Mimar Ural "Bizim sözlerimizin dinlenmesi kamu yararınadır"

512
TMMOB Mimarlar Odası Çanakkale temsilciliği 1994 yılında dönemin siyasileri de olmak üzere konun uzmanlarını `Üçüncü Bin Yıla Girerken Çanakkale` etkinliğine davet etti. Bir gün süren brifing, panel ve forumların ardından ise bilgi ve belgeler kitapçık haline getirildi. Köprü, organize sanayi bölgesi, liman ve havaalanı olmak üzere Çanakkale`de yapılması planlanan ve öngörülen yatırımlarla ilgili bir araya gelen uzmanlar, mesleki bilgi ve becerileri ile toplumu aydınlatmayı amaçladı. Mimarlar Odası Çanakkale Şube Başkanı Sevil Ural, o dönemde yapılması planlanan köprü ile ilgili de ciddi çalışmaların yer aldığını ifade etti. Gazetemiz Çanakkale OLAY`a açıklamada bulunan Ural, köprü ve benzeri çalışmalar için mesleki becerenlerine dayanarak öngörülerinin 28 yıl sonra doğrulandığını ifade ederek, "Geçtiğimiz günlerde Otoyol Köprü İnşaat Yatırım ve İşletme A.Ş. Yönetim Kurulunun 2 üyesi, 30 Mart tarihinde kamuoyuyla paylaştığı bilgi var. `Neden bu kadar uzun mesafede yaptınız? Daha kısa mesafede köprü yapılamaz mıydı` sorularına cevap veriyorlar. Bizim 28 yıl önce verdiğimiz bilgileri, inşaat firmasının 2 yetkilisi bugün vermiş. Onlarda 1994 yılında bizim söylediğimiz şeyleri yazmışlar; Köprünün ayaklarının denize oturması için tabanın düz olması lazım ve en düz yer burasıydı. Köprünün ayaklarının bağlantı yollarında milli park ve savaş alanlarının olmaması gerektiği. Bizim 28 yıl önce pandel de söylediklerimizi söylemişler. Bizde bak yine haklı çıktık diyoruz. Haklılığımız doğru yeri buldu" ifadelerine yer verdi.
 
"Çanakkale`deki tüm yatırımlarını konuştuk"
Mimarlar Odası Temsilciliğinin, `Üçüncü Bin Yıla Girerken Çanakkale` panel, brifing ve forumlarla geçen bir çalışmanın sonucunda doğan kitapçığın önemine dikkat çeken Oda Başkanı Ural, "Başbakandan, bakanlara çağrımız vardı. Tüm Türkiye`den konunun aktörleri bir araya gelmişti. Köprüyle ilgili basında çıkan tüm belge ve dokümanları da inceledik. Sadece köprü ile ilgili konuşmadık. Çanakkale`ye yaptırılacak yatırımların hepsini masaya yatırdık. Organize sanayi bölgesi yapılmamıştı, havaalanı ve liman meselelerini de görüştük" dedi.
"Köprü hep konuşulmuş"
1984 yılında da körünün gündeme geldiğini hatırlatan Ural, "Türkiye`nin en genç belediye başkanlarından mimar Orhan Uğur döneminde de köprü gündeme geldi. İskele`de, köprünün tabelası, `Uğur Köprüsü` olarak asılmıştı. 1984 yılında gündeme gelen bir yatırımdı. O iktidarın ya da şimdiki iktidarın yatırımı değil. Bu siyasi bir yatırım. Çok çok öncesinden belli iktidarların döneminde de hep konuşulmuş" sözlerine yer verdi.
 
"Çanakkale köprü altı şehri olamaz"
1994 yılında tekrar gündeme geldiğinde Mimarlar Odası Temsilciliği olarak 1995 yılında `Üçüncü Bin Yıla Girerken Çanakkale` çalışmasını başlattıklarını kaydeden Mimar Ural, "Bütün partilerin Çanakkale milletvekilleri, hem muhalif hem iktidarda kim varsa, bütün odaların konuşmacı olduğu sabahtan akşama kadar brifing ve forum yaptık. Bütün uzmanların bir araya geldiği, tamamen tarafsız bir şekilde yaptığımız brifingin sonunda çıkan bir slogan var. "Çanakkale köprü altı şehri olamaz. Tartışma konuşlarımızdan biri de `Denizin olduğu bir şehirde deniz ulaşımı kullanılamaz mı? Rüzgar nedeniyle deniz ulaşımı gerçekleşmiyor, bayram gibi zamanlarda kuyruklar oluşuyor; bu sorunlar için başka çözümler de bulunabilir mi?` Çalışmamızın ana fikirlerinden biri de buydu" diye konuştu.
"Konun uzmanları olarak dinlenmek istiyoruz"
Ural sözlerine şu şekilde devam etti, "Bir ile ulaşım götürdüğünüz zaman iyiliği kadar kötülüğü de var. Arsa spekülasyonları başlıyor. Yağmalanıyor. Sorun sadece ulaşım değil. Biz Çanakkale`nin bir köprü altı şehri olamayacağını, köprünün gerekip gerekmediğini, ne kadar aracın geçtiğini, önümüzdeki süreçte ne kadar aracın geçme ihtimali olduğunu ve yerinin Sarıçay ve Kilit bahir olmaması gerektiğini tartıştık. O dönemde yapılması planlanan köprü Sarıçay ve Kilitbahir olarak düşünülüyordu ve bağlantı yollarının geçeceği yerleri, tarihi alandaki tahribatın nasıl önlenebileceğini konuştuk. Mühendislikte ve mimarlıkta başarı ekonomi ile ölçülür. Ekonomi sadece mesafe ve sadece en az para ile yapılması değildir. Bütün alternatifler düşünülerek, birbirleriyle kıyaslanarak yapılır. Bizim 28 yıl önce konuştuğumuz ve yazdığımız bilgileri geçtiğimiz günlerde Otoyol Köprü İnşaat Yatırım ve İşletme A.Ş. Yönetim Kurulunun 2 üyesi 30 Mart tarihinde kamuoyuyla paylaştı. `Neden bu kadar uzun mesafede yaptınız? Daha kısa mesafede köprü yapılamaz mıydı?` sorularına cevap veriyorlar. Bizim 28 yıl önce, 1994 yılında söylediğimiz şeyleri yazmışlar. Köprünün ayaklarının denize oturması için tabanın düz olması lazım ve en düz yer burasıydı. Bağlantı yolları da milli park ve savaş alanlarının orada olmaması gerektiği söylüyorlar. Bizim 28 yıl önce panel de söylediklerimizi söylemişler. Bizde bak yine haklı çıktık diyoruz. Haklılığımız doğru yeri buldu. Mesele Mimarlar Odası ve Türk Mühendis Mimarlar Odaları olarak bazı şeylere itiraz ederken, mesleki bilgi ve öngörülerimize dayandığının ve bizim söylediklerimizin değerlendirilmesi gerektiğini söylüyoruz. Bunu bir kez daha kanıtladık. Sivil toplum kuruluşları olarak sadece Çanakkale ili içinde üyelerimize karşı çalışma sorumluluğumuz yok. Bizim kamuoyu oluşturma görevimiz var. Bunu gündeme getirerek, ne kadar doğru söylediğimizi, bunu başkalarını da bunu söylediğinizi ifade ediyoruz."
(Damla Yeltekin)
Paylaş