Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu`na bağlı Eğitim-İş, tüm kamu çalışanlarının ve emeklile-rin haklarını savunmak, insanca yaşam standart-larına kavuşmalarını sağlamak için bugün diğer emek örgütleriyle birlikte üretimden gelen gücünü kullanarak iş bırakacak. Emek Partisi (EMEP) Çanakkale İl örgütü ise, sendika ayrımı yapmadan bütün kamu emekçilerini greve katılmaya çağırdı.
“İş bırakma en temel hakkımızdır”
Türk Sağlık-Sen Şube Başkanı Turan Çavdar, zam tekliflerinin sonucunda ilk toplu sözleşme-nin hüsranla sonuçlandığını söyledi. Toplu sözleşme görüşmelerinde hükümetin sunduğu teklife tepki gösteren Türk Sağlık-Sen Şube Başkanı Turan Çavdar; “Biz hükümetten dünyaları istemedik. Bizim isteğimiz hükümetin doğalgaza, elektriğe ve benzine yaptığı zamdan fazla değildi” dedi.
KESK’den çağrı
KESK yaptığı çağrı ile tüm emekçileri greve katılmaya davet ederek şöyle dedi: “Bütün konfederasyonları; sendika üyesi olsun olmasın tüm kamu emekçilerini, toplu sözleşme taleplerine sahip çıkmak için 23 Mayıs Çarşamba günü "grev" hakkımızı kullanmaya davet ediyoruz. Ayrıca tüm Meslek Odaları`nı, Demokratik Kitle Örgütleri`ni, Siyasal Partileri ve halkımızı da, bu haklı eylemlerinde emekçileri destek-lemeye çağırıyoruz. 23 Mayıs Çarşamba günü saat 11.00`de Eğitim Fakültesi önünde toplandıktan sonra Halk Bahçesi`ne gelerek, taleplerimizi bir kez daha dillendirecek ve emekçilerin örgütlü gücünü bir kez daha göstereceğiz.”
Eğitim-İş de iş bırakıyor
Toplum sözleşme görüşmelerinden umduğu teklifi alamayan kamu emekçileri bugün alanlara çıkıyor.
Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu`na bağlı Eğitim-İş, tüm kamu çalışanlarının ve emeklilerin haklarını savunmak, insanca yaşam standartlarına kavuşmalarını sağlamak için 23 Mayıs 2012 diğer emek örgütleriyle birlikte üretimden gelen gücünü kullanarak iş bırakacaklarını ifade eden Eğitim-İş Çanakkale Şube Başkanı Ahmet Bozdemir; “Grev kamu çalışanlarının hem iç hukuktan hem de uluslar arası hukuktan kaynaklanan en meşru hakkıdır. Kamu çalışanlarının bu demokratik hakkını engellemeye çalışan hükümet yetkililerini hukuka uymaları konusunda uyarıyoruz. Haklarımızı elde etmenin tek yolu, emek mücadelesinde birlikte hareket etmekten geçmektedir. Çanakkale`de Birleşik Kamu-İş ve Türkiye Kamu-Sen`e bağlı sendikalar emek mücadelesinde birlikte hareket ederek 23 Mayıs 2012) saat 11.00`de Merkez İlköğretim Okulu ( eski bina) yanındaki tatlı su çeşmesi yanında toplanarak, Cumhuriyet Meydanına yürünecektir. Cumhuriyet Meydanı`nda toplanılacaktır. KESK` i, Memur-Sen`i de emek mücadelesinde birlikte hareket etmek için; bayrak, flama ve pankartlarıyla Cumhuriyet Meydanı`na bekliyoruz” dedi.
“İş bırakma en temel hakkımızdır”
Türk Sağlık-Sen Şube Başkanı Turan Çavdar, zam tekliflerinin sonucunda ilk toplu sözleşmenin hüsranla sonuçlandığını söyledi...
