“Çocuk nasıl yapılır anlatacak”
Başbakan Erdoğan`ın her konuda uzman ve bilgili olduğunu ifade eden İnce; “Adam her şeyi biliyor. Helikoptere biniyor, İstanbul Boğazı`nın üzerinde tur atıyor, üçüncü köprü buradan geçecek diyor. Fizikçi, jeofizikçi, jeomorfolog, mimar, mühendis her şey. 3`üncü köprünün nereden geçeceğine o karar veriyor. Cumhurbaşkanı`nın süresinin kaç yıl olacağına o karar veriyor. Kimin vali olacağına o karar veriyor. Kimin bakan, müsteşar olacağına o karar veriyor. Sigara içip içmeyeceğimize o karar veriyor. İçki içip içmeyeceğimize o karar veriyor. Kaç çocuk yapacağımıza o karar veriyor. 3 çocuk yapacaksınız dedi. Evvelsi gün işi büyüttü; normal doğum yapacaksınız, sezaryen yok dedi. Bakın bir ay sonra çocuğu nasıl yapacağımızı da anlatacak. Göreceksiniz, iş oraya geldi” dedi.
“CHP`ye Gücün Yetmez”
Başbakan’a seslenen CHP Grup Başkan Vekili Muharrem İnce, "Bizler bu topraklarda Ulusal Kurtuluş Savaşı`na karşı çıkan başta Vahdettin, onun Sadrazamı Damat Ferit, Mandacılar, İngiliz Muhipler Cemiyetinin Üyeleri ve Willson Prensiplerini savunanlara özgürlüğümüzü, bağımsızlığımızı, onurumuzu teslim etmeyiz. Zannetmesinler ki bu ülkenin Adliyesini, Maliyesini, Zaptiyesini, Tıbbiyesini, Harbiyesini, teslim almış olabilirler. Burunlarını sürtmüş olabilirler. Bu kurumları yıpratmış olabilirler, diz çöktürmüş olabilirler. Ama bir CHP var ki, senin yedi sülalenin gücü yetmez onu bitirmeye" dedi.
“AKP’liler en çok fili sever. Çünkü hortumu var”
CHP Grup Başkan Vekili Muharrem İnce, partililerle bir araya geldiği yemekte de AKP’ye yönelik eleştirilerini sürdürdü. CHP Gençlik Kolları üyelerine “AKP’liler en çok hangi hayvanı sever?” diye soran İnce; “AKP’liler en çok fili sever. Çünkü hortumu var” demesi üzerine partililer tarafından alkış yağmuruna tutuldu.
İnce “Her ampulün bir ömrü vardır”
Cumhuriyet Halk Partisi Çanakkale Gençlik Kolları tarafından Prof. Dr. Türkan Saylan Belediye Sosyal Tesisleri`nde `Türkiye Nereye Gidiyor` isimli konferans düzenlendi. CHP Grup Başkan Vekili Muharrem İnce’nin konuşmacı olarak katıldığı konferansa CHP’liler büyük ilgi gösterdi. İnce’nin konuşmasını dinlemeye CHP Çanakkale Milletvekilleri Serdar Soydan, Ali Sarıbaş, Çanakkale Belediye Başkanı Ülgür Gökhan, CHP İl Başkanı Hamza Karagöz, Bayramiç Belediye Başkanı İsmail Sakin Tuncer, Kumkale Belediye Başkanı Süleyman Erte, Kepez Belediye Başkanı Faruk Mutan, CHP İl ve İlçe yönetimleri, Gençlik ve Kadın kolları üyeleri ile çok sayıda partili katıldı. Konuşmasında Başbakanı sert bir dille eleştiren İnce, gündeme ilişkin konularla ilgili çarpıcı tespitlerde bulundu.
“Türk Milletinin parçasıyız”
Konuşmasına 19 Mayıs törenleri öncesi yaşanan gelişmelere dikkat çekerek başlayan CHP Grup Başkan Vekili Muharrem İnce, Atatürk`ü anmak, şehitlere saygı sunmak, Cumhuriyet ile onurlanmak için validen, bakandan, Recep Tayyip Erdoğan`dan izin almak zorunda olmadıklarını söyledi.
