"Köyümüzde uranyum madeni istemiyoruz"

572
Maden Tetkik ve Arama (MTA) Genel Müdürlüğü tarafından Ayvacık`ın Arıklı Köyü yakınlarında yapılan uranyum madeni sondaj çalışmaları yöre halkını tedirgin ediyor. Arıklı Köyü başta olmak üzere, Nusratlı, Hasanobası, Ahmetçe, Sazlı, Kozlu, Büyükhusun, Demirci ve Hüseyinfakı Köylerine çok yakın bir alanda bulunan sondaj çalışmalarının, Ayvacık`ın "Kıran Köyleri` olarak bilenen yöreyi olumsuz etkileyeceği ifade ediliyor. 
Sondajlar yöreyi ekonomik olarak olumsuz etkileyecek
Çok sayıda köyün yanı sıra, Gargaria Antik Kenti`nin de bulunduğu alan, Ayvacık`ın sahil kesiminde yer alırken, sondaj çalışmalarının bölge turizmine de zarar vereceği düşünülüyor. Geçimini hayvancılık ve tarımla sürdüren, eski taş evlerinin bazılarını pansiyon, otel ve butik otel biçimde düzenleyen yöredeki köylerde her gelir grubundan vatandaşlar yaşıyor. 
 
Arıklı Köyü`nde görüştüğümüz vatandaşlar, Söz konusu maden sondajlarının, tarımsal üretim ve hayvancılık faaliyetlerinin yanı sıra turizm konusundaki gelirlerine olumsuz yansıyacağını ifade ederek, köylerinde maden sondajı istemediklerini, yaşam alanlarını terk etmeyeceklerini dile getirdiler. 
Bölgede uranyum sondajları 60 yıl içinde üçüncü kez yapılıyor
Köy kahvesinde buluştuğumuz Arıklı Köyü Muhtarı Fevzi Özkan, köylerinin Ayvacık`ın sahil kesiminde bulunduğunu, buna bağlı olarak da son yıllarda turizm konusunda köylerinin revaçta köylerden olduğunu ifade ediyor. Tarım ve hayvancılığın yanı sıra turizmin Arıklı ve diğer köyler için yeni bir gelir kapısı olduğunu ifade eden Muhtar Özkan, yöre kendisinin hatırlamadığını, ancak 1965`li yıllarda sondaj yapıldığını bildiğini, duyduğunu söyledi. 70`li yılların sonu ve 80`li yıllardaki uranyum arama çalışmalarını ise bildiğini dile getirdi. Bugün MTA tarafından yapılan sondajın bu iki dönemin ardından üçünce kez yapıldığını ifade eden Özkan, "Tabi o yıllarda ne amaçla yapıldı, ne oldu bilmiyoruz. Köy halkından da neredeyse her haneden bir kişi de çalıştı o dönemlerde. Oradan emekli olanlar da oldu. Ama o yıllardaki teknoloji ile şimdiki çok farklı. O zaman 25-30 metreye inilebiliyordu, kuyu kazılıyordu, simdi 800 metreye sondajlar atılıyor" dedi 
`Ne arıyorsunuz` diye soruyoruz, `kapsamlı arama yapıyoruz` diyorlar
Sondajlarla ne arandığını bilmediklerini dile getiren Muhtar Özkan, 18 noktada arama yapılacağını, bugüne kadar iki sondaj yapıldığını söylüyor. Yörelerinde uranyum madeni istemediklerini söyleyen Özkan, "Biz sorduğumuz da `kapsamlı arama yapıyoruz` diyorlar. Ne aradıkları belli değil! Sadece bizim köyümüz değil, diğer köyler de istemiyor. Biz istemiyoruz burada maden çalışması yapılmasını. Diğer köylerin muhtarları ile de görüştüm. Olumlu bakan da var, olumsuz bakan da var. Ama ekseriyetle karşı çıkıyorlar" diyor... 
"Guatr oldum, doktor `suyunuzda uranyum var` dedi
Köy sakinlerinden Zekeriya Tanrıöver, yaklaşık 35 yıl önce başından geçen bir olayı anlatarak, uranyumun bir dönem sularına karıştığını, bunun da köy sakinlerinin yarısı kadarında guatr rahatsızlığına neden olduğunu söyledi. Rahatsızlığı nedeni ile İzmir`e doktora gittiğini söyleyen Tanrıöver, "35 yıl kadar önceydi, İzmir`de guatr teşhisi kondu. Orada bana `suyunuza uranyum karışıyor` dediler. Sonra biz suyun yerini değiştirdik. Ama o tarihte köyün yarısı guatr hastası olmuştu. Birçoğu öldü gitti şimdi, biz kaldık. Sağlığımıza bozacak, bizi zehirleyecek bu maden çalışmasını istemiyoruz" ifadeleri ile tepkisini dile getiriyor. 
