Meclis üyeleri 2. Termik Santral için Çan’a gidiyor

İl Genel Meclis üyeleri, 2. termik santralin yapılması planlanan Çan ilçesine giderek bazı incelemelerde bulunacak.

1002
İl Genel Meclisi`nin Kasım ayı 6 birleşiminde günden dışı söz alan CHP Grup Başkan Vekili Hicri Nalbant ile MHP Grup Başkan Vekili Cahit Özer, Çan ilçesine yapılması planlanan 2. termik santral ile ilgili hem bölgede yaşayan köylülerin düşüncelerini ve görüşlerini almak için hem de bazı incelemeler yapmak üzere AKP, CHP ve MHP Grubu`ndan temsilcilerle birlikte Çan ilçesine gidilmesi yönünde teklifte bulundu. CHP`li İl Genel Meclis Üyesi Hilmi Baydar ise; “ÇED raporlarını onaylayan Bakanlıktır. Bu nedenle yapmamız gereken, 3 partiden oluşturacağımız bir heyetle Bakan`a gidip derdimizi anlatmakta fayda var. Bunu yaparsak ancak bunu önleyebiliriz. Başka türlü bunun önüne geçemeyiz” dedi. Termik Santralin yarattığı olumsuz etkilerin gündeme getirildiği toplantının sonunda İl Genel Meclisi, Çan ilçesine gidilerek incelemelerde bulunması için karar aldı. Gündem maddelerinin görüşülmesinin ardından gündem dışı söz alan CHP Grup Başkan Vekili Hicri Nalbant, Çan ilçesine kurulacak 2. termik santraller ile ilgili bazı bilgilendirmede bulundu. Olumlu ÇED kararının alınması durumunda gerekeni yapacaklarını belirten Nalbant; “Çan`a kurulacak termik santral, hala faaliyette olan Çan 18 Mart Termik Santrali`nin bitişiğindeki Yayaköye kurulacak. Aralarındaki mesafe 1 kilometre. 18 Mart Termik Santrali 320 megavat gücünde bir santral idi. Bu güne kadar %50 kapasite ile çalıştı. Şu anda kül deponi alanları doldu. Kül koyacak yer neredeyse kalmadı. 8 kamyon sebze gönderen vatandaşlar şu anda neredeyse bir kamyon sebze bile gönderemiyor. Bu konuda bize şikayetlerini ilettiler. 340 megavat gücünde bir termik santral de Yayaköye kurulacak. 340 megavatlık termik santralin kül deponi alanı köy yerleşim yerine 800 metre dolayında. Bu ÇED yönetmeliğine de aykırı. Buraya kül deponi alanı kurulmamalı. En az aradaki mesafe 2 kilometreye yakın olmalı. Buna da dikkat etmiyorlar. Şirketin yetkilileri Çan`ın merkezinde ÇED halkı bilgilendirme toplantısı yaptılar. Biz o toplantıya katıldık. İtiraz ettik. Santralin yapılacağı yere en yakın yerleşim yerinde toplantı yapılmalı ve bunun da yeri Yayaköy`dür, eğer siz bu toplantıyı burada yapmaya kalkarsanız. Sizin iyi niyetli olmadığınızı söyleriz dedik. Bunun üzerine tutanağı tuttular ve toplantı yapılmadı. Şimdi ÇED bekleniyor. Olumlu ÇED kararı alınırsa, biz de gerekeni yapacağız” dedi.
 
Şirket, köylüleri tehdit ediyor mu?
“Bu arada bazı gelişmeler oluyor. Santralin kurulacağı yerdeki tarım alanlarını mülk sahiplerinden satın almaya kalkıyorlar” diyen Nalbant; “Satın alırken ise `Bu yeri bize verin. Eğer siz bu yeri bize vermezseniz, devlet burayı istimlak edecek. Şimdi biz size 5 lira verelim ama o zaman 2 lirayı bile göremeyeceksiniz` diyorlar. Tehdit bu. Yani bir özel şirket gelecek ve santral yapmaya kalkacak. Bir de o yöredeki insanları devlet ile tehdit edecek. Şimdi bu kimin devleti diye sormak istiyoruz. Özel şirketin devleti mi? Yoksa özel şirketin devleti mi? diye bazen sormak geliyor içimizden. Şirketin bir de böyle bir hafif deyimle edepsizliği var. Yöredeki insanlar beni arayıp ne yapalım verelim mi yerimizi yoksa vermeyelim mi? diye soruyorlar” şeklinde konuştu.
 
