İhraç kararına kamuoyundan tepki
Üniversiteden ihraç kararı verilen Eğitim-Sen üyesi Ömer Faruk Kırnıç’a ihraç kararından sonra üniversite yönetimi tarafından bir soruşturma daha açılması kentte tepkilere neden olurken, barışın kentinde öğrencilere eğitim verilen üniversitede görev yapan öğretim görevlilerine karşı uygulanan baskıcı yaklaşım ise kınandı.
ÇOMÜ`de Gezi direnişiyle ilgili soru sorduğu için görevden atılan Öğretim Görevlisi Ömer Faruk Kırnıç`a sivil toplum kuruluşları tarafından verilen destek her geçen gün artıyor. Barışın kenti Çanakkale`de üniversite yönetiminin öğretim görevlilerine baskı yapması kentte tepkilere neden oluyor. Çanakkale Olay Gazetesi`nin konu ile ilgili sorularını yanıtlayan Belediye Başkanı Ülgür Gökhan, ÇOMÜ yönetimi uygulamalarıyla üniversiteyi üniversite olmaktan çıkardığını söyledi. Gökhan; “Öğretim görevlisine bu yüzden niye soruşturma açılıyor? Bunu anlamış değilim. Uygar, çağdaş, özgür bir üniversitede olmayacak işler oluyor. Bu tür uygulamalar Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi`ne ve bilimsel niteliğine yakışmıyor” dedi. CHP İl Başkanı Hamza Karagöz ile DİSK Genel İş Sendikası Çanakkale Şube Başkanı Erdinç Uslan da gazetemiz Çanakkale Olay`a yaptığı açıklamalarda, öğretim görevlilerine karşı uygulanan tutumun ÇOMÜ`ye yakışmadığını belirterek; “Kınıyoruz” dediler.
Gökhan; “Üniversitenin temel felsefesine aykırı yönetim uygulamalarına tanıklık ediyoruz”
Gezi mücadelesiyle ilgili soru sorduğu için bir öğretim görevlisinin işine son verilmesinin, üniversitenin temel felsefesine aykırı olduğunu vurgulayan Belediye Başkanı Ülgür Gökhan; “Üniversite, üniversite olmaktan çıkmış durumda. Çünkü üniversite gibi bilim kurumlarında lise hocası veya lise öğrencisi gibi davranılıyor olması bence üniversitenin temel felsefesine aykırı. Burada öğretim görevlisi soru sorabilir ve çocuklarda ona göre cevap verebilir. Ama öğretim görevlisinin niye işine son veriliyor bunu anlamak mümkün değil. Öğretim görevlisine bu yüzden niye soruşturma açılıyor? Uygar, çağdaş, özgür bir üniversitede olmayacak işler oluyor. Bu kapsamda ilk defa senato kararıyla eleştirilen belediye başkanı benim herhalde. Bu tür uygulamalar Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi`ne ve bilimsel özerkliğe yakışmıyor. Burası Milli Eğitime bağlı bir lise değil. Bir kere herkes üniversitenin bilimsel özerkliğine saygı göstermesi lazım. Öğretim görevlisi tepki gösterebilir ve soru sorabilir. Çocuklar ona göre cevap verir. Öğretmenler de çocuklara tavır alamaz. Burası özgür bir ortam. Bilim zaten özgür ortamlarda gelişir, bilim aynı zamanda muhalefet üzerine kurulur” dedi.
Uslan; “Vay bu ülkenin haline”
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi`nde dehşete düşüren ve bazen şaşırtan çok farklı uygulamalarla karşı karşıya kalındığına dikkat çeken DİSK Genel İş Sendikası Çanakkale Şube Başkanı Erdinç Uslan; düşüncelerini özgürce ifade ettikleri için ÇOMÜ`den öğretim görevlilerinin işten atılmasını `Vay bu ülkenin haline` diyerek yorumladı. Uslan; “Üniversiteler özerk eğitim kurumlarıdır. Üniversitelerde en başta bilimsel eğitim verilir ama aynı zamanda insanların düşünceleri de bağımsız özgür bir şekilde ifade edebildikleri eğitim kurumlarıdır üniversiteler. Tüm dünya da hal böyle iken Türkiye`deki bazı üniversitelerde maalesef bu durumun farklı olduğu görülüyor. Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi`nde de bizleri dehşete düşüren ve bazen şaşırtan çok farklı uygulamalarla karşı karşıya kalıyoruz. Nedenlerini ve sebeplerini dile getirmeye gerek yok. Hemen hemen Çanakkale kamuoyunda bunu yakinen takip eden herkes, bu gelişmelerin neden kaynaklandığını iyi biliyor. İnsanlar, Gezi olaylarına katıldı diye veya kendi düşüncelerinden olmadıkları için düşüncelerini özgürce ifade ettiler diye işlerinden oluyorlarsa o zaman vay bu ülkenin haline. Biz 21. yüzyılı bitirdik. Halen Rönesans öncesi Ortaçağ Avrupası`nda mı yaşıyoruz bunu anlamakta güçlük çekiyoruz” dedi
.
“ÇOMÜ bunu moda haline getirdi”
ÇOMÜ`de bir öğretim görevlisinin işine son verilmesini kınayan Uslan; “Pek çok kurumda da buna benzer uygulamalar devam ediyor. Ama Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi bunu moda haline getirdi. Daha öncede ölen bir öğretim görevlisi arkadaşımız olmuştu. Eğitim-Sen Çanakkale Şube Başkanı Telat Koç`un başına gelenleri herkes biliyor. Ne yapmaya çalışıyorlar bilemiyoruz. Hem eğitim yuvaları, özgür düşünce ve bilim yuvaları deniliyor. İnsanlar fikirlerini dile getiriyor. Bunlar bizden değil deyip onları cezalandırmak için gözün üstünde kaşın var mantığıyla her şeyi bahane ederek insanları zor durumda bırakıyorlar. Kınıyoruz” diye konuştu.
Karagöz; “Umarım üniversite bu kente ayak uydurur”
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi`nde yıllardır haksızlık ve hukuksuzluk sisteminin oturtulmaya çalışıldığını kaydeden CHP İl Başkanı Hamza Karagöz; “ÇOMÜ`de yaşanan bu durumu tek kelimeyle protesto ediyoruz. Bu tür uygulamalar Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi`ne yakışmıyor. Daha demokratik daha özerk bir yapı içerisinde bir sistemin oturmasını talep ediyoruz. Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi`nde yıllardır süre gelen bir haksızlık hukuksuzluk sistemi oturtulmaya çalışılıyor. Bunlar Çanakkale`nin gözü önünde gelişiyor. Bu uygulamalar daha önce bir öğretim görevlisinin hayatına mal oldu. Çanakkale barışın kenti ve demokrasinin geliştiği, insanların daha özgür düşündüğü ve düşüncelerini özgürce ifade edebildiği bir kent. O yüzden Çanakkale bu tür uygulamalardan hoşlanmaz. Umarım üniversite de bu kente ayak uydurur” dedi.