Marmotek Madencilik San. ve Tic. A.Ş. tarafından Lapseki ilçesine bağlı Çataltepe Köyü mevkiinde; "Çataltepe Çinko, Kurşun, Bakır (Kompleks) Yer altı Maden İşletmesi Kapasite Artırımı, Kırma Eleme Tesisi, Zenginleştirme Tesisi ve ADT " projesi için ÇED Halkın Katılımı Toplantısı gerçekleştirildi. ÇED toplantısına, maden firması yetkilileri ile Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü yetkililerinin yanı sıra, Çataltepe ve civar köylerden çok sayıda köylü, Çanakkale merkez ve ilçelerinden çevre örgütleri ile duyarlı yurttaşlar katıldı. Aralık 2019`da "Çataltepe Çinko, Kurşun, Bakır (Kompleks) Yeraltı Ocağı projesi" için "ÇED Gerekli Değildir" kararı verilirken, bu karara karşı, Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği tarafından dava açılmıştı. Dava, yörenin Kazdağları olmadığı için Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği`nin ilgi alanı dışında olduğu gerekçesi ile reddedilmişti. 2019`da "ÇED gerekli değildir" kararı verilen o projenin kapasite artışı projesi için ÇED Halkın Katılımı Toplantısı gerçekleşti.
Projede ne var?
Lapseki İlçesine bağlı Çataltepe Köyü`nde Marmotek Madencilik tarafından işletilen kurşun, çinko, bakır madeni projesine "Kapasite Artışı, Zenginleştirme Tesisi ve Atık Barajı" eklenmek isteniyor. 10 bin dönümlük ruhsat alanında, 6 bin 900 dönüm için ÇED izni isteniyor. Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği Başkanı Süheyla Doğan, yapılması planlanan zenginleştirme tesisi, pasa depolama alanı ve atık barajı için en az bin dönüm ormanlık alan tamamen yok olacağını ifade ediyor. Doğan, madenin ihtiyaç duyduğu suya ilişkin olarak, "1 ton cevherin işlenmesi için 4 ton su kullanılacağı hesabıyla, 500 bin ton cevher için yılda 2 milyon ton, ayda 166 bin ton, günde 5 bin 500 ton su kullanılacak" dedi.
"Köylülerin kullandıkları sulara el konulacak"
ÇED toplantısı yapılan proje, Nusratiye Göleti`ne 300 metre mesafede bulunurken, yakın köylerin sulama suyu ihtiyacını bu köyden karşıladıkları ifade ediliyor. Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği Başkanı Doğan; "Yalnız yakın köylerden olan Dişbudak Köyü`nde günde 10 ton süt üretiliyor. Bölge 1. Deprem bölgesi. Ayrıca 1 km. mesafede antik Kolonai Kenti var. Proje, Nusratiye ve Gürgendere Göletleri`nin su toplama havzasında yer alıyor. Bu bölgedeki ormanların yok olması sonucu göletleri besleyen dereler ve dolayısıyla göletler de susuz kalacak. Su olmayınca tarım da olmayacak" denildi.
Köylüler ve çevre örgütleri karşı çıktı
Toplantıya Kazdağları Ekoloji Platformu, Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği, İda Dayanışma Derneği, Çan Çevre Derneği gibi çevre örgütleri ile köylüler ve yaşam savunucuları katıldı. Yerleşim yerlerine bu kadar yakın `atık barajları ve pasa depolama alanları`nın hem insan sağlığı hem de yöredeki hayvancılık tarımsal üretim açısından zararlar yaratacağı ifade edildi. Yöre halkı ve çevre örgütleri, köylerin tarımda ve hayvancılıkta kullanacakları su kaynaklarının madenin kullanmasına izin verilmemesi gerektiğini ifade ettiler. Yöre halkı, "Suyumuz biterse, hayvancılık da tarım da biter. Bizler suyumuzu madene vermek istemiyoruz, köylerimizin yakınında maden istemiyoruz" dediler.
(Seçkin Sağlam)