Toplu sözleşme görüşmelerinde hükümetin sunduğu teklife tepki gösteren Türk Sağlık-Sen Şube Başkanı Turan Çavdar; “Hükümet ile memur konfederasyonları arasında gerçekleşen toplu sözleşme sürecinin pazarlık kısmı sona erdi. Hükümet 2012 yılı için verdiği yüzde 3 +3`lük zam teklifini önce yüzde 3,5+3,5`a, sonrasında yüzde 3,5 artı 4`e çıkardı. 2013 yılı içinse yüzde 2+3 olan teklifini, yüzde 3+3`e çıkardı. Bu zam tekliflerinin sonucunda ilk toplu sözleşme hüsranla sonuçlanmıştır. Böyle bir yasayı, böyle bir düzeni Memur-Sen’in istediği gibi hazırlayacaklarını bizzat hükümet yetkilileri açıklamıştı. Birbirlerini ağırladıkları böyle bir toplu sözleşme sürecinden de memura bunların layık gördüğü bu yüzde 3’lük zam teklifi olmuştur. Çalışanların hakları yalnızca toplu sözleşme masasında hakları aranmaz alanlarda hakkın arandığı, taleplerin dile getirildiği yerlerdir. Bugün sendikalar iş bırakma eylemi yaparak alanlarda seslerini duyururken Memur-Sen iş bırakma cesaretini bile göstermemiştir. Yaptıkları en büyük eleştiri dağ fare bile doğurmadı demek olanların zaten ne alanlara inmeye yüreği yeter, ne de memurun hakkı için hükümete karşı durmaya cesaretleri vardır. Dün yaptıkları açıklama ile bir garipliğe daha imza atarak sadece Memur-Sen üyesi öğretmenlerin iş bırakacaklarını açıklamışlardır. Anlaşılan Memur-Sen sağlık alanında yapılanlardan, sağlık çalışanlarının içinde bulunduğu durumdan gayet memnundur ki sağlıkta iş bırakma eylemine katılmamışlardır. Böyle yarım yamalak bir eylem öğlen arasında greve çıkma, ramazan ayında mesai saatlerinde açlık grevi yapmak gibi bir tuhaf durumdur. Ne yapacaklarını bilemez halde olanların düştüğü bu ibretlik durumu herkesin gözünün açıp iyi görmesini istiyor ve memurun yetkili temsilcilerinin hallerine bir bakın diyoruz” dedi.
“Biz hükümetten dünyaları istemedik”
“ Bizim isteğimiz hükümetin doğalgaza, elektriğe ve benzine yaptığı zamdan fazla değildi” diyen Çavdar; “Bizim talebimiz milletvekillerine 15 dakikada yapılan yüzde 45’lik zammın yakınından bile geçmiyordu. Bizim taleplerimiz adaletsizlerin son bulmasını, memurun insanca yaşamasına yetecek bir ücret almasını ve kamu görevlilerin çalışma şartlarının iyileştirmesini içeriyordu. Enflasyonun yüzde 11 olarak açıklandığı, son bir yılda doğalgaza yüzde 34, elektriğe yüzde 19, benzine yüzde 23 zam yapıldığı bir Türkiye’de memurlara yüzde 3, yüzde 4 gibi gülünç bir teklif sunulması kabul edilemez bir durumdur. Böyle bir tavır açıkça memurları, emeklileri aileleri ile birlikte yoksulluğa mahkûm etmektir. Ülkenin büyüdüğünü iddia ederken bu büyüme payından memurlara hiçbir hisse vermeyenler, İşadamına teşvik açıklarken memurların geçinmek için dile getirdiği taleplere yüz çevirenler elbet bir gün hesap vereceklerdir. Özverili bir hizmet sunan sağlık ve sosyal hizmet çalışanları toplu sözleşmeden sorunlarına çözüm, hak ettikleri iyileştirmelerin yapılmasını bekliyorlardı. Çünkü döner sermayelerdeki adaletsizlik artık dayanılmaz noktaya ulaştı. Sağlık çalışanları döner sermayelerin emekliliğe yansıtılmaması nedeniyle emeklilikte sefalete mahkûm edilmekteler. Döner sermayelerden vergi alınarak haksızlığa uğratılıyorlar. Hizmetliler memur kadrosuna atanmayı bekliyor. Lisans tamamlamanın genişletilmesi, Memur kadrosuna geçirilen sözleşmeli personellerin ücretlerinin genel bütçeden ödenmesi, Üniversite hastanelerinde görev yapan 4/B sözleşmeli personel arasındaki ücret farklılığının giderilmesi gibi talepleri vardı. Türk sağlık-sen’in öncelikli talepleri arasında yer alan bu talepler Türkiye Kamu-Sen tarafından toplu sözleşmede dile getirildi. Fakat sadece yetkilendirilmiş sendika ile sağlık çalışanlarının hakları müzakere edildiği için bu toplu sözleşmeden sağlık çalışanları adına çıkan sonuç koca bir sıfır oldu. Ne maaşa zam, nede tüm sağlık çalışanlarını ilgilendiren bir kazanım elde edildi. Toplu sözleşmede sağlık çalışanları için birçok kazanım elde edeceklerini ifade eden yetkilendirilmişlerin bu sözlerinin hepsinin de boş olduğu görüldü. Bunların sendikacılıktan anladığı çalışanın hakkını savunmak değil, toplantılarda idarecilerle boy göstermektir. Yapılan toplu sözleşmenin Türk sağlık-sen olarak bizim katıldığımız ve birçok kazanımlar elde ettiğimiz toplu sözleşmelerin çok gerisinde olduğu görülmüştür. Masada sağlık çalışanlarını temsilen oturan beceriksizler bugün iş bırakmaya bile cesaret edememişlerdir. Ne kazanım elde edebildikleri nede hakkı savunabildikleri açıkça bir kez daha ortaya çıkmıştır” şeklinde konuştu.
