Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulunun düzenlediği projeler hakkında bilgi paylaşımının gerçekleştirildiği toplantıya onur konuğu olarak Çanakkale On Sekiz Mart Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Sedat Laçiner katıldı. Prof. Dr. Laçiner; “Göreve Başladığım ilk günden bugüne düşüncelerimde 180 derece değişim oldu. Benim Çanakkale ile ilgili konuşmam uzman olmadığım için yasaklandı. Görev sürem bitene kadar konuşmama kararı aldım. Terzioğlu Kampüsü ile Çanakkale gündemi arasında çok az kesişen nokta var. Altın arama çalışmaları, yat limanı gibi konularda bir şey söylemem yasak olduğu için söylemiyorum” dedi.
Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Engin yaptığı açılış konuşmasında “Toplantımızın konusu Üniversite ile Çanakkale’nin sanayi ve ticaretinin ilişkileri olacak. ÇTSO, 5 bin üyesi ile sanayi, ticaret, üretim ve istihdamda Çanakkale ekonomisinin doğrudan en büyük kurumudur. Bugün kentimiz ekonomisinde yaratılan artı değer ve refah temelini ÇTSO üyeleri oluşturmaktadır. Çanakkale’nin ekonomik refahın gelişmesi ve doğrudan üyelerimizin girişim ve gelişmeleriyle orantılı olacaktır. ÇTSO Yönetim Kurulu olarak gerek kentimizin gerekse üyelerimizin ekonomik gelişmelerine katkı sunmak için Yat Limanı, Çarşı, Kongre Merkezi, İş Merkezi, Kurvaziyer Turizmi gibi birçok konuyu birlikte gündemimize alarak, gerçekleşmesi için çaba sarf ediyoruz. Bunlarla yetinmiyoruz, bunlarla birlikte kentimizin gelişimi için sivil toplum dinamiklerinin oluşturacağı enerjiyi çok çok önemsiyoruz. Çanakkale kendi geleceğine kendi sahip çıkmalıdır. Bunu başarmak için bir araya gelebilmeli ve düşüncelerimizi paylaşabilmeliyiz” dedi.
“Yat limanı en büyük hayalimdi”
Toplantıya katılan Baro Başkanı Tülay Ömercioğlu, “Çanakkaleli olarak yat limanı en büyük hayalimdi. Gerçek manada düşünerek adımlar atmalıyız. Çanakkale’nin üniversiteye ihtiyacı çok fazla. Tam donanımlı Hukuk Fakültesi istiyoruz. Otogar problemi yaşanıyor. Vali, belediye başkanı il trafik kurulunu göreve davet ediyorum. Karayolları Taşıma Kanunu’na göre eğer otogarla şehir merkezi arasında 10 kilometre mesafe varsa mutlaka bu bölgede ara noktaya bir durak yapılması gerekiyor. Bizin yeni garaj ile merkez arasındaki mesafe 14 kilometre. Bu sorun ara durakla çözülebilir” dedi.
“Yat limanı yapılsın”
Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birlik Başkanı Mustafa Vurucu da “Çanakkale’nin zenginliğini dışarıda daha iyi anlıyoruz. Ama değerini bilemiyoruz. Yat limanı görüşülsün tartışılsın ama bu nimetten faydalanmak gerekiyor. Çanakkale’nin bütün değerlerinden faydalanmak için Çanakkale Ticaret ve Sanayi Odasının yanındayız” dedi.
“Konuşması gerekenler bilim adamlarıdır”
Çanakkale de yetkili yetkisiz herkesin konuştuğunu ifade eden İşadamı Kemal Karakaş da “Asıl konuşması gerekenler bilim adamlarıdır. Bu şehrin sorunlarını onlar tartışmalı biz dinlemeliyiz. 10 aylık dönemde projeleri tartışmaya çalışıyoruz. Bu ülkede bilim adamları konuşmalıdır. Şehrimizin sorunları var. Biz üniversite ve şehir olarak sıkı ilişkiler kuralım” dedi.
“Şehrin geleceğine çelme takmayalım”
Üniversitenin Çanakkale’ye büyük katkısı olduğunu hatırlatan Genç Girişimciler Kurulu Başkanı Kürşat Tuna, “Şehrin gelişmesi için üniversite önemlidir. ÇOMÜ fanus içerisinde yaşayan kurum olmasın. İş dünyası ve şehir ile eklemlenen bir üniversite istiyoruz. İstihdam konusunda sıkıntımız var. Şehrin geleceğine çelme takmayalım” dedi.
“Zulüm değil çözüm üretmeliyiz”
ÇAGİAD BaşkanıÊHikmet Sezen de yaptığı konuşma da “Şehri yaşanamaz hale getiriyoruz. Halkımıza zulüm değil çözüm üretmeliyiz. Yat limanı yapılmasını tartışıyoruz biz acilen nasıl yaparız onu tartışmamız gerekiyor. Şehir bu projeye destek vereceğine köstek oluyor” dedi.
“Yat Limanı Faaliyete geçmelidir”
Barbaros Mahallesinde yatırım yapılacak çok yer olduğunu ifade eden Barbaros Mahallesi Muhtarı
Şaban Şahin, “Yatlar, gemiler boğazımızdan geçip gidiyor. Çanakkale’mize yakışmıyor. Yat limanının faaliyete geçeceğine inanıyorum” dedi.
