Çanakkale`de 29 Aralık günü sabah saatlerinde çalıştığı binanın apartman boşluğuna düşerek hayatını kaybeden 17 yaşındaki K.B., kentin konuşulan en önemli konulardan biri oldu. Aynı gün hayatını kaybeden K.B`nin önce sigortasız olduğu ileri sürülmüş, sonra da öldüğü gün sigorta yapıldığı öğrenilmişti. Memleketi Kars/Arpaçay`dan, yani yüzlerce kilometre uzaktan Çanakkale`ye gelerek ekmek parasını kazanmaya çalışan 17 yaşındaki bir gencin, yaşamını “Ben sigortalıyım” bile demeden sonlandı. Ülkemizde özellikle 2014 yılı içinde yaşanan maden faciaları ve Torunlar İnşaat`ta yaşanan katliam ile daha da konuşulur olan ve tepki çeken “İşçi sağlığı ve iş güvenliği” konusu ne çözüldü, ne de çözülebilecek gibi duruyor. Birbiri ardına yaşanan işçi ölümleri (katliamları) bilinir ve görünür olmasının yanında aynı zamanda, `sıradanlaşması` da tepki çekiyor. Özellikle işçi sendikaları ve emek örgütleri, “İşçi ölümleri `fıtrat` ve yapıldığı işin doğasında olan konular değildir. İşçi ölümleri, işçilere, emeğe ve çalışana verilen değerin bir sonucudur” açıklamasını da 2014 yılı içinde sıkça dile getirdiler. Aynı konu 29 Aralık`ta hayatını kaybeden K.B., için de geçerli. K.B`nin ölümünün sıradanlaşmaması, hesabının sorulması noktasında da tepkiler dile getiriliyor.
Savcılık soruşturması devam ediyor
K.B`nin 29 aralık tarihinde düşerek ağır yaralandığı ve Çanakkale Devlet Hastanesi`ne kaldırılması ile ilgili süreç “İş kazası” olarak kayıtlara geçti. İl Emniyet Müdürlüğü`ne bağlı ilgili birimlerin de konuyla ilgili rapor tuttukları ve bu rapor üzerinden de savcılık soruşturması başlatıldığı biliniyor. Soruşturma süreci de kamuoyunca yakından takip ediliyor.
Sadece 17 yıl 10 ay 26 gün yaşadı!
3 Şubat 1997 tarihinde doğan K.B.`nin 29 Aralık 2014`te son bulan kısa yaşamı, ülkemizde ve Çanakkale`de ilk çocuk işçi ölümü olmamakla birlikte, son olması noktasında girişimlerin, yasa ve yönetmelik düzenlemelerinin yapılması isteniyor.
İşkolu; “çok tehlikeli”
K,B.`nin hayatını kaybettiği gün, çalıştığı firmada sigorta yapıldığı biliniyor. Sigorta ayrıntıları ise oldukça ilginç. K.B`nin sigortasını yapan firmanın sigorta işkolu 41.20 konuyla “Çok tehlikeli işler” statüsünde yer alırken, K.B`nin, 2821 sayılı kanun gereğince belirlenen görev kodunun ise (2) olduğu, yani işçi statüsünde olduğu ileri sürüldü. K.B`nin bu statüde, 71.31.08 konuyla boyacı ve yüzey hazırlamacı, yapı dekorasyoncu olarak çalıştırıldığı da iddia edildi.
“Bu statüde çocuk işçi çalıştırılamaz”
Sosyal Güvenlik konusunda alanında uzman kişiler ise, bu statüdeki bir işyerinde 16 yaşını doldurmuş, 18 yaşını tamamlamamış bir kişinin çalıştırılamayacağını ileri sürüyorlar. Ağır ve Tehlikeli İşler Yönetmeliğine ait Ek-1 çizelgesine göre 18 yaşını doldurmamış genç işçilerin çalıştırılması yasak! Ayrıca iş güvenliği konusunda yapılması gerekenlerin de yapılıp yapılmadığı, ilgili soruşturma ve araştırmalardan sonra ortaya çıkacak. Örneğin sağlık raporunun alınıp alınmadığı, çalıştırılan işçinin iş güvenliği firması tarafından verilen eğitim ve sertifikalarının olup olmadığı da merak konusu. Özellikle yerin metrelerce üzerinde “boyacı ve yüzey hazırlamacı, yapı dekorasyoncu” olarak çalışan 17 yaşındaki bir çocuğun ne gibi eğitimlerden geçtiği de merak konusu. İlk işe girişi olması nedeni ile K.B`nin daha önce iş güvenliği sertifikasının olmadığı da iddialar arasında. Tüm bu soru ve iddialar yapılan savcılık ve SGK soruşturmalarının ardından netlik kazanacak...