"Biz hepimiz bir milletin parçasıyız. O da Türk milleti" diyen İnce, İl başkanı ile arasında geçen konuşmayı ve yaşananları şu sözlerle aktardı; “19 Mayıs’ta Yalova da çelenk koymak için vali’den izin isteme, bilgi ver dedim. Biz oraya çelenk koyacağız seninde haberin olsun bizim güvenliğimizi sağla dedim. Bizler bu ülkede kuruluş ve kurtuluşun devrim ve direnişin partisi olarak Atatürk’ü anmak, şehitlerimize saygımızı sunmak için Cumhuriyetimizle onurlanmak için validen bakandan Recep Erdoğan’dan izin almak zorunda değiliz. Kim onlar? Hepimiz bir milletin parçasıyız. O da Türk milleti.”
“Toprakların değerini Kuva-yi Milliyeciler bilir”
Cumhuriyetin kazanımlarını ve CHP`nin yaptıklarını Başbakan`ın sattığını ifade eden İnce, " CHP bir tek çivi çakmadı diyor. Vicdansız, be utanmaz o sattıklarını kim yaptı? Sizin gözünüz görmüyor mu? Tekel’i, Telekom’u, Petkim’i Tüpraş’ı, arsaları, tersaneleri, limanları sattın. O sattıklarını kim yaptı kim? Bu vatanın değerini bu toprakların değerini Kuva-yi Milliyeciler bilir” dedi. İnce şunları söyledi; “Bu topraklarda, Anadolu`nun ortasındaki bu köylü devletinde, Haymana`dan Sivas`a buğday develerle gidiyordu. Halkın en büyük sorunu şark çıbanıydı. Bu partiyi kuranlar, bu Cumhuriyeti kuranlar, bu vatanın namuslu evlatları Anadolu`nun ortasında Lozan`ı imzaladılar. Hatay`ı anavatana kattılar. Cumhuriyeti ilan ettiler. İş Bankası`nı kurdular. Medeni Kanunu çıkardılar, demir yollarını yaptılar, çimento fabrikalarını kurdular. Şeker fabrikalarını kurdular, Et ve Balık Kurumu`nu kurdular, emekli sandığını kurdular, Merkez Bankası`nı, Halk Bankası`nı kurdular, Petrol Ofisi`ni kurdular, İskenderun Limanı`nı kurdular. Uçak fabrikasını kurdular, CHP bir tek çivi çakmadı diyor. Be vicdansız, be utanmaz, o sattıklarını kim yaptı. Senin gözün görmüyor mu?"
“Çocuk nasıl yapılır anlatacak”
Başbakan Erdoğan`ın her konuda uzman ve bilgili olduğunu ifade eden İnce; “Adam her şeyi biliyor. Bir ay sonra çocuğu nasıl yapacağımızı da anlatacak” dedi İnce şunları söyledi; “Adam her şeyi biliyor. Helikoptere biniyor, İstanbul Boğazı`nın üzerinde tur atıyor, üçüncü köprü buradan geçecek diyor. Fizikçi, jeofizikçi, jeomorfolog, mimar, mühendis her şey. 3`üncü köprünün nereden geçeceğine o karar veriyor. Cumhurbaşkanı`nın süresinin kaç yıl olacağına o karar veriyor. Kimin vali olacağına o karar veriyor. Kimin bakan, müsteşar olacağına o karar veriyor. Sigara içip içmeyeceğimize o karar veriyor. İçki içip içmeyeceğimize o karar veriyor. Kaç çocuk yapacağımıza o karar veriyor. 3 çocuk yapacaksınız dedi. Evvelsi gün işi büyüttü; normal doğum yapacaksınız, sezaryen yok dedi. Bakın bir ay sonra çocuğu nasıl yapacağımızı da anlatacak. Göreceksiniz, iş oraya geldi. TL’nin simgesi ‘TE’ Tayyip Erdoğan, biliyorsunuz padişah olmak için iki şey gereklidir. Bir adınıza sikke bastıracaksınız iki adınıza hutbe okutacaksınız. Sikkesi de tamam geriye kaldı hutbesi. Önümüzdeki Cuma’ya hutbeyi tamamladı mı padişah recep efendi huzurlarınızda.
