İkinci el kitabın daimi yüzü; Şeker Portakalı...

Çanakkale'de ismi sıklıkla duyulan yerlerden biri de Şeker Portakalı... İkinci el kitap alışverişi yapmak isteyen kim varsa, ilk durağı Şeker Portakalı oluyor. İkinci el kitap alışverişi yapmak isteyenler, hoş sohbetin tadını çıkarmak isteyenler mutlaka Çanakkale Portakalı'na uğruyor. Uzun süredir Çanakkale'nin uğrak yerlerinden biri Şeker Portakalı'nı işleten Nermin Altay, ikinci el kitap satışından duyduğu keyiften bahsetti. İkinci el kitap satarken aynı zamanda insanlarla sohbet etmenin ayrı bir keyif olduğunu dile getiren Nermin Altay, ikinci el kitap sektörü ve mesleğinden duyduğu keyif hakkında konuştu.

"Kitapların fiyatı baskısına göre değişiyor"

Kitapların pahalılığından dolayı aynı zamanda ikinci elin de pahalı olmaya başladığını dile getiren Nermin Altay "İnsanların istediği kitapların çoğu basılmıyor. Çünkü artık kitaplar çok pahalı. Onun için ikinci elde yeni baskıda bulamadıklarını buluyorlar. İkinci elde de artık pahalı gelmeye başladı. Çünkü artık bir kitap yeni basımı yok. İkinci eli var ve Türkiye'de üç dört tane var. O zaman fiyatı ona göre yüksek oluyor. 'Aa bu çok pahalı' deyip bırakabiliyorlar. Burada 100 TL bir kitap vardı, ben bunu alamam emekliyim diyerek çok beğense de kitabı bıraktı. Artık bazı kitaplar piyasada yok. İkinci elde de çok yüksek kitaplar var. Bir kitap var, 500 TL. Çünkü tek baskı yapılmış, başka baskısı yok. Onları koleksiyoncular alıyor" sözlerini kullandı.

"İnsanlarla iletişimde olmak daha çok keyif veriyor"

İkinci el kitap sektörünün yavaşta elektronik ortama kaymasını da dile getiren Altay, bunun güzel olduğunu dile getirse de insanlara kitap satmanın ayrı bir keyif taşıdığını ve dükkanında insanlarla sohbet etmenin keyfinin ayrı olduğundan bahsetti. Uzun yıllardır Çanakkale'de ikinci el kitap satışını devam ettiren Nermin Altay "Aslında internet daha iyi. Bütün Türkiye'ye ve yurtdışına ulaşabiliyorsunuz. Benim şu an internet sayfam yok. Ben eski tip bir kitapçıyım, internete ve elektroniğe çok vakıf değilim. İnsanlara satmak daha çok hoşuma gidiyor. İnternet mekaniğe giriyor. İnsanlarla konuşuyoruz, sohbet ediyoruz, bilgi alışverişi yapıyoruz... Zaten bu kitapçılıkta ev araba alamazsınız. Ancak karnını doyurursun. Masrafım çıkıyor, eğleniyorum, bazen kendime bir şeyler alıyorum" sözlerini kullandı.

"İnsanlar kitapları karıştırmak, incelemek istiyor"

Çanakkale'de sahaf kültürü yerine ikinci el kültürünün daha baskın olduğundan bahseden ve kendisini de internet yerine dükkandan satış yapmayı tercih ettiğinden bahseden Nermin Altay, insanlarla iletişim halinde kalmanın verdiği keyiften söz etti. Müşterilerin daha çok dükkanda kitaplarla haşır neşir olmayı tercih ettiğinin de altını çizen Altay "Hala ikinci el devamlılık sağlayabilir. Ama Çanakkale'de bunu sahaf olarak yapan yok. İstanbul'daki sahaflara bakarsan biz sadece ikinci elciyiz. Daha olamadık. Çanakkale'dekiler internet ağırlıklı olduğu için dükkanları kalıp halinde. Müşteri de gelip karıştırmak, bakmak istiyor. Buna çok müsaade etmiyorlar, ben ediyorum, ben her gün topluyorum dükkanı. Toplamadığımda da karışık kalıyor. İnsanlar daha rahat oluyor. Hem karıştırıyor, hem sohbet ediyor, hem bir kitap çıkartıyor onun üzerine konuşuyoruz. Benim için daha oluyor" sözlerini kullandı.

"Burada bir aile sıcaklığı var"

Çanakkale'nin insanlarına alıştığına ve düzenli müşterileriyle kurduğu bağın da önemli olduğuna dikkat çeken Nermin Altay, "Buranın insanı bana alıştı, ben de onlara alıştım. Çok müşterim var, telefon ediyorum senin istediğin kitaplar var ayırdım diye. Haftada bir geliyor müşterim. Çoğu müşterime bunları başka birine ayırdım diyorum. Böyle olunca aile işi gibi oluyor. Müşteri de biliyor, gelince onu arayacağımı. Bir aile sıcaklığı var. Benim çok müşterim var, bana yağ getirir, zeytin, peynir getirir. Salça getiren bile oldu" sözlerine yer verdi.

"Buraya gelmeyeceğim desem de geliyorum"

Çocukluğundan beri kitaplarla haşır neşir olan Nermin Altay, geçmişten bu yana bu işi yapmanın keyifli olduğunu ve işini yapmanın de ayrı keyfi olduğunu dile getirdi. Çocukluğundan beri kitaplarla büyüyen ve bu işin tutkunu haline gelen Altay, yorulsa da bu işten keyif alıyor. Nermin Altay, ikinci el satışının verdiği keyfin üzerinde dururken "Ben işçi emeklisiyim. Ama biz, ilkokulda, ortaokulda çok güzel eğitim gördük ve kitap okuma alışkanlığı kazandık. Biz o çizgi romanlarla büyüyen bir nesiliz. Biz üç kız kardeşiz, üçümüz de yaşımızdan çok kitap okumuşuzdur. Ben İstanbul'da birkaç kitapçıda çalıştım, buraya da gelince canım sıkıldı ve kızımla burayı açtık. Buraya kitaplar geldi, bunlar fiyatlanıyor, Instagram'a yükleniyor. O beni yoruyor ama burayı çok seviyorum. Bir gün 'Kapalı bugün gelmeyeceğim' desem illa yana geliyorum" şeklinde konuştu.

"Burada insanlarla iç içeyim"

İkinci el satışında insanlarla iç içe olmanın ayrı bir keyfi olduğunu ve bunu yapmaktan hala zevk duyan Nermin Altay, dükkanını ziyaret eden insanlarla sohbet etmenin verdiği keyiften bahsetti. İnsanlarla iç içe olmanın ayrı bir tadı olduğunun üzerinde durarak bu yaşama alıştığını ve buna devam etmenin keyifli olduğunu dile getiren Altay "Ev hayatını sevmiyorum, benden ev kadını olmaz. Hayatım boyunca çalıştım. Emekli olunca dünyayı gezmek istiyorlar ama ben bunları gençken yaptım, yapabildiğim şeyleri yaptım. Hayatımı boş yaşamıyorum. Burada insanlarla iç içeyim, bilgi alışverişim var. İlginç şeyler konuşuluyor bazen. Bu yaşta bile bilmediğim onca şey varmış ki, öğrenmeyi seviyorum" dedi.