Gökçeadalı Rumlar "Meryem Ana Panayırı"nı gerçekleştirdi

728
Gökçeada`da net bir tarih verilemese de yaklaşık 200 yıldır gerçekleştirildiği bilinen Meryem Ana Panayırı`nda bu yıl yaşanan organizasyon krizi son buldu. Ada`nın Rum köyleri olan Tepeköy ve Dereköy`de köy sakinlerinin kendi imkanları ile organize edilen etkinliklerle Meryem Ana Panayırı gerçekleştirildi. 
Etkinlikleri rum köylüler imece usulü ile gerçekleştirdi 
Bu yıl İmroz Eğitim ve Kültür Derneği tarafından organize edilen ancak CİMER`e gelen şikayetler nedeni ile derneğin organizasyondan çekildiği açıklamasıyla Panayırın iptal olduğu ifade edilmişti. Uzun yıllardır gerçekleştirilen ve Hıristiyanlar için önemli bir dini dönem olan Meryem Ana Panayırı`nın yapılıp yapılmayacağı belirsiz bir hal almıştı. Organizasyon boşlunu Ada`nın Rum köylüleri gidererek, imece usulü ile dini ritüellerini yerine getirdi. 14 Temmuz günü, Tepeköy Muhtarı Dimitri İpsaro, sosyal medyada paylaşımında bulunarak, Meryem Ana Panayırı`nın, 15 Temmuz`da geleneklerine uygun olarak gerçekleştirileceğini açıkladı. Mesajında "Ticari amaç" vurgusu da yapan İpsaro, "15 Ağustos Meryem Ana Panayırı`nı uzun yıllardır geleneksel olarak kutlandığı şekilde, hiçbir ticari amaç gütmeden, muhtarlığımız koordinesinde köyümüz arka meydanında imece usulü ile gerçekleştirilecektir" dedi. 
Panayır duyurusunun ardından Ada`da hareketlilik arttı 
Tepeköy Muhtarı Dimitri İpsaro`nun bu açıklamasının ardından Gökçeada`da 14 Temmuz gecesinden itibaren hazırlıklar başladı, hareketlilik arttı. 15 Temmuz sabahı Çanakkale-Eceabat ve Kabatepe-Gökçeada seferlerindeki araç yoğunluğu dikkat çekti. Sadece Gökçeada`dan değil, panayır tartışmalarından önce Gökçeada programlarını yapan yurtdışından ve çeşitli illerden gelen Gökçeada asıllı Rumların katılımı oldukça yoğundu. Sabahın erken saatlerinde adaya Ada`ya inen Rum vatandaşlar, Dereköy ve Tepeköy`de gerçekleştirilen Ayine ve diğer dini ritüellere eşlik ettiler. 
Kurbanlar kesildi, ayinler ve eğlenceler gerçekleştirildi 
Hıristiyan din adamlarının öncülüğünde, Tepeköy Köy Meydanında gerçekleştirilen Ayin, yapım yılı 1825 olduğu öğrenilen Evangelismos Teotoku Kilisesi`nde devam etti. Dini ritüele din adamlarının arkasında katılan Rum yurttaşlar, Kilisedeki ayinin ardından kurban etiyle yapılan yiyeceklerin dağıtılmasının ardından, bu kez de Tepeköy (Agridia) Mezarlığı`nda düzenlenen ayine katıldılar. Günboyu dayanışma ve yardımlaşma ile gerçekleştirilen dini ritüellerin ardından akşam, Tepeköy arka meydanında gerçekleştirilen eğlence ile son buldu... 
Yazın paskalyası; Meryem Ana Panayırı
Bilindiği gibi Hıristiyanlık dininde, Azizler öldükleri günde anılırlar. Meryem Ana`nın da 15 Ağustos`ta göğe yükseldiği kabul ediliyor. Ağustos ayı ile başlayan ve 15 gün süren oruç tutulmasının ardından Hıristiyanlığın en önemli dini kutlamalarından biri olan ve "yazın paskalyası" olarak da bilinen Meryem Ana Panayırı, 15 Temmuz günü kurban kesimleri, ayin ve dini ritüellerin gerçekleştiriliyor. 
Tavernaların organizasyonu istenmiyor 
Önceki yıllarda 625 yıllık olan Pınarbaşı Anıt Ağacı`nın altında kutlandığı, yine önceki yıllarda köylülerin organize ettiği ve imece usulü ile gerçekleştirilen etkinliğin, son yıllarda Tepeköy`de bulunan tavernaların işletmecilerinin organize etmesinin Rum vatandaşlarda rahatsızlık yarattığı biliniyordu. Bu yıl, geleneklere uygun bir şekilde gerçekleştirilmiş olması, gelecek yıllar açısından da bir başlangıç olarak kabul ediliyor. 
"Bizim yapmak istediğimizi köy halkı yaptı"
Bu yılki Meryem Ana Panayırı`nda yaşanan tartışmaların odağında bulunan ve Panayırı sayılı günler kala organizasyondan çekilen İmroz Eğitim ve Kültür Derneği Başkanı Stelyo Berber ile etkinlikler sonrası görüştük. Berber, köy halkının yaptığı organizasyonun kendi perspektifleriyle aynı olduğunu ve bunun bir yeniden başlangıç olarak kabul edilmesi gerektiğini dile getirdi. Berber; "Aslında bizim ilk açıklamamızın ardından iptal edilmiş gibi bir algı oluştu. Mesele şuydu, biz şikayetler sonrasında, dernek olarak organizasyondan çekildiğimizi açıkladık. Ancak, tabi başka bir düzenleyici de olmadığı için Panayır iptal edilmiş algısı oluştu. Tabi bu durumdan sonra köy sakinlerinin durumu sahiplenmesi, organizasyonu imece usulü ile yapmaları çok önemliydi. Bu girişim, aslında bizim `rant amaçlı olmasın, geleneklerinden kopmasın` perspektifimizle de doğru orantılı bir girişim oldu. Köy sakinlerinin imece usulü ile yaptıkları bu Panayır gelecek yıllar için düşündüğümüz, amaçladığımız Meryem Ana Panayırı`nın bir nevi başlangıcı oldu. Bu usul bizim için ümit verici oldu" dedi.
(Seçkin Sağlam) 
Paylaş