“CHP`ye gücün yetmez”
Başbakan’a seslenen CHP Grup Başkan Vekili Muharrem İnce, "Bizler bu topraklarda Ulusal Kurtuluş Savaşı`na karşı çıkan başta Vahdettin, onun Sadrazamı Damat Ferit, Mandacılar, İngiliz Muhipler Cemiyetinin Üyeleri ve Willson Prensiplerini savunanlara özgürlüğümüzü, bağımsızlığımızı, onurumuzu teslim etmeyiz. Zannetmesinler ki bu ülkenin Adliyesini, Maliyesini, Zaptiyesini, Tıbbiyesini, Harbiyesini, teslim almış olabilirler. Burunlarını sürtmüş olabilirler. Bu kurumları yıpratmış olabilirler, diz çöktürmüş olabilirler. Ama bir CHP var ki, senin yedi sülalenin gücü yetmez onu bitirmeye" dedi.
“Atatürk’e dil uzatmak istiyorlar”
“Bunları okutun, öğretmen, doktor, mühendis, bakan, başbakan, Cumhurbaşkanı yapın, bunların cibilliyetinde Atatürk düşmanlığı vardır. Cumhuriyet düşmanlığı vardır. Bunlar cibilliyetlerindeki o Atatürk düşmanlığından vazgeçmezler” sözleriyle konuşmasını sürdüren İnce; “Bunlarda birazcık vefa olsaydı her gün İsmet Paşa`ya, demokrasiyi getirdiği için, çok partili yaşama geçirdiği için dua ederlerdi. Kayıkçının oğlu Başbakan oldu, tornacının oğlu Cumhurbaşkanı oldu, günde 5 vakit İsmet Paşa`ya küfür ediyorlar. Bakın, Kazım Karabekir, Fevzi Çakmak, İsmet İnönü, Mustafa Kemal Atatürk Ulusal Kurtuluş Savaşımızın kahramanlarıdır. Ama savaştan sonra İsmet İnönü, Mustafa Kemal Atatürk, Fevzi Çakmak ve Kazım Karabekir`in arası açılmıştır. Partiden ayrılmışlardır. Peki siz hiçbir CHP`linin Kazım Karabekir ve Fevzi Çakmak`a kötü bir söz söylediğini duydunuz mu? Duymadınız. Çünkü bizim terbiyemiz, bizim ahlakımız bunu gerektirir. Ama onlar her gün İsmet Paşa`ya küfür ediyorlar. Asıl dertleri Atatürk`e etmek de, şimdilik yemiyor, İsmet Paşa`ya küfür ederek idare ediyorlar. Biz söylesek söyleyecek sözümüz çok ,İsmet Paşa’nın çocukları miras için birbirine düşmedi ama senin Erbakan hocanın çocukları miras için birbirini mahkemeye verdi. Ağzımızı açarsak söyleyecek sözümüz çok ama terbiyemizden ahlakımızdan konuşmuyoruz” dedi.
