"Hibe edeceğiniz solunum cihazlarıyla günahlarınızı örtemezsiniz"

914
Kirazlı`da altın madeni işletmesi için çalışma yürütmek isteyen ancak 10 yıllık ruhsat süresinin ardından ruhsatı yenilenmeyen Kanadalı altıncı şirket Alamos Gold`un iştiraki Doğu Biga Madencilik tarafından Çanakkale Mehmet Akif Ersoy Devlet Hastanesi`ne yoğun bakım ünitesi açılmasına dair Çanakkale Tabip Odası tarafından açıklama yapıldı. Maden çalışmalarının başlaması ile 350 bin ağacın kesildiği, Kazdağları ekosisteminin tehlikeye girdiği, yine pandemi gibi olumsuz sonuçların ekosisteme verilen zararlardan kaynaklandığı belirtildi. Doğu Biga Madencilik`in Çanakkale Mehmet Akif Ersoy Devlet Hastanesi`ne bir yoğun bakım ünitesi açtığının öğrenildiği ifade edilen açıklamada, "Hiçbir solunum cihazı Doğu Biga Madencilik`in Çanakkale yöresine getireceği sağlık zararlarının göz ardı edilmesine sebep olamaz" denildi. Hekimler olarak, eğitim sırasında, ilk ilk olarak `önce zarar verme!` ilkesinin öğretildiği belirtilen açıklamada; "Dolayısıyla yaptıracağınız yoğun bakımlarla, hibe edeceğiniz solunum cihazlarıyla günahlarınızın üzerini örtemezsiniz..." denildi. 

"Önce zarar verme!" 
Doğu Biga Madencilik`in Çanakkale Mehmet Akif Ersoy Devlet Hastanesi`ne bir yoğun bakım ünitesi açtığının öğrenildiği belirtilen açıklamada; "Tabii bu `iyiliği` hepimizin gözlerine sokmak üzere kocaman bir tabelayla da ilan etmişler. Öncelikle Çanakkale Tabip Odası olarak ifade etmek isteriz ki, yapılacak hiçbir yoğun bakım, verilecek hiçbir solunum cihazı Doğu Biga Madencilik`in Çanakkale yöresine getireceği sağlık zararlarının göz ardı edilmesine sebep olamaz. Biz hekimler olarak, eğitimimiz sırasında, ilk şunu öğreniriz: önce zarar verme! Ve tıp eğitimi bize en temel olarak şunu öğretir: Sağlık için, önce sağlığı koruyucu koşulları ve hizmetleri geliştirmek gerekir. En temel su kaynağımıza, toprağımıza ve havamıza ağır metalleri karıştıracak bir altın madeni, bize Alzheimer hast. ,Parkinson hast., doğum anomalileri, kısırlık gibi türlü türlü hastalıklarla dönecektir, dolayısıyla yaptıracağınız yoğun bakımlarla, hibe edeceğiniz solunum cihazlarıyla günahlarınızın üzerini örtemezsiniz" denildi. 
 
"Üniteye izin veren sağlık müdürüne sormak istiyoruz...?"
Açıklamada son olarak; "100 bin insanın maden alanına yürüyerek protesto ettiği bir maden şirketine, yoğun bakım yapma izni veren ve bu şehrin eğilimlerine, kanaatlerine saygı göstermeyen sağlık müdürümüze sormak istiyoruz: Halk sağlığı derslerinizde, metalik madenciliğin toprağa, suya ve havaya verdiği zararlar üzerinden halk sağlığını nasıl tehdit edebileceği ve sağlığın temel olarak sağlığı koruyucu koşulları yaratmakla ilgili olduğu anlatılırken, gerçekten orada mıydınız? Çünkü bu dersleri dinleyen ve öğrenen bir hekimin sağlık müdürü olduğu bir şehirde, vahşi madencilik yapan şirketlerin yoğun bakım tabelası asmalarına izin vermesi beklenemez. Bizim tarafımız bellidir. Altın maden şirketleri doğa üzerinden bizlerin rüyalarında göremeyeceği büyük paralar kazanmak istiyorlar, Çanakkale Tabip Odası olarak ise paraya dönüştürülemeyecek değerler olarak suyunu, havasını, toprağını madencilere teslim etmek istemeyen Çanakkaleli hemşehrililerimizin tarafındayız" ifadelerine yer verildi.
(Eren Aşnaz)
Paylaş