“İnşaatlar tüm hızıyla sürüyor”
Çanakkale On Sekiz Mart Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Sedat Laçiner, Üniversitenin Terzioğlu kampusü içerisinde inşaatların tüm hızıyla yapıldığını bildirdi. ÊÜniversitede 22 binanın yapım hazırlıklarının sürdüğünü bildiren Prof. Dr. Laçiner; “Bunların yapımı kolay değil. Güzel sanatlar Fakültemiz de tamamlanmak üzere. Bu fakültemizde Çanakkale’nin ilk tiyatro salonu da bulunacak. Fiziki olarak yetersiz olan binada eğitim verilen İlahiyat Fakültesi’ne de yeni bir yer yapacağız. Bu konuda TOKİ yetkilileri ile görüşmelerimiz sürüyor. Anafartalar Kampüsü’nde bulunan Eğitim Fakültesi binamız da maalesef çok eski bir yapı. Bu konuda TOKİ ile görüşüyoruz. Bu yeri yıkıp yerine yenisi yapılacak” dedi.
“Fikirlerim 180 derece değişti”
İlk göreve başladığı günden bugüne Çanakkale hakkındaki fikrinin 180 derece değiştiğini ifade eden Prof. Dr. Laçiner, “Bizim işimiz bilim. Hukuk fakültesi istenmiyorsa biz de istemiyoruz. Tıp Fakültesi buharlaşsa uçsa biz çok rahatlarız. Bizim için sorun yok. Kurumlar zaman içerisinde olgunlaşır. Biz burada müteahhitlik yapıyoruz. Hukuk ve Tıp fakültelerinin elbette emekleme dönemleri olacaktır. Olgunlaşma dönemi de olacaktır. Üniversitelerde Tıp Fakülteleri çok kadro yer. Tıp Fakültesini büyütmek risklidir. Rektörlük seçimlerinde size rakip olurlar. Çocuğunu tedavi ettiği için ona oy verebilir. Hastane komik bir binada hizmet veriyor. Amerika ve Avrupa’dan saygın bilim adamları getirttik. Binayı görünce çok şaşırdılar şimdi onları orada tutmaya çalışıyoruz. Tıp Fakültesinin yeni bina ihtiyacı var. Fakülte kurmak hemen o fakülteye öğrenci almak anlamına gelmiyor. Bakın İletişim Fakültemizi kurduk. Ancak daha orasının altyapısı hazır olmadığı için öğrenci almadık. Hukuk Fakültesi de böyle olacaktı. Ancak bu konuda bazı kesimlerden tepki gelince bizde bu çalışmaları rafa kaldırdık” dedi. Çanakkale de üniversitenin kalkınma aracı olabileceğine işaret eden prof. Dr. Laçiner; “Çanakkale gibi nüfusu ölçek sorunu yaşayan ilde üniversite kalkınma aracı olabilirdi. Çanakkale üniversiteler kenti olmaya uygundu. Çanakkale için 2015’in büyük bir şans olduğunu düşündüm. Bir daha bu fırsat yakalanmayabilirdi. O zaman bu görüşlerimi atom karınca enerjisi hissederek paylaşmıştım. Temiz bir kalkınma gelişme yöntemi olarak eğitim, sağlık, bilimle kalkınma ve beraberinde nitelikli sanayi ile Çanakkale kalkınabilirdi. Yardıma işbirliğine hazırım dedim. O zaman geçmiş dönem rektörleri bıyık altından gülüyorlardı. Burada eski rektörlerin ne gibi sorunlar yaşadığını geride bıraktığım bir yılda daha iyi öğrendim. Bir şeye ihtiyaç yoksa varmış gibi yapmak doğru değildir. Üniversiteye düşen bilim yapmaktır. Kentliye düşende gidip almaktır. İhtiyaç yoksa üniversiteye bir şey düşmez. Üniversiteler yerel kurumlar değildir. Üniversiteler ulusal ve uluslararası kurumlardır. Biz yeterince meşgul insanlarız. Bilim yapmaya çalışıyoruz hem de alt yapısı tam olarak sağlanamamış bir yerde bilim yapmaya çalışıyoruz. Bizlerin bilim yapma eğitim verme ve kamuoyunu aydınlatma görevlerimiz var. Bilim adamlarından sosyal sorumluluk beklenir. Bu yorucu ve yıpratıcı bir iştir. Bizim için dilenci üniversite haline geliyor yorumları yapıldı. Üniversite toplumun ortak değeridir. Kamuoyunda bir yanılgı var. Eğitim sivil bir iştir. Toplum üniversiteyi sahiplenirse üniversitenin topluma katkısı yüksek olur. Benim Çanakkale ile ilgili konuşmam uzman olmadığım için yasaklandı. Görev sürem bitene kadar konuşmama kararı aldım. Terzioğlu Kampüsü ile Çanakkale gündemi arasında çok az kesişen nokta var. Altın arama çalışmalar, yat limanı gibi konularda bir şey söylemem yasak olduğu için söylemiyorum”.
“Eski ermeni kilisesi yeniden kilise olsun”
ÇOMÜ Rektörü Prof. Dr. Sedat Laçiner Zafer Meydanında bulunan eski ermeni kilisesi ile ilgili ilginç bir çıkış yaptı. Bir süre önce Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi’ne devredilen gösteri merkezinin yeniden kilise olması taraftarı olduğunu ifade den Laçiner; “Çanakkale’de bir kilise yok. Burası da eski benliğine kavuşturulabilir. Biz bu yeri ilgililere devretmeye hazırız” dedi.