“Müslümanlar ikiye, dini konuşanlar üçe ayrılır”
Partililere seslenen CHP Grup Başkan Vekili Muharrem İnce; Müslümanların ikiye din üzerine konuşanların üçe ayrıldığını ifade etti. İnce sözlerini şu cümlelerle sürdürdü; “Bu ülkede Müslümanlar ikiye ayrıldı. Bir Tayyip’ten sonra Müslüman olanlar. Bir de bizim gibi Müslüman olanlar. Din konusunda konuşanlarda üçe ayrılıyor. Bu memlekette bir dindarlar var, bir dindar geçinenler var, birde dinden geçinenler var. Dindarlar beş vakit namaz kılıyor dinden geçinenler beş vakit milletin parasını soyuyor, aralarındaki fark bu. İsmet Paşa camileri ahır yapmış diyor. Kim öğretti sana onu. Kümeste saklanan deden mi öğretti? 2. Dünya savaşı başlamış Alman orduları Avrupa’yı kasıp kavuruyor. Türkiye’ye saldırma ihtimali var. İsmet Paşa Trakya’yı insandan boşaltmış ve camilere saman doldurmuşlar doğru. Ama samanların içine memleketi savunmak için silah koymuşlar. İnsafsız sen bunları bilmiyor musun? Bal gibide biliyor. Bunu söyleyince Trakya’yı anladık. Niğde de camiye insanları neden sokmadı diyor. Topkapı Sarayında Hazreti Muhammed’in hırka-i şerifi, sakal-ı şerifi var. Hazreti Ali’nin kılıcı var. Hz. Osman’ın Kuran’ı Kerim’i var. İsmet İnönü bu kutsal emanetlere değerli eşyalara zarar gelir diye onları trene yüklüyor Adana’ya gönderiyor oradan Niğde’ye geliyor. Merkezde camiye koyuyor, jandarmayı da kapıya dikip kimse girmeyecek diyor. Ben olsam aynısını yaparım. Atatürk ne diyor bir tek şeye ihtiyacımız var. O da çalışkan olmak. Şimdi bir şeye daha ihtiyacımız var. Cesur olmaya ihtiyacımız var. Herkes cesur olacak. Hepimiz cesur olacağız. Yoksa Timur’un fillerine benzer bu iş.”
“Annemi değil Babamı dinledim”
Mecliste başına gelen bir olayı anlatan İnce şunları söyledi; “Bir gün Meclis`te sert bir konuşma yaptım. Ara verildi. Aradan sonra, Meclis Başkanı Sayın İnce, kürsüye gelin özür dileyin` dedi. Ben de `özür dilemiyorum` dedim. Mahkeme orada, gitsin mahkemeye. Zaten 50 tane davam var. O arada telefonum çaldı. Arayan anam. Köyden arıyor, `Evladım dövecekler seni, özür dile` Tamam anacım sonra konuşuruz` dedim. Devam ediyor anam, `Oğlum o senin büyüğün, özür dile.` Neyse anama kapattım telefonu, bir dakika geçmedi babam arıyor. `Efendim baba` dedim. `Bana bak, sakın onlardan özür dileme` dedi. Tabii ben kimi dinledim, babamı dinledim. Niye tarlalar babamın üstüne de ondan"
“Türkçe den taviz vermeyiz”
Bu ülkenin gerçeklerinin doğru okuması gerektiğini ifade eden CHP Grup Başkan Vekili Muharrem İnce; “Bu ülkede politikacılar 30 yıldır insanları kandırdılar. Siyasetçiler bu halkı şöyle kandırdı. Açılım yapacak gitti. Diyarbakır da yaptı. Yanlış, Kürt açılımı yapacaksan bunu Edirne, Çanakkale, Rize de yapacaksın. Rize de konuşamadığını Diyarbakır da konuşmayacaksın. Yüksekova da ne konuşuyorsan Yalova da onu konuşacaksın. Halkı kandırmaya gerek yok. Doğruları söyleyeceksin. İktidarın terörle mücadele ve kimlik konusunda kafası karışık. Bir gün Dubai de ABD ile anlaşma yaptılar 1 milyar dolar hibe 8.5 milyar dolar uzun vadeli hibe ile Kuzey Irak’a hareket yapılacak. Bunu CHP ortaya çıkardı. Siyasi şart taşıdığı için meclis gelecekti. Gelemedi. Genel Kurmay Başkanı dedi ki sınırlar BBG evi dedi. Önce terörle ilgili özel koordinatör atadılar daha sonra TOKİ yüksek dayanıklı, karakol yapacak dediler, sınır kaydırması yapacağız dediler. Bütün bunları yapmasının nedeni terörle mücadele konusunda net duruş yok. Roman açılımı dediler. İstanbul da roman kardeşlerimizin evlerine el koydular. Alevi açılımı dediler cem evleri konusunu TBMM de AKP oyları ile ret ettiler. Ermeni açılımı dediler Türkiye de kaçak yolla çalışan 100 bin Ermeni’yi sınır dışı etmekle tehdit ettiler. Kürt açılımı dediler milli birlik dediler sonra gittiler Uludere de 34 vatandaşımız üzerine bomba yağdırdılar. Bu liyakatsız ehliyetsiz eğitimsiz insanlara önümüzdeki dönem hazırlıklı olalım. Yunus Emre diyor ki; ‘Bilgisiz alim olanın yönetirken zalim olanın dini imanı para olanın rehberi şeytan olmuştur’ Bunların rehberi şeytan olmuştur” dedi.
