Kadınlar kürtaj hakkı için yürüdü

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın kürtaja ilişkin açıklamalarını protesto eden kadınlar, kadın bedeni üzerinden erkeğin ve devletin elini çekmesini isteyerek “Kürtaj haktır Uludere katliamdır” dedi. Çanakkale Kadın Platformunun düzenlediği “Kürtaj Haktır Karar kadınların” yürüyüşüne erkekler de destek verdi.

668
 
 
 
Çanakkale Kadın Platformu, ``Kürtaj ve Sezaryan Tartışmaları`` nedeniyle tepkilerini düzenledikleri yürüyüş ile dile getirdiler. Eski Salı Pazarı mevkisinde toplanan kadınlar, buradan Cumhuriyet Meydanına yürüyüşe geçti.   Ellerindeki pankartlarla yürüyen kadınlara yürüyüşe katılan erkekler ve çevredeki vatandaşlar da destek verdi.
 
İnönü Caddesi üzerinden yürüyüş yapan kadınlar “Gerici Faşist kadın düşmanı AKP, Tayyip kaç, kadınlar geliyor, İnadına isyan inadına özgürlük, Zafer direnen kadınların olacak, dünya yerinden oynar kadınlar özgür olsa” sloganları eşliğinde Cumhuriyet Meydanına geldiler. Burada kadın platformu adına konuşma yapan Özlem Açanal; “Var olan bu hakkı, süreyi kısaltarak elimizden almaya çalışmak bir yana, bu haktan yaygın olarak yararlanmamızın önündeki tüm engellerin kaldırılması gerekir. Ücretsiz, sağlıklı, güvenli, erişilebilir kürtaj hakkı için mevcut düzenlemelerin genişletilmesini ve kürtaj süresinin pek çok ülkede olduğu gibi en az 12 haftaya çıkarılmasını istiyoruz” dedi. Cumhuriyet Meydanı`nda toplanan yaklaşık 200 kişilik grup, burada şarkılar söyleyip, halay çekti, slogan attı.
 
“Kürtaj haktır, karar kadınların”
Kürtajın yasaklanmasının veya süresinin kısaltılmasının, kadınları sağlıksız ve güvenliksiz, "merdiven altı" yöntemleri kullanmaya iteceğini belirten Çanakkale Kadın Platformu Sözcüsü Özlem Açanal, “Kürtaj haktır, yasaklamak ise cinayet” dedi.
 
Açanal konuşmasında şunları söyledi ;”"Kürtaj tartışması", gündemin ilk sıralarına yerleşti. Doğrudan bedenimize ve kimliğimize yönelik bu saldırgan tutumla, bu hakaret kokan üslupla ilk kez karşılaşmıyoruz. Zira "3 çocuk, yok yetmez, 5 çocuk" doğurun diyen, fıtrattan yaratılıştan" dem vuran, "kadın-erkek eşitliğine" inanmadığını her fırsatta tekrarlayan, Bakanlığın adından "kadını" çıkarıp, "aile" Bakanlığına dönüştüren Başbakan`ı ve müzmin kadın düşmanlığını biliyoruz/tanıyoruz. Kürtaj hakkının, sadece bedenimizin ve doğurganlığımızın denetimiyle değil, yaşam hakkımızla da doğrudan ilintili olduğunu hatırlatıyoruz. Bedenimiz, doğurganlığımız, cinselliğimiz üzerinde erkeklerin de, devletin de denetimine karşı çıkıyoruz. Kürtaja yol açan istenmeyen gebeliklerin sorumluluğunun, korunmayı reddeden, doğum kontrol yöntemlerini gündemine almayan erkekler olduğuna dikkat çekiyor ve erkekler için doğum kontrol merkezleri oluşturulsun istiyoruz.
 
"Her kürtaj bir Uludere`dir" diyen Başbakan`ın aksine, kürtajın ve sezaryenin değil, Uludere`nin cinayet olduğunu yüksek sesle tekrarlıyor, Uludere`de öldürülen çocukları, bir özrü çok gördüğü Roboskilileri hatırlatıyoruz. Kadınlara yönelik bu son saldırıyı da, AKP`nin kadın düşmanı politikalarının bir parçası olarak gören bizler bir araya geldik. Ancak sözümüz sadece devlete/hükümete/başbakana değil, aynı zamanda devletle el el vermiş erkek egemenliğine de, erkeklere de.  Erkek, Devlet, AKP, Hepiniz Elinizi Bedenimizden Çekin. Bu coğrafyanın dört bir yanından kadınlar hep birlikte söylüyoruz, söylemeye devam edeceğiz. Benim bedenim, benim hayatım, benim kararım.”
 
“Yasalar kadınları korumuyor”
Kadın Platformu üyesi Sevinç Baykal da yaptığı konuşmada “Türkiye`de son 7 yılda kadın cinayetleri yüzde 1400 oranında arttı ve her 3 kadından 1`i şiddete maruz kalıyor. Bugün Türkiye`de nüfus 75 milyona yaklaşırken sığınma evleri sayısı altmış dokuzu geçemiyor. Hal böyleyken kadınlar şiddetten, dayaktan, tacizden, tecavüzden ve öldürülmekten kaçmak için sığınacak bir yer bulamıyorlar. Kadın katillerine ceza indirimi, kadına yönelik şiddete, tacize, tecavüze tahrik indirimi uygulayan yasalar kadınları korumuyor” dedi.
 
Baykal şunları söyledi; “Kendi bedenimiz ve doğurganlığımız üzerinde karar verme hakkının yalnızca bize ait olduğunu biliyoruz. Güvenli kürtaj hakkının bunun vazgeçilmez bir parçası olduğunu da. Kürtajı yasaklamak için başlatılan sürecin derhal durdurulması ve kadın bedeni üzerindeki eril denetimin ve baskının son bulması için Türkiye`nin dört bir yanında alanlardan sesimizi yükseltiyoruz. Kürtaj Haktır, Karar Kadınların! Yaşasın Dayanışması!”
 
 
Paylaş