"O zaman iş yoktu çalıştım madende, ama maden istemiyorum"
Arıklı`da yaşayan İsmail Yetgin ise 80`li yıllarda yapılan maden aramasında çalıştığını dile getirdi. Sondajlarda çalışmadığını, ancak yarma yaptıklarını ve kuyu kazdıklarını dile getiren Yetgin, kendisinin 26 metre kuyu kazdığını, bir keresinde siyah renkli bir taş bulduklarını ve taşın çok sıcak olduğunu ifade etti. "Taştan dumanlar çıkıyordu" diyen Yetgin, yukarıdan kendilerine oksijen takviyesi yapıldığını da anımsıyor. Eşinin ve bir kadın bir erkek daha olmak üzere kendisinin 3 kişinin kanser olduğunu bildiğini söyleyen Yetgin, madende çalışanlarda hasta olan birilerini hatırlamıyor. Yetgin, "Ben burada maden çıkarılmasını istemiyorum. Köyü kaldıracaklar buradan. O dönem yapılan çalışmalardan sonra `yetersiz` dediler, kapatıp gittiler kuyuları. Sonra bir daha geldiler. Yine yetersiz buldular. Biz o zaman bilmiyorduk ki bize zararı olacağını, iş de yoktu. Çalışıyorduk. Ama şimdi istemiyorum" dedi. 
Arıklı kadınları; "elimizden geleni yapacağız"
Arıklı Köyü`nde Koca Çınar Altı olarak bilinen alanda Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği tarafından düzenlenen toplantıya katılan Arıklı Köyü Kadınları, köylerinde madene karşı mücadele edeceklerini dile getirdiler. Köy sakinlerinden Fatma Görgün; "Biz bu yaştan sonra, çoluk çocuk başka bir yere gidip ne yapacağız, nereye gideceğiz? Geldiler makinelerle çalışıyorlar, delik deşik ediyorlar. Biz hayvanlarımızı otlatacağız buralarda. Neyle geçineceğiz başka? Biz köyümüzde maden sondajı falan istemiyoruz" derkken, Gülşen Bayraktar: "Yaşamak istiyoruz, ölmek istemiyoruz. Köyümüzde maden istemiyoruz. Uranyum madeninin bizi zehirlemesini istiyoruz" ifadeleri ile tepkisini gösteriyor 
"Biz yaşadık torunlarımız da yaşasın"
Nurşen Çetin isimli kadın "Köyümüzde uranyum aranmasını, uranyum çıkarılmasını istemiyoruz" derken, köylülerin Ünzile ablası, Ünzile Konya ise torunlarına güzel bir gelecek bırakmak istediğini, kendilerinin yeteri kadar yaşadığını, torunlarının da yaşamasını istediğini söyleyerek, "Biz uranyum falan istemiyoruz. Ölmek istemiyoruz, yaşayacağız biz. Köyümüzü terk edip gitsinler. Torunlarımıza güzel bir gelecek bırakmak istiyoruz. Torunlarımız da yaşasın istiyoruz" dedi. 
"Elimizden ne geliyorsa yapacağız"
Yöre halkının üzerinde durduğu en önemli şey, köylerini terk etmek zorunda kalacakları... "Biz köyümüzde, köylü olarak kalmak istiyoruz. Köyümüzü terk etmek istemiyoruz" diyorlar. Halime Önen; "Bize ormanın içinde gezmek yasak da onlara böyle sondaj makineleri kurması serbest mi?" diye sorarken, "70 yaşından sonra nereye gideceğiz? Elimizden geleni yapmayı düşünüyoruz hep birlikte. Çevre köyler de gelsinler buraya. Sadece bizim zararımıza olmayacak, bütün köylerin zararına" dedi. 
Ne olmuştu 
Ayvacık`ın Arıklı Köyü yakınlarında yapılan uranyum ve toryum madenleri için sondaj çalışması yapılan alana girmek isteyen köylüler jandarma tarafından engellenmişti. Sondaj çalışmalarına karşı, Ayvacık Kaymakamlığı`na başvuran yöre halkı, sonrasında Ayvacık Adliyesi`ne de suç duyurusunda bulunmuş ve sondaj alanına giderek tepki göstermek istemişti. Ancak bu girişimleri jandarma ekiplerince engellenince tepki göstermişlerdi. 
Paylaş