30 yıldır terörle mücadele edildiğini ifade eden İnce şunları söyledi; “Bu topraklar da bir sorunumuz var, terör sorunu var. Şimdi şunu soracağız: Bu Kürt sorunu mu, Kürdistan sorunu mu? Kürt sorunuysa çözeriz; ama Kürdistan sorunuysa çözemeyiz. Yani sen bir kimliğin ifadesini istiyorsan, `kültürel ve demokratik bir takım haklarda sıkıntılarım var. Bunları çözelim` diyorsan, çözeriz ama bir coğrafyadan söz ediyorsan, Kürdistan`dan söz ediyorsan, bunu çözemeyiz. 3 şeyi soracak herkes birbirine; "Bir Beraber mi yaşayacağız? Yani tek devlette mi yaşayacağız, iki yan yana mı yaşayacağız? Yani özerklik falan mı konuşacağız? Yoksa ayrı ayrı mı yaşayacağız? Soru net. Bu sorulara cevap veremeyen insanla konuşmayacaksınız. Türkiye de 12 Eylülden sonra Hatay da düğün yapılırdı. Arap’tı ve Türk milletinin bir parçasıydı. Arnavut kökenliler var. Onlar Arnavutluğun yurttaşı değil onlar Türk milletini bir parçasıdır. Eskiden Arapça şarkı söylenmez isim konulmazdı. Ama bunlar artık çok şükür kalmadı. Vazgeçilmez üç şeyimiz var. Resmi dili kimseyle tartışmayız, hukuk dilini kimseyle tartışmayız, eğitim dilini kimseyle tartışmayız. Resmi dil Türkçe, hukuk dili Türkçe, eğitim dili Türkçe. Bunun haricinde seçmeli derslerle istediğin her dili öğretiriz. Boşnakça da öğretiriz, Kürtçe de öğretiriz, Arnavutçada öğretiriz. Öğretmemizde sakınca yok.”
“İki kesime dikkat etmeliyiz”
Türkiye de yüzde beş’lik iki kesimin ülkeyi yönettiğini iddia eden İnce şunları söyledi; “Türkiye`de dikkat etmemiz gereken iki kesim var. Yüzde 5`lik kesim bu tarafta. PKK demiyor, özgürlük hareketi diyor, terörist demiyor barış elçisi diyor, özgürlük savaşçısı diyor, silahlı mücadeleyi savunuyor, terörü kınayamıyor. Bunlara dikkat edeceksiniz, bunlar tehlikeli. Ama öbür tarafta bir yüzde 5`lik kesim daha var. O da `Kürt` dediğin zaman tüyleri diken diken oluyor. Bütün Kürt`leri kesecek, hepsini hizaya getirecek, bombalayacak. Hiçbir hak vermeyecek. Bu kesimde en az öbür kesim kadar tehlikelidir. Ama Türkiye`yi ne yazık ki bu yüzde 5 ile diğer yüzde 5 yönetiyor. Bunlar yönlendiriyor ortalığı.”
