken olan bir zihniyetle karşı karşıyayız. Renklere düşmanlıkla politika üreten bir zihniyetle karşı karşıyayız" sözlerine yer verdi.
"Sadece Adıyaman`da vefat edenler 50 bini geçti"
Kaya, Kahramanmaraş depremlerinin ardından afet bölgesinde yaşananlara ilişkin, "`Bu ülkenin insanı mutlu olacak, kazanacak, eşit haklara sahip olacak, maddi manevi durumları rahat olacak, huzur bulacak, yüzü gülecek` diye rahatsız olan bir anlayış ile karşı karşıyayız. Biz bu hainliklerini, bu politikalarını, deprem günlerinde bir kez daha gördük. Zaten 20 yıldır biliyorduk, son bir buçuk aydır, yüreğimizde derin acılar bırakarak bir kez daha gösterdiler. Bu ülkenin insanının mutlu olmasından rahatsız olanlar, depremde yüz binlerce insan enkaz altındayken, utanmadan oturup ihale pazarlıkları yaptılar. Bizlere, depremde vefat edenlerin sayısını 50 bin diye yutturuyorlar. Sadece Adıyaman`da vefat edenler 50 bini geçti! Kimi kaldırıyorsunuz? Binlerce insan enkaz altında yalvardılar, çığlık attılar günlerce. Bu ülkenin insanına yardım göndermeyen, yolları açmayan, askerini alana indirmeyen, vinçlerin yolunu kapatan, gönderdiğimiz yardım tırlarına el koyan böyle bir hain zihniye görülmemiştir" dedi.
"Gücümüzü zayıflatırsak 14 Mayıs; telafisi olmayan bir Türkiye`nin kapısını açacak"
HDP`li Kaya 14 Mayıs tarihinde gerçekleşecek olan seçimlere ilişkin ise, "14 Mayıs biliyorum, inanıyorum ki, halkımızın dayanışmasıyla, özverisiyle, iradesiyle, tercihiyle, emeğiyle, tarihin çöplüğüne atılıp gidecekler. Ancak, bir ihtimal, eğer rehavete kapılır, birbirimizle çekişir, yok `şu muhalefet` yok `bu muhalefet` dersek, gücümüzü zayıflatırsak, dayanışmamızı hak ettiği şekilde yerine getiremezsek, 14 Mayıs; telafisi olmayan bir Türkiye`nin kapısını açacak. İnanın, eğer farklı bir ihtimal söz konusu olduğunda, gelecek sene bu meydanlarda, tekrar yeni bir Nevruz kutlama imkanını göremeyeceğiz" sözlerine yer verdi.
"Kim onlara itiraz ediyorsa, bu ülkede yaşama hakkı bırakmayacaklar"
Milletvekili Kaya son olarak şu sözlere yer verdi, "Biz bir rehavete kapılır da, muhalefetle güçlü bir dayanışmayla, AKP iktidarına bir tokat atacak şekilde, adımlarımızda zayıf kalırsak, sadece dört duvar arasındaki cezaevlerinde yaşanan insanlık dışı uygulamalar değil, ülkemizin her bir tarafı gerçek bir cezaevine dönecek, gerçek bir toplama kampına dönecek. Bunu saklamıyorlar. Bunlar iddia, komplo teorisi değil, direkt yüzümüze ifade ettikleri, söylediklerinden dolayı, onları tanıdığımız için söylüyorum. Bu seçimi bekliyorlar, `2023`te biz bu seçimi alalım, göreceksiniz bakın nasıl bir Türkiye olacak, hepinizin canına okuyacağız` diye bizzat yüzümüze söylüyorlar. Üç kişi sokakta yürüyemeyeceğiz, bu alanlarda toplanılmayacak, ülkenin tamamı bir toplama kampına dönüşecek. Hatırlarsanız AKP Genel Başkanı geçtiğimiz günlerde bunun bir sinyalini verdi. `Seçimden sonra herkese, hak ettiği muameleyi yapacağız` dedi. Kendisine kim karşı çıkıyorsa, kendilerini kim kabul etmiyorsa, kim onlara itiraz ediyorsa, bu ülkede yaşama hakkı bırakmayacaklar. Nefes alma hakkı bırakmayacaklar."
(Damla Yeltekin-Seçkin Sağlam)