"Ne yaparsanız yapın Mutluay'ı itibarsızlaştıramazsınız!"

Çanakkale Belediyesi Hayvan Barınağı ve Rehabilitasyon Merkezi`nde yaşanan olayların ardından İrfan Mutluay`ın İçişleri Bakanlığı müfettişlerince soruşturma kapsamında Çanakkale Belediye Başkan Yardımcılığı görevinde uzaklaştırılması büyük tepki toplamıştı. Çanakkaleliler, Mutluay için bir araya geldi. Dün, Mutluay`ın görevinden uzaklaştırtılmasına tepki amacı ile Cumhuriyet Meydanı`nda yapılan basın açıklamasına, CHP Bursa Milletvekili ve ZMO üyesi Orhan Sarıbal, Belediye Başkanı Ülgür Gökhan, ZMO Genel Başkanı Baki Remzi Suiçmez, Tarım Orman İş Sendikası Genel Başkanı Şükrü Durmuş, ZMO eski Genel Başkanı Doç. Dr. Gökhan Günaydın, CHP İl Başkanı Metin Ümit Ural, Merkez İlçe Başkanı Süleyman Erte, Belediye Başkan Yardımcısı Rebiye Ünüvar, CHP ilçe ve belde Belediye Başkanları ile çok sayıda siyasi parti, sendika, STK ve dernek temsilcisinin yanı sıra yüzlerce Çanakkaleli vatandaş katıldı. ZMO Genel Başkanı Suiçmez, Tarım Orman İş Sendikası Genel Başkanı Durmuş ve ZMO eski Genel Başkanı Günaydın tarafından yapılan açıklamalarda Mutluay`ın haksız bir şekilde görevinden alındığı belirtilerek kararın hukuki değil siyasi bir karar olduğun ifade edildi. CHP Bursa Milletvekili Sarıbal ise açıklamasında Mutluay nezdinden Çanakkale halkına ve çevre mücadelesi veren herkese gözdağı verilmek istendiğini belirtti. Yapılanın çok açık bir şekilde siyasi operasyon olduğunu ifade eden Sarıbal; "Ne yaparsanız yapın Mutluay`ı itibarsızlaştıramazsınız. Çok net bir şekilde söyleyeceğiz, faşizme karşı demokrasi, zulme karşı emeği ve tüm baskılara rağmen özgürlüğü savunacağız. Elbette Mutluay şiarımız olacaktır, onun mücadelesi bizim mücadelemizdir" dedi. Son olarak düşüncelerini paylaşmak amacı ile konuşmaya çağrılan Mutluay, kendisine destek için bir araya gelen herkese teşekkür ederek; "Çanakkale için, Kazdağları için, ülkem için ve dünya için, barış için, emek ve demokrasi için, yaşanılabilir temiz bir dünya için sonuna kadar aynı kararlılıkla mücadelemi sürdüreceğim" dedi. 

"Bu dava bir hukuk davası değildir. Bu dava tamamen politik ve siyasidir" ifadelerini kullanana Sarıbal konuşmasında; "Bu davada hukuki bir mesele olsaydı yargıda karşılığını bulurduk ortada bir karşılık yok. Hukukun askıya alındığı savcı ve hakimleri sadece saraydaki kişinin ne dediğine göre karar verdiği bir ülkede hukuktan ve adaletten bahsedemeyiz. Yarım saat içerisinde karar verip sosyal medyada yayınlayarak görevden alma sürecini medya algısına dönüştürdükleri bir görevden alma sürecini gördüğümüzde, ortada bir Cumhuriyet Valiliğinden bahsedebilir miyiz? İrfan Mutluay`ı kendi nezdinde cezalandırarak onun gibi düşünen, onun gibi direnen herkese baskı kurarak açık bir şekilde tehdit etmekteler. Yani Çanakkalelilere, `susun konuşmayın biz ne dersek onu yapın, dediğimizin dışında doğru yoktur` demek istiyorlar. Ancak buna karşı direnen ve kral çıplak diyen bir anlayış var. Onun için İrfan Mutluay meselesi demokrasi meselesidir, yürek ve direnme meselesidir, hepimizin, Türkiye`nin meselesidir. O yüzen burada birlikteyiz. Elbette Mutluay yalnız değildir ama bu yetmez. Bunun çok açık bir şekilde siyasi operasyon olduğunu görmek zorundayız. O müfettişler nereden gelmişler, nasıl bir eğitim almışlar, daha önce görevleri nelerdir...? İrfan Mutluay`ı cezalandırmak elbette ellerinde ancak bilmedikleri bir şey var. Bu aslında Çanakkale Belediyesi`ni, aslında Çanakkalelileri, aslında orman katliamına, madenlere direnen kitleleri sindirme operasyonudur. Ne yaparsanız yapın Mutluay`ı itibarsızlaştıramazsınız. Çok net bir şekilde söyleyeceğiz, faşizme karşı demokrasi, zulme karşı emeği ve tüm baskılara rağmen özgürlüğü savunacağız. Elbette Mutluay şiarımız olacaktır, onun mücadelesi bizim mücadelemizdir" dedi. 

Sarıbal`ın ardından kendisi için bir araya gelen herkese teşekkür eden Mutluay, konuşmasında; "Dostların karşısındayım, güneşin sofrasındayım. Buradan soruşturmaya ilişkin hiçbir şey söylemeyeceğim. Meclis toplantısında da gündem dışı konuşmamada `soruşturmadan, teftiş edilmekten kesinlikle rahatsız değilim` dedim. Buraya teşekkür etmek için çıktım. 1 Nisan Cuma akşamı karar bana tebliğ edildikten sonra telefonlarım kilitlendi. Binlerce telefon ve destek mesajı geldi. Burada olumsuz hava koşullarına rağmen Türkiye`nin her tarafından gelen insanlar hepinize sosuz teşekkürlerimi sunuyorum, iyi ki varsınız. 30 yıldır kamu yaşamım boyunca hiçbir zaman mevkii peşinde koşmadım. Yurttaş olarak sorumluluklarımı üstlendim, örgütlü toplumun bir parçası olarak yaşam alanlarının korunması için, mesleğim için, emek ve demokrasinin korunması için sizlerle mücadelemi verdim. Son olarak da belediye meclis üyesi olarak görevime devam etmekteyim. Bu görevimde sona erse bile inanın bir yurttaş olarak Çanakkale için, Kazdağları için, ülkem için, barış için, emek ve demokrasi için, yaşanılabilir temiz bir dünya için sonuna kadar aynı kararlılıkla mücadelemi sürdüreceğim" dedi.
(Eren Aşnaz)