“Senin iktidarında bu çocuklar süt içmemiş”
İlköğretim okullarında dağıtılan ve birçok çocuğun rahatsızlanmasına neden olan süt skandalına da değinen İnce; “Çocuklara süt dağıtalım dediler. Çocuklar hasta oldu. Şimdi suçlulara bakalım. Suçlu çocukların bağırsakları oldu. İlk kez süt içmeleri oldu. Psikolojik diyor, sindirim sistemi ile ilgiliymiş. Allahtan inekleri suçlu yapmadı. Birazcık zeka pırıltısı olan adam kendine şu soruyu sorar. İlk defa süt içtikleri için böyle oldu diyor. Bu çocuklar 8-10 yaşında. Sen kaç yıldır iktidardasın. 10 yıldır. Demek ki senin iktidarında 10 yıldır bu çocuklar bir kere bile süt içmemiş” dedi.
“Mücahit olanlar, her şeye müsait oldu”
Başbakan’ın CHP dostlarını satar sözlerini de eleştiren İnce şunları söyledi; “Bir de diyor ki CHP dostlarını satar. Başbakanın yakasında üç ödül var. Biri kral Faysal, diğeri Yahudi cesaret ödülü bir diğeri de Kaddafi insan hakları ödülü. Libya’yı NATO bombaladı Kaddafi cesedinde sizin parmak izleriniz var. Kaddafi’yi kim sattı. 28 Şubatta Necmettin Erbakan’ı kim sattı. Parti Genel Sekreteri Ertuğrul Yalçınbayır’ı kim sattı. Abdüllatif Şener’i kim sattı. Kemal Unakıtan’ı kim sattı. Dostum Esad diyordu onu da iki dakikada sattı. Türkiye de kavramlar değişti. Artık zam yok. Güncelleme diyor. Terörist barış elcisi oldu. Faşizmin adı ileri demokrasi. Kısacası bizim çocukluğumuzda mücahit olanlar, sonra müteahhit oldu, şimdi de her şeye müsait oldu"
“En büyük kumarcı hükümet AKP’dir”
AKP iktidarı ile Türkiye de şans oyunları sayısında artış olduğunu ifade eden İnce; “99’a geri dönelim. Bankalar soyuluyor dedik. Millet bizi cezalandırdı baraja takıldık. Milletin parasını korumak istedik vay sen istikrarı bozdun dediler. Baraja takıldık. Sonra AKP ne yaptı 2008`de kanun çıkardı. Bankaları soyanların paralı geri alınmaz diye kanun çıkardı. TMSF mallarını arkadaşları Remzi Gür’e ucuz ucuz verdiler. TMSF başkanı da Cumhurbaşkanına danışman oldu. Şimdi bir tartışmadır gidiyor, başkanlık sistemi tartışılıyor. Rüşvette dünya 18.si, AİHM de dosya sayısında birinci, akaryakıtta dünya 1.si Tutuklu gazeteci sayısında İran’ı, Çini geçtik birinciyiz, cari açıkta dünya 2.`siyiz. İletişim vergisinde dünya 1.`siyiz. AKP döneminde sahte oy, imza, bal, diploma, süt, kebap, tanık icat ettiler. Türkiye Cumhuriyeti’nin gelmiş geçmiş en büyük kumarcı hükümeti AKP’dir. 2002’de ayın 9, 19, 29’unda Milli Piyango çekilirdi. Spor loto, toto vardı. Beygir iki gün koşardı. İddia’yı, şans topunu, on numarayı bunlar buldu. Beygirler 7 gün koşuyor artık, hatta gündüz yetmedi gecede koşuyor. Kumar AKP döneminde 4 kat artmıştır.” dedi.
