Nalbant’a tam destek

 

Çanakkale Adliyesi`nde dün görüşülen dava öncesi Mümtaz Pirinçiler Meydanı`nda bir araya gelen Çanakkale Çevre Platformu üyelerinin yanı sıra dernek temsilcileri, sivil toplum kuruluşu temsilcileri ve çok sayıda vatandaş, ÇOMÜ Rektörü Sedat Laçiner`e sert bir şekilde tepki gösterirken, “Şehrimizi, Sağlığımızı, Çevremizi, Onurumuzu Savunuyoruz!” pankartı açtı. Çevre Paltformu Dönem Sözcüsü Hicri Nalbant`a destek verilen açıklamada Çanakkale Çevre Platformu adına konuşan Filiz Ceylan Tekin; “Bugün burada bir arada oluşumuzun çok önemli bir nedeni var. Bizler şehrimizde yaşayan tüm duyarlı, onurlu insanlar olarak, uzun yıllardır, yaşam ve doğa hakkı için vermiş olduğumuz bir mücadelenin içerisindeyiz. Gerek Kazdağı ve yöresi için gerekse ülkemizde ve dünyada ekolojik hayata yapılan saldırılara karşı, kapitalist emperyalist sistemin taşeronu güçlere karşı uzun bir süredir mücadele veriyoruz. Taksim Gezi Park direnişi ile, milyonlarca insan, doğanın artık sermayeye peşkeş çekilmesine, rantçı şirketlerin karlarına kar katmasına dur denmesi gerektiğini canları pahasına bedeller ödeyerek göstermiş bulundular. Böylesi önemli bir hareket bugünkü iktidar partisi olan AKP hükümetinin bütün kirliliğini ortaya çıkarmakla beraber, mücadele verenlere karşı sergilediği saldırgan tutumunu da gözler önüne serdi. Bu hükümet ODTÜ de hukuksuzca orman kıyımına devam etmek istiyor. Ormanı talan edip hiç de gerekli olmayan bir yol yaparak, orada yaşayan binlerce insanın mahallelerinden göç etmesi uğruna yeni rant alanları açmak istiyor. Gezi Parkında, ODTÜ’de, Karadeniz Vadilerinde, Dersim’de, Artvin’de, Turgutlu Çaldağı’nda, Kazdağı ve yöresinde yaşanan doğa talanı ve çevre katliamları hepsi aynı zihniyetin ürünü değil mi? Şehrimiz de, sermayenin çıkarlarına hizmet etmek üzere kirli ve zararlı birçok yatırıma açılmak isteniyor. Çanakkale Çevre Platformu olarak buna karşı yürütmüş olduğumuz bir mücadele var. Her defasında belirttiğimiz gibi, bölgemiz tarıma elverişli topraklara sahiptir. Ayrıca şehrimiz bir eğitim-kültür, turizm kentidir. Bundan dolayı altın gümüş vb. madenciliğe, kirli sanayilere, termik santrallere izin verilmemelidir” dedi.

 

 

ÇOMÜ yönetimini de uyguladığı politikalar nedeniyle eleştiren Tekin; “Üniversiteler dünyada bilim yuvası olarak görülür. Bilim halk adına, halkın yararına üretilir ve kullanılırsa gerçek değerini bulur. Sermayenin yararına, sermayenin çıkarlarına hizmet eden piyasalaşmış üniversite ve bilim, özgür ve özerk olamaz. ÇOMÜ ve yönetimi son birkaç yıldır sergilediği tutum ve anlayışla, sermaye-üniversite (bilim!), siyaset-üniversite (bilim!) ilişkilerini en üst seviyede gerçekleştirmiş ve bunu öyle bir noktaya getirmiştir ki; neredeyse üniversite binalarının tabelalarına şirketlerin ismini yazma noktasına gelmiştir. Kamuoyunun malumu olduğu üzere; yıllardır verilen çevre hakkı, yaşam hakkı mücadelesinde en üst düzeyde emek vermiş, Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı ve Çanakkale Çevre Platformu dönem sözcümüze ÇOMÜ Rektörü Sedat Laçiner tarafından dava açılmıştır. Dava konusu cümle: Gezi Parkı direnişi sırasında Sedat Laçinerin basın yayın organlarında bu eylemlere katılan kişilere karşı sarfettiği eşkıya nitelemesine üzerine, Çevre Platformu adına yapılan açıklamada `Sedat Laçiner’in yaptığı gibi dalkavukluk yapmayız` cümlesidir. Bu cümle ve ifade ile kastedilen, sözkonusu olan, Laçinerin yapmış oldukları için bu tanımlama yapılmıştır. Ayrıca Hicri Nalbant bu sözü geçen konuşmayı Çanakkale Çevre Platformu adına yapmış olduğu bir açıklamadır. Kişisel bir açıklama değildir. Yaşam alanlarımız, sağlıklı bir çevrede yaşama hakkımız üzerine kurgulanan çevre mücadelesi haklı ve meşru bir mücadeledir. Bu bir onurlu duruş mücadelesi ve tüm omurgalıların ortak mücadelesidir. Bizler var oldukça bu mücadele sonuna kadar devam edecektir” diye konuştu.