Boğaziçi Üniversitesi İklim Değişikliği ve Politikaları Uygulama ve Araştırma Merkezi Yönetim Kurulu Üyesi Klimatolog ve Meteorolog Prof. Dr. Murat Türkeş, sosyal medya hesabı üzerinden 2014 ve 2020 yıllarındaki çalışmaları ile ilgili bilgiler vererek Karadeniz bölgesine ilişkin uyarılarda bulunduğunu açıkladı. Prof. Dr. Türkeş, kamu kurumlarının da bu ve benzeri bilimsel makale ve araştırmaları dikkate almalarına işaret ettiği açıklamasında, “2014 yılında yayımlanan bir makalemizde, iklim değişikliği ya da gelecek iklim koşulları altında ‘Doğu Karadeniz ve Kuzeydoğu Anadolu bölümleri’ için şunları öngörmüşüz; "... Buna göre, farklı senaryo ve model sonuçlarının da gösterdiği gibi, Türkiye’de gelecekte bazı mevsimlerde günümüze göre daha yağışlı ve yağışların özellikle topografyanın da etkisiyle çoğunlukla sağanak ve gökgürültülü sağanak yağışlar şeklinde gerçekleşebileceği; ülkenin güneybatı Anadolu, Doğu Karadeniz ve Kuzeydoğu Anadolu bölümlerinin de, sel ve taşkınlar ile bunlara bağlı olarak etki ve sıklıkları artabilecek olan kütle hareketlerinden ve arazi bozulumundan daha fazla etkilenebileceği beklenmelidir.’ Büyük emek ve zaman harcanarak hazırlanan ve yayımlanan bilimsel makale ve araştırma raporları, kamu kurum ve kuruluşlarının araştırma ya da ilgili teknik birimlerince mutlaka ‘olay olmadan’ önceki zamanlarda taranmalı ve konuya ilişkin bilimsel teknik notlar ya da kısa değerlendirme raporları hazırlanmalıdır. Bunun için ille de büyük şaşalı projelerin yapılmasına da gerek yoktur” dedi. Türkeş ayrıca bu yıl (2020) yayınlanan bir başka çalışmasında ise, “Karadeniz kıyı kuşağında heyelandan etkilenebilirliği ve riskin en yüksek olduğu illerin: Ordu, Giresun, Rize ve Artvin” olduğuna dair tespitlerin bulunduğunu söyledi.
“Afet riskinin azaltılmasına yönelik bütüncül planlama”
“Hemen her konunun yazılı bilimsel çalışmasını yıllardan beri yapıyoruz ve olanağımız olduğunda bunları paylaşıyoruz her ortamda” diyen Boğaziçi Üniversitesi İklim Değişikliği ve Politikaları Uygulama ve Araştırma Merkezi Yönetim Kurulu Üyesi Klimatolog ve Meteorolog Prof. Dr. Murat Türkeş, afet riskinin azaltılmasına yönelik öneride bulundu. “Bütüncül planlama”nın önemine değinen Türkeş, “Bugün olduğu gibi, 1990ların başından beri, Giresun yöresinde, Giresun`un bazı ilçelerinde (doğrudan derenin kanalı ve dar taşkın yatağı içinde kurulu Dereli ilçesi örneğinde olduğu gibi) benzer kuvvetli-şiddetli yağışlar sonrası oluşan, seller, taşkınlar ve heyelanların bilimsel ve teknik geniş açılı değerlendirmelerini yaptım. Gördüğüm şu, Mayıs 1998 Batı Karadeniz sel/taşkın afetinden bugüne hiçbir olumlu gelişme yok. Hala var olan yerleşmelerin yeni mahalle ya da yeni gelişme alanları ile yeni yerleşmelerin önemli bir bölümü akarsuların (derelerin, çayların, vb.) doğrudan kanalı ve dar taşkın yatağı içinde kurulmaya devam ediyor. Ne yazık ki, birçok yurttaşımızın ve kamu görevlisinin ve kuşkusuz on binlerce yaban ve evcil hayvanın yaşamına mal olan, önemli hasar ve kayıplara yol açan bu afetlerin sonrasında yapılan tüm etkinlikler ise, bu yüzden sadece bir ‘kriz yönetimi’ olmanın ötesine geçemiyor. Sonuç olarak; günümüzde bu etkinlik, çalışma ve planlamalar, kriz yönetimi değil, bütüncül afet yönetimi ve/ya da afet risk yönetimi ve afet riskinin azaltılmasına yönelik bütüncül planlamaların uygulanmasını içermek zorundadır” dedi.
(Seçkin Sağlam)