Çanakkale`ye gelen CHP Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Gökhan Günaydın, ilk olarak CHP İl Başkanlığı`nı ziyaret etti. Ziyarette ülke gündemine ilişkin çarpıcı açıklamalarda bulunan Günaydın; Türkiye`nin hem iç politika alanında hem de dış politika alanında kaygı verici gelişmeleri yaşadığını söyledi. Günaydın; “Mısır`da silahsız göstericilerin üzerine ateş açmak süretiyle henüz kesinleşmemekle beraber çok sayıda Mısır`lının ölümüne yol açan gelişmeleri nefretle kınıyoruz. Mısır`ın bağımsız ve özgür bir ülke olabilmesi için Hüsnü Mübarek döneminden başlayarak Yüksek Askeri Şura dönemi de dahil olmak üzere Mırsı ve Sisi döneminde işlenen insan haklarına aykırı tüm eylemlerin, cinayetlerin hesabının sorulması ve Mısır`a kalıcı bir demokrasinin getirilmesi gerekmektedir. Bunun yolu Mısır`ı Mısırlılara terketmek ve standardize bir demokrasinin orada kurulabilmesi için gerekli zamanı Mısır`a tanımaktan geçmektedir. Cumhuriyet Halk Partisi olarak hangi iktidar olursa olsun, masum insanların üzerine gazbombalarıyla, plastik mermilerle ve gerçek mermilerle giden tüm dikta yönetimleri aynı şiddet ve aynı etkinlikle kınadığımızı bir kez daha kamuoyuyla paylaşıyoruz” dedi.
“CHP demokrasiden ve insan haklarından yana tutumunu sürdürmektedir”
“Türkiye`de kendi ülkesinde gençlerimizi öldüren faillerini saklayan, palalı saldırganların tutuklama kararlarını kaldıran, Danıştay cinayetinin kilit noktasında bulunan kişiyi beraat ettiren bir yönetimin Mısır`daki gelişmelere karşı tutumunu çifte standartlı olarak bulduğumuzu ilan etmek istiyoruz” diyen Günaydın; “Cumhuriyet Halk Partisi hem kendi ülkesinde hem de dünyanın neresinde olursa olsun, demokrasiden ve insan haklarından yana tutumunu çok net bir şekilde sürdürmektedir. Bunu buradan bir kez daha deklere etmeyi gerekli görüyoruz. Dış politikalarındaki bir başka önemli gelişme Lübnan`da iki pilotumuzun kaçırılmış olmasıdır. Sıfır sorun politikasıyla başlayanların bugün Türkiye`de ve dünyanın her hangi bir bölgesinde yurttaşlarımızın güvenliğini tehlikeye atan gelişmeleri yaratmış olmasını tüm sağlıklı, nitelikli izleyebilen gözlerin farkettiğini umuyoruz. AKP`nin işbirlikçi dış politika serüveninin hem ülkemizi hem de insanımızı getirdiği çok ciddi bir yol ayrımı olarak not edilmelidir. Ve bunun mutlaka bir sağlıklı analizle düzeltilmesinde acil yarar bulunmaktadır” şeklinde konuştu.
“Demokrasi karnesine kara leke olarak geçmiştir”
CHP`li yöneticilere yönelik sürdürülen izleme ve fişleme konusuna da değinen Günaydın, Başbakan Erdoğan`ın Türkiye`de bu tür olaylar yaşanırken bu konuda bir tek açıklama yapamamasının Türkiye`nin demokrasi karnesine kara bir leke olarak geçtiğini kaydederek; “Cumhuriyet Halk Partili yöneticilere yönelik izleme ve fişleme durumudur. Günlerdir CHP`li yöneticilerin evlerine giriliyor. Belgeler alınıyor ve nihayetinde fişleme belgeleri de ortaya çıktı. Milli İstihbarat Teşkilatı, `Bu belgeler bize ait değildir` diyerek açıklama yaptı. Ben MİT`in `Evet fişlemeyi biz yaptık` şeklinde bir açıklamayı yapmasını zaten beklemiyordum. Türkiye`de hiç kimseninde böyle bir açıklamanın bekleyicisi konumda olduğunu sanmıyorum. Şu çok açıktır. Böyle bir fişleme varsa, bunu ya MİT yapmıştır, ya da başkası yaptıysa ortaya çıkartmak siyasi iradenin en temel görevidir. Geçmişte CHP Genel Başkanımıza, MHP`li yöneticilere ve bizim yöneticilerimize yönelik bu tür eylemler, yani siyasi amaçlı istihbari faaliyetler ve bunun üzerinden yürütülen operasyonlar ve bunlarla siyaseti dizayn etme çabalarının bir sonuç vermediğinden de ters teptiğinden iktidar ders almamışa benziyor. Bir yerlerde tatil yaptığı söylenen başbakanın ana muhalefet partisinin genel başkanı ve milletvekilleri dinlenir ve izlenirken bu konuda bir tek açıklama yapamaması Türkiye`nin demokrasi karnesine kara bir leke olarak geçmiştir. CHP`nin genel başkanına aldığın nefesi biliyorum diyen bir iktidarın, ya da bu mahkemeleri kötülemeyin gelecekte siz bu mahkemelerin karşısında olacaksınız diyen bir iktidarın demokrasi adına sağlıklı ve ilkeli bir tutum almasını biz zaten beklemiyoruz” diye konuştu.