“Şerefsiz lafı sahibini bekliyor”
Başbakan’ın Kayseri`de terör örgütü ile görüştüğümüzü söyleyen şerefsizdir sözünü hatırlatan İnce ; “Cumhuriyet tarihinde ilk kez askerin başına çuval geçirildiğinde gıkını çıkaramayan bir hükümet var. Teğmenin telefonuna sehven bilgi yüklediler, başbakan gıkını çıkaramadı. Terörist başını yakalayan subayı terörist olarak içeri attılar. Libya da NATO’nun ne işi var dedi. iki gün sonra Türk askeri NATO da yer aldı. Füze kalkanında düğme bizde olacak dedi. 16 Haziran düğme NATO da olacak dedi. Kayseri meydanında PKK ile görüştüğümüzü söyleyenler şerefsizdir dedi. Sonra Oslo da PKK ile görüştüğü ortaya çıktı. Şimdi Çanakkale’ den başbakan sesleniyorum. Kayseri meydanında o şerefsizdir lafı asılı duruyor sahibi gitsin alsın onu” şeklinde konuştu.
“AKP’liler en çok fili sever. Çünkü hortumu var...”
Cumhuriyet Halk Partisi İl Başkanlığı tarafından düzenlenen akşam yemeğine katılan CHP Grup Başkan Vekili Muharrem İnce, çarpıcı açıklamalarda bulundu. Yemekte ilk olarak söz alan CHP İl Başkanı Hamza Karagöz; “Partimizin geçmişine sahip çıkarak Çanakkale’de çok güzel yol alıyoruz. Bu dayanışmayı arttırarak Çanakkale’yi Türkiye’nin kalesi yapmaya ve AKP’nin korkulu rüyası yapmaya devam edeceğiz. Birbirimize sahip çıkarak el birliği ile Türkiye’yi bu karanlıktan kurtaracağız. Özgürlüğümüz uğruna her şeyimizi feda ederek bu günlere geldik. Örgüt içi seçimleri geride bıraktık. CHP kazandı ve hepimiz kazandık. Kazanmaya da devam etmeliyiz. Çanakkale cesur bir kent. Özgürlük kenti. Kahramanların olduğu kent. Korkakların yaşayamayacağı bir kenttir. Cesurlar bir gün ölür, korkaklar ise her gün ölür. Biz bir gün ölmeyi göze alanlardanız” dedi.
İnce, AKP’yi eleştirdi
Partililer tarafından alkış yağmuruna tutulan CHP Genel Başkan Yardımcısı Muharrem İnce; “İçkili bir yemekteyiz. İçki, bizim dinimize göre haram. Bu doğru bunu kabul ediyoruz. İçki içerseniz sarhoş olursunuz. Bu da doğru. Ama yetim hakkı yemekte haram. Eğer bu yetim hakkı yiyenler, tıpkı içkinin sarhoş ettiği gibi yetim hakkını yiyince de sarhoş olsalardı, Bu AKP’liler ayakta duramazdı hepsi yerlerde yatardı” dedi.
Daha sonra konuşmasında CHP Gençlik Kolları üyelerine “AKP’liler en çok hangi hayvanı sever?” diye soran İnce; “AKP’liler en çok fili sever. Çünkü hortumu var. Peki bir soru daha sorayım. Levrek balığını bilirsiniz. Biri deniz bir de kültür levreği vardır. Birinin alt çenesi uzundur. Birinin ise üst çenesi uzundur. Niye? Çünkü biri yüzeyden biri ise zeminden beslenir. Nereden beslenirse o çenesi uzun olur. Peki balık AKP’li olsa neyi uzun olurdu? Dili uzun olurdu. Altan, üsten, ortadan her taraftan götürürdü. Bunu unutmayın” dedi.
Yemeğe CHP Çanakkale Milletvekilleri Ali Sarıbaş ile Serdar Soydan, Belediye Başkanı Ülgür Gökhan, CHP’li ilçe belediye başkanları, CHP İl Başkanı Hamza Karagöz, CHP Merkez İlçe Başkanı Nejat Önder, belediye meclis üyeleri, il genel meclis üyeleri, ilçe başkanları, belde başkanları ve çok sayıda partili katıldı.