Nalbant`tan öneri
İl Genel Meclisi üyelerinden oluşan bir heyet ile birlikte Çan ilçesine giderek bölgede incelemelerde bulunmayı öneren Nalbant; “Olumlu ÇED aldıkları gün yargıya başvuracağız. Şimdiye kadar çok da deneyim edindik. Başvurup da ÇED`ini iptal ettirmediğimiz hemen hemen hiç bir santral kalmadı. Burası ile ilgili de sonuna kadar mücadele edeceğiz. Hatta bir önerim var. Bir heyet kuralım. Bazen gidip dolaşıyoruz. 3 partinin üyelerinden oluşan bir heyetle, Çan ilçesine gidip buraları görelim ve o insanların sıkıntılarını inceleyelim” dedi.
 
Özer; “Meclis olarak hassas olmalıyız”
Çan`a yapılması planlanan 2. termik santrale tepki gösteren İl Genel Meclisi MHP Grup Başkan Vekili Cahit Özer ise; “Çan ilçesine 2. termik santrali kurmak isteyen şirket dosyalarını hazırladı ve bize de gönderdi. Gönderdikleri dosyalarda şirket, tamamen halkın elektrik ihtiyacına yönelik ve düşük maliyetlerle elektrik ihtiyacını çözecek bir yapılanma içerisinde olduğunu bildirmiş. Basit cümlelerle bizi biraz saf yerine koyuyorlar. Şu anda Avusturya`da kömür ocaklarının rezervini tespit ettiriyoruz. Arkadaşlarımız orada, onların kömür bittiği için sökme kararı aldık oradan getiriyoruz dedikleri santralin mevcut yerindeki kömürün rezerv ve kalori tespitlerini yaptırıyoruz. Sanıyorum bir ay içerisinde maden mühendisi arkadaşlar raporları resmi olarak bize gönderecekler. İl Genel Meclisi üyeleri olarak Çan ilçesine gidelim o arazilerini görelim. Milletin geçim kaynağı olan tarlasının durumunu görelim. Görmemiz lazım. 2. kurulacak termik santralin mesafesi en fazla 1 kilometre. İki termik santralin etkisi, farklı kalorileri taşıyan kömürün çıkardığı kükürt ve nem birbirine karışacak ve kanser bulutu olarak Çan`ın üzerine gelecek. Çan`da mevcut haliyle 1`e 7 olan bir kanser durumu var iken buna bizler ses çıkarmalıyız. Eğer bu konuda bir siyasi hesap içerisindeysem şerefsizim. Onkoloji servisinde Çan`dan gelen insanları çok gördüm. Bu konuda hassas olmamız gerektiğine inanıyorum” diye konuştu.
 
Baydar; “Tek çözüm Bakan`a gidip derdimizi anlatmak”
Daha sonra söz alan CHP`li İl Genel Meclis Üyesi Hilmi Baydar, termik santraller ile ilgili mahkeme kararları hakkında meclis üyelerine bilgi verdi. Termik Santrallerin kurulmaması için tek çözümün ilgili Bakanlığı ziyaret ederek Bakan ile görüşülmesi gerektiğine dikkat çeken Baydar; “Bir hukuki mücadele yapılıyor. Ancak bu yeterli olmuyor. Niye yeterli olmuyor? İptal ettirdiğimiz bir idari işlemin tekrar yenisi tesis ediliyor. Tekrar ona da biz dava açmak durumunda kalıyoruz. Ama gerçekten mahkeme gerekçeleri buradaki yaşamı çok büyük etkileneceği yönünde gerekçeler. ÇED raporlarını onaylayan Bakanlıktır. Bu nedenle yapmamız gereken, 3 partiden oluşturacağımız bir heyetle Bakan`a gidip derdimizi anlatmakta fayda var. Bunu yaparsak ancak bunu önleyebiliriz. Başka türlü bunun önüne geçemeyiz” ifadelerini kullandı.
Paylaş