Makas "Hafriyat sorunu Ak Parti il teşkilatınca çözümlendi"

448
ÇTB) Yönetim Kurulu Başkanı S. Kaya Üzen 2020/2021 sezonu sektörel değerlendirmede bulundu. 2020/2021 sezonunda hem yağlı tohumlarda hem de tahıllarda, arpa dışında ciddi bir üretim artışı beklediklerini ifade eden Üzen, Arpa, buğday ve mısır gibi ürünlerde özellikle kuraklığın etkisiyle yüzde 15-20 aralığında rekolte düşüşü beklemekte olduklarını söyledi. Dünya çekirdek üretiminin 58 milyon ton civarında olması beklendiğini ifade eden Üzen, Çiftçiyi korumak için çekirdek ve yağ da ithalat vergisinin 1 Temmuz yerine 1 Haziran 2021 itibari ile devreye girmesi gerektiğini söyledi. Sektörel bazda öngörülerini maddeler halinde sıralayan Üzen; "Önümüzdeki Haziran ayı sonu ve Temmuz ayı başına kadar durumun daha net olarak ortaya çıkacağını düşünmekteyim. Bu anlamda akıllı sulama politikaları, çölleşme, çevre ve gıda güvenlik konularının aslında ülkemiz için ne kadar önemli olduğunu ve sürdürülebilir çevre politikalarının önümüzdeki 30 yıl için ülkemiz ve çocuklarımız için hayati önem taşıdığını belirmek isterim" dedi. 
 
Üzen açıklamasında; "2020/2021 sezonunda hem yağlı tohumlarda hem de tahıllarda, arpa dışında ciddi bir üretim artışı beklemekteyiz. Dünya çekirdek üretiminin 10 milyon ton artış ile 58/59 milyon ton bandına erişeceği, buğday üretiminin bu yıl 20 milyon ton artış ile 800 milyon ton ve stok devrinin yaklaşık 300 milyon ton olacağı, aynı şekilde mısır üretiminin 50 milyon ton gibi ciddi bir artış ile 1.2 milyar tona ulaşacağı iyi bir üretim sezonu beklemekteyiz. Ülkemizde de bunun aksine tahıl üretiminde düşüş beklemekteyiz. Arpa, buğday ve mısır gibi ürünlerde özellikle kuraklığın etkisiyle yüzde 15-20 aralığında rekolte düşüşü beklemekteyiz, arpada ortalama verimin 300-350 kg/Da, buğdayda ise 250-300 kg/Da olmasını öngörmekteyiz ki bunlar iyimser tahminlerimiz. Öte yandan, ülkemiz dahil birçok ülkede çekirdek üretiminde takribi yüzde 10 ile yüzde 15 arasında bir üretim artışı ile geçen sezona göre 10 milyon ton daha fazla üretim beklenmekte olup geçmiş seneler ile karşılaştırıldığında ise yüzde 8 gibi rekor bir artış beklenmektedir" dedi. 
 
Ekiliş alanları nerdeyse tamamen belli olan Ukrayna`da yüzde 90, Rusya`da ise yüzde 85 oranında ekim alanı olduğu tespit edildiğini ifade eden Üzen; "Bu öngörüler ışığında güncel çekirdek ve yağ piyasası ile ilgili temel bazı bilgi ve beklentiler şu şekilde özetlenebilir: Güncel Durum: 1. Ham yağ fiyatları 1530/ 1550 USD ton olarak işlem görmektedir. 2. Ekiliş alanlarının belli olması ile birlikte fiyatlar aşağı doğru çekilmektedir. 3. Türkiye ham yağ fiyatları dünya fiyatlarının çok altında seyretmektedir-hali hazırda 12,250-12,350 TL ton olan fiyatların 12,700/12,800 TL ton olması gerekmektedir. 4. Çekirdek fiyatları 765 - 775 USD ton bandında işlem görmektedir. 5. Yeni sezon Bulgar ve Romen çekirdek işlem fiyatları 10-15 USD daha düşerek 540/545 USD/ton civarındadır. 6. Beklendiği gibi, yeni sezon ham yağ işlem fiyatları 1215-1240 USD /ton` a kadar düşmüştür. 7. Ukrayna`da çekirdek ekilişleri yüzde 90`larde Rusya`da ekilişler yüzde 85, Türkiye`de ekilişler ise yüzde 98 düzeylerinde tamamlanmıştır. Beklenen Durum: 8. Dünya çekirdek üretiminin 58 milyon ton civarında olması beklenmektedir. 9. Ham yağ fiyatlarının 1,100 USD ton civarında olması beklenmektedir. 10. Yeni sezon çekirdek fiyatlarının 430-450 USD ton civarında olması beklenmektedir. 11. İklim düzeldikçe fiyatlar gerileyecek bu durumda risk yoktur diyemiyoruz fakat en önemli üreticiler olan Rusya ve Ukrayna`da iklim iyi gözüküyor. 12. Çiftçimizi korumak için çekirdek ve yağ da ithalat vergisinin 01 Temmuz yerine 01 Haziran 2021 itibari ile devreye girmesi" dedi. 
 