“Teklife iş bırakarak hayır diyoruz”
Hükümetin sunduğu teklife iş bırakarak hayır dediklerini kaydeden Çavdar; şu şekilde konuştu: “Bugün burada iş bırakarak hükümete sesimizi bir kez daha güçlü bir şekilde duyuruyoruz. Türk Sağlık-Sen olarak biz çalışanların hakkını savunmak için sürdüreceğimiz mücadelemize devam edeceğiz. Hükümetin yaptığı zamlarla memurlara teklif ettiğin zam arasında uçurum var. Hiçbir ekonomik tutarlığı olmayan bu zam teklifine kamu çalışanları adına karşı çıkıyor ve iş bırakarak hayır diyoruz. Sendikal bir faaliyet olan iş bırakma bizim en temel hakkımızdır. Bu hak uluslar arası sözleşmelerde yer alan ve yargı kararları ile tescillenen bu hakkımız bugün kullanıyor ve bu hakkı kullanarak hakkını savunan tüm çalışanlara selam olsun diyorum.”
EMEP: Tüm emekçiler greve
Emek Partisi (EMEP) Çanakkale İl örgütü, sendika ayrımı yapmadan bütün kamu emekçilerini greve katılmaya çağırdı.
Yazılı bir açıklama yapan Emek Partisi (EMEP) Çanakkale İl örgütü “Kamu emekçileri, hükümetin dayattığı koşulları kabul etmeyeceğini göstermiştir. KESK, Kamu-Sen ve sendikaların yaptığı grev çağrısı, Memur-Sen üyeleri başta olmak üzere, tüm konfederasyonlardan kamu emekçileri tarafından birlik, dayanışma ve mücadele çağrılarıyla yanıt bulmuştur. Kamu emekçilerinin grev çalışması, sadece kamu emekçileri alanında değil, işçi sınıfı içinde, işçi sendikaları tarafından, meslek odaları, üretici köylüler, küçük esnaf, emekliler, kadınlar ve gençler tarafından da desteklenmektedir. AKP’nin hedefe koyduğu tüm kesimler, kamu emekçilerinin grev kararını, bir emekçi dayanışmasına dönüştüreceklerini göstermektedir” dedi. Bütün bu gelişmeleri yakından takip eden hükümetin zam oranlarını yükselttiğini, ancak yeni artış önerisinde ‘cılız’ kaldığını belirten Emek Partisi (EMEP) Çanakkale İl Örgütü, Memur-Sen’in de beklenti içine girmeden 23 Mayıs grevine tam anlamıyla katılması gerektiğini söyledi. Emek Partisi (EMEP) Çanakkale İl örgütü “Tüm konfederasyonlar ortak hareket etmeli, KESK’in ve Kamu-Sen’in yaptığı çağrıyla birleşmelidir. Tüm kamu emekçileri hükümetin bu pervasızlığı karşısında birleşmeli ve 23 Mayısta hizmetten ve üretimden gelen gücünü göstermelidir. Başta kamu emekçileri olmak üzere, tüm işçileri ve emekçileri 23 Mayıs grevinde işyerlerinden başlayarak birleşmeye, dayanışma göstermeye ve alanlara çıkarak mücadele etmeye çağırıyoruz” dedi.