“Bir tek amacımız var”
Seçimlerde AKP iktidarını ağır bir yenilgiye uğratacaklarını dile getiren Günaydın; “Biz karanlık iktidar odaklarından, karanlık senaryoları açıklığa kavuşturmalarını beklemiyoruz. Tıp ki, Ergenekon sürecinin çeteleri aklayıcı ve aydınları mahkum edici tutumu sürdüğü gibi AKP iktidarınında maalesef demokrasimizi giderek bir bataklığa doğru çektiğini hep beraber izliyoruz. CHP, etkin siyasi çalışmalarıyla bütün dizayn edilmiş ilişkilendirilmiş ulusal medya yandaşlığına rağmen bu süreci siyasi bir başarıyla tamamlayacaktır. Ve 30 Mart 2014 tarihi Türkiye`de demokrasinin bu karanlık düzenin yırtıldığı bir tarih olarak ülkemizin tarihine geçecektir. Biz bu gün seçimlere 7 aylık bir zaman kalmışken, yaz demiyoruz, tatil demiyoruz ve bayram demiyoruz. Bütün ekiplerimizle karış karış ülkeyi dolaşıyoruz. Bir tek amacımız var. Hukuğu tüm kanallarıyla kullanarak meşru yollardan AKP iktidarını yerel seçimlerde ağır bir yenilgiye uğratmak ve bunun devamında ise genel seçimlerde ve elbetteki Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde CHP`nin Türkiye`yi yeniden Mustafa Kemal Atatürk`ün altını çizdiği o bağımsızlıkçı, aydınlıkçı yola ve buna giden yol taşlarına oturmasını sağlamaktır. Çabamız bunun içindir” ifadelerini kullandı.
“Güvenilir böcek arayan şirket arıyoruz”
Bir gazetecinin, evindeki hırsızlık olayını sorması üzerine Genel Başkan Yardımcısı Günaydın; “Benim evime giren insanların ortalıkta değerli eşyalar dururken bir kısmını alıp, bir kısmını almaması, çalışma odama özel ilgi göstermesi, oradan iki çantaya yakın belge toplayıp gitmesi, fotoğraf makinesinin içindeki filmi çıkartıp gitmesi, bu işin basit bir hırsızlık olmadığını gösteriyor. İçişleri Bakanı olaydan hemen bir saat sonra beni arayıp bilgileri aldığını, ilgili makamları harekete geçirdiğini ve olayı aydınlatacaklarını söyledi. İçişleri Bakanı`nın olaydan bir saat sonra böyle bir telefon açmasını memnuniyetle karşılıyorum. Umarım soruşturma bu ciddiyette devam eder. Çünkü kişisel olarak girilen bizim evimiz değildir, aslında demokrasi tarihi açısından bakıldığında insanlara siyaset yapma olanağı tanımayan bir anlayışın tezahürüdür. Olay geçen pazar günü tespit edildi. Şu gün itibariyle herhangi bir somut gelişme olmadı. Olan gelişmeyi söyleyeyim ben. Evimizde kapımızı değiştirdik, şimdi güvenilir böcek araması yapan şirket arıyoruz. Ne kötü ki bu alanda polis ve jandarmanın evimde böcek araması yapması beni rahatlattırmayacak. Güvenilir şirket arıyoruz lafı dahi Türkiye`nin geldiği noktayı bize göstermektedir. Biz kişisel kaygıları olan insanlar değiliz. Yıllardır takip edildiğimizin, dinlendiğimizin farkındayız. Buna göre siyasetimizi aynı kararlılıkla ve etkinleştirerek devam ettiriyoruz. Ancak bu olayın aydınlatılması Türkiye`nin siyasetinin kirlilikten arındırılması açısından önemlidir. Buna yönelik bir umut taşımıyorum. Çünkü bundan önceki olaylardan hangisi aydınlatıldı ki bu aydınlatılsın” dedi.
“Hepimiz böcek taşıyoruz”
CHP`li Günaydın, partisinin Maltepe ilçe binasında böcek bulunmasıyla ilgili olarak ise; “Biz zaten tüm illerimizin, ilçelerimizin, genel merkezimizin, hatta meclisteki odalarımızın düzenli olarak kontrolünü yaptırmak zorundayız. Ama diyelim ki bu ortamda olabilecek böcekleri tespit ettik ve imha ettik. Soru şu. Cep telefonlarımız yanımızda mı` Hepimiz böcek taşıyoruz. Dolayısıyla bu meseleyi çok abartmamak ve yürüyüp gitmek lazım. Yürüyüp gitmek lazım ki, bu iktidarı devirmek ve değiştirmek lazım. Hangi dönemde ve hangi ülkede milletvekilleri 24 saat dinlenildiğinden emin olarak siyaset yapıyor. Biz Myk`da aldığımız kararları kamuoyuna açıklanmadan bazı yerlerde duyuyoruz, Başbakan`ın açıklamalarından tespit ediyoruz. Bunlar nasıl duyuluyor sanıyorsunuz. Dolayısıyla gerekli önlemleri alacağız, teknik çalışmaları yapacağız ama önemli olan bu memleketteki uzun kulakları kesmektir. Çünkü uzun kulaklar varlığını devam ettirdiği sürece bir böceği bulursunuz, bir başkası, bir başka yere böcek yerleştirir?” diye konuştu.