Üzen son olarak; "Yeni sezon için üretim ve fiyat tahminleri yapanlar arasında iki farklı görüş ve yaklaşım göze çarpmaktadır: İlk görüş ekilişlere bakarak dünyada 58-59 milyon ton çekirdek üretiminin olacağı ve dolayısı ile çekirdek fiyatlarının son 10 yılda olduğu gibi 400/450 USD/ton bandında, ham yağın ise 900/1000 USD/ton bandında seyredeceği yönündedir. İkinci görüşe göre ise iklimin sıcak ve sulamaların yetersiz olduğu ve dolayısı ile stoksuz olarak girilen bu sezonda, fiyatların tekrar yüksek seyredeceği ve çekirdekte 550/600 USD/ton, ham yağın ise 1200/1300 USD/ton civarında olacağı öngörülmektedir. İkinci grupta olan arkadaşlar ayrıca COVID 19 etkisinin azalacağı ve seyahatlerin artacağı bu dönemde tüketimin de yükseleceği ve dolayısı ile fiyatların da yukarı trend olacağı yönünde tahminlerde bulunmaktadırlar. Bana göre bir de üçüncü seçenek bulunmaktadır. Çekirdek ekilişlerinin yüksek olduğu bu dönemde iklimin de iyi geçmesi durumunda, üretiminde ciddi artış yaşanarak 58-59 milyon ton seviyelerine ulaşacağını ve fiyatların da son 10 yılda olduğu çekirdek için 430/ 450 USD/ton bandında, ham yağ için ise 950/1000 USD/ton bandında olacağını beklemekteyim ama buğdayın 300 USD/ton konuşulduğu blr yerde bu mümkün mü hep birlikte Eylül 2021 tarihinde göreceğiz.! Böyle bir durumda çekirdek soya ve palm yağında fiyatların aşağı doğru çekileceğini ve geçen senelerde olduğu gibi yağ fiyatlarının biodizel üretimine kayacak kadar aşağı çekileceğini öngörmekteyim. Soya yağı ile Ayçiçek yağı arasındaki makas kapanacaktır. Soya ve palm gibi yağlar bu düzeyde kalırsa Ayçiçek yağı fiyatı aşağı doğru ilerledikçe Ayçiçek yağına talep artar ve Mısır ve Hindistan gibi ülkeler çekirdek alımını artırır-bu anlamda azalan yağ stokları ile beraber Ayçiçek yağı yeni sezon öncesi kısa süreliğine son bir talep görebilir. Sonuç olarak çekirdeğin çok fazla ekildiğini biliyoruz. Çekirdek ve yağ fiyatlarının makul seviyelere düşebilmesi için Haziran ve Temmuz aylarında sürdürülebilir bir yağış olması ve kuraklığın olmaması gerekmektedir. Bugün Türkiye`de arpa piyasa fiyatı 2500 TL/ton, durum buğday piyasası 2600 TL/ton gibi rakamlar konuşulurken üstüne de düşük üretim ve ithalat vergileri gelmişken bu durumun yerel piyasada küspe, mısır, kepek, saman ve kabuk gibi yan ürünlerin fiyatlarını da yukarı çekeceğine inanmaktayım. Uygun iklim koşullarının oluşması durumunda ülkemizde çekirdek üretimi 1,9 - 2 milyon ton seviyelerine kadar ulaşabilecektir. Bu ithalata olan bağlılığımızı da azaltabilecektir. Önümüzdeki Haziran ayı sonu ve Temmuz ayı başına kadar durumun daha net olarak ortaya çıkacağını düşünmekteyim. Bu anlamda akıllı sulama politikaları, çölleşme, çevre ve gıda güvenlik konularının aslında ülkemiz için ne kadar önemli olduğunu ve sürdürülebilir çevre politikalarının önümüzdeki 30 yıl için ülkemiz ve çocuklarımız için hayati önem taşıdığını belirmek isterim" dedi.
(Haber Merkezi)
Paylaş