Kaplan’a Çanakkale’de yoğun ilgi

 

 

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Çanakkale İl örgütünün birinci olağan kongresi için Çanakkale`ye gelen HDP Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan, çözüm sürecine, cizre olaylarına ve diğer güncel gelişmelere değindi. Kongre öncesi bir kahvaltı programında gazetecilerle buluşan Kaplan, burada yaptığı açıklamada çözüm sürecindeki çatışmasızlığın en önemli noktası olduğunu ifade ettiği kamu düzeni konusunda YDG-H`nin aldığı kararın hemen ardından başlayan Cizre olaylarında “birilerinin düğmeye bastığı”nı ifade etti. “Hükümetin de bu birilerini mağdur görerek olayı yerinde görmek, tespit etmek ve çözmek yerine hala ideolojik akrabalık için bazılarının hamili yerine soyunup yüreklendirmesi ciddi soru işaretleri oluşturuyor” diyen Kaplan, “Hükümet açısından samimiyet testi durumuna geliyor. Cizre`de halk sağduyuludur kendi içindeki çatışmaları doğuracak çatışmalara izin vermeyecek gücü de vardır. Halk, sivil toplum, ileri gelenler, ak saçlılar, alimler bunların hepsi bir araya gelir ve bu provokatif olayları çözebilir ama bizim gördüğümüz doğuda, güneydoğuda bazı partilerin saldırgan olarak kullanma anlayışı batıda çok ciddi bir şekilde metropollerde ve üniversitelerde çok ciddi bir şekilde belli güçleri silahlandırıp saldırdığını görmeye başlıyoruz” şeklinde konuştu.

 

 

“Hükümet burada tereddütsüz bağımsız bir hakem heyeti oluşturup, gidip yerinde incelemesini yapması lazım” diyen Kaplan, konuşmasında 3 yıl önce gerçekleşen ve 34 Kürt vatandaşın hayatını kaybettiği Roboski olayına da değindi. “Siyaset öyle basın önünde konuşup birbirlerini suçlayarak yapılacak bir şey değil” diyen Kaplan, “Hükümet artık ön yargılı tutumundan ve saldırgan dilinden vazgeçmesi lazım, çözüm sürecinin devamını sağlamasını istiyorsa. İkincisi Adalet ve Hakikatler Komisyonu`nun bir an önce kurulması gerekiyor. Bunun ilk incelemesi Roboski katliamıdır, hala adaletini arıyor. Roboski katliamında devlet gerçeklerle yüzleşmelidir. Anayasa Mahkemesi`nde bireysel başvuru olan bu başvuruda yeniden yargılamanın önü açılmalıdır. Eğer yenden yargılanmanın önü açılmasa bu dava ulusal üst yargıya gider ve Türkiye orada araştırılarak mahkum olur. Eğer biz gerçek bir barışı sağlayacaksak bunları konuşmak zorundayız” ifadelerini kullandı.

 

 

“Biz çözüm sürecini öyle büyük bir kararlılık ve sorumlulukla götürüyoruz ki; sürekli öteleyen, sürekli oyalayan, sürekli seçim bahanesi yapan ve bahane arayan bu hükümetten bıktık” diyen Kaplan, HDP`nin bu dönemde ve bundan sonra çok daha büyük bir öneme sahip olduğunu ifade ederek, “Ama, Türkiye`nin 77 milyon insanı için, inançlı bir şekilde, Türkiye`nin barışını ve Türkiye`nin demokrasisini kurma iddiasıyla HDP bir alternatiftir artık. HDP halktır” şeklinde konuştu.

 

“Onlar sizlerin bizlerle buluşmasından korkuyorlar” diyen Kaplan, “Bizim batıda çalışmamızdan korkuyorlar. Türklerle Kürtlerin el ele vermelerinden korkuyorlar. Çerkezlerin, Boşnakların, Romanların, Süryanilerin, Rumlarınh, bu ülkenin tüm güzel insanlarının bir araya gelmesinden korkuyorlar. Bu ülkeyi soyup soğana çevirenler, talan edenler, Çanakkale şehitlerinden korkuyorlar. O şehitlikte, yanyana yatan dedelerimiz, ecdadımız, Türküyle, Kürdüyle, Çerkeziyle, bu vatanın gerçek sahiplerinin gerçek fotoğraflarından korkuyorlar. Türkiye Cumhuriyeti`nin 784 bin metrekarelik tapusunda 77 milyonun hissesi vardır. Bu ülke kimsenin babasının malı, çiftliği, tapulu arazisi değildir. 77 milyonun vatanıdır” ifadelerini kullandı. HDP`nin seçim barajını aşamayacağını söyleyenlere ise Kaplan, “Bağımsız adaylarla daha önce nasıl aştıysak, yine barajlarını aşa aşa kaldırmaya geliyoruz. O barajları, kadınların, gençlerin, tecrübeli siyasetçilerin, sendikacıların, sivil toplum örgütlerinin kararlı mücadelesi ile aşacağız. Hırsızlıkların, yolsuzlukların, darbecilerin, darbelerin hesabını sorucağız” diye konuştu.