Francisella tularensis, gram negatif, aerobik, kokobasil şeklinde küçük bir bakteridir. Bu bakteri, ilk olarak 1911 yılında Kaliforniya’nın Tulare kasabasında kemirgenlerde ortaya çıkmış ve hastalığa bu kasabanın ismi verilmiştir. İnsanlarda ilk hastalık ise 1959 yılında tanımlanmıştır. Hastalık Edward Francis tarafından tanımlanmıştır. Francisella tularensis ismi buradan gelmektedir.
Francisella tularensis, hayvan kaynaklı bir hastalıktır. İnsanlarda ve hayvanlarda ortak görülen hastalıklardandır. Tularemi sıklıkla kuzey yarım kürede görülen bir hastalık olmasına karşın güney yarım kürede de bildirilen vakalar bulunmaktadır. Kuzey Avrupa ve İskandinav ülkeleri en sık görüldüğü ülkelerdir. Ülkemizde en sık görüldüğü yerler Marmara ve Karadeniz bölgeleridir.
Hastalığı taşıyan ve bulaştıran hayvanlar; tarla faresi, su faresi, yaban tavşanı, sincap, geyik, fare gibi kemirici hayvanlardır. Bu hayvanlara hastalık sivrisinek, kene gibi vektörler aracılığıyla bulaşır. Bu hayvanlara daha çok temas eden kırsalda yaşayan insanlarda daha sık görülmektedir.
Francisella tularensis, insanlara şu yollarla bulaşabilir:
Francisella tularensis belirtileri alınan bakteri miktarına, bakterinin giriş yerine, kişinin bağışıklık durumuna ve tulareminin tipine göre değişkenlik göstermektedir. Belirtiler bakterinin vücuda girişinden sonraki 1 - 21 gün arasında oluşur. Bu süre ortalama 3 - 5 gündür. Belirtiler aniden başlar. 38 - 40 derece arasında seyreden ateş en önemli bulgudur. Üşüme, bulantı, kusma, baş ağrısı, halsizlik, yorgunluk, iştahsızlık, terleme gibi belirtiler görülmektedir. Tedavi edilmeyen hastalarda ateş haftalarca devam edebilir. Boğaz ağrısı, öksürük, kas ağrıları, karın ağrısı, ishal gibi şikayetler ile başvuran tularemi hastaları olabilir. Bazı hastalarda kalp atım sayısında azalma görülebilir.
Tulareminin 6 tipi bulunmaktadır. Bunlar; Ülseroglandüler Tularemi, Glandüler Tularemi, Oküloglandüler Tularemi, Pnömonik Tularemi, Tifoid Tularemi, Orofarenjiyal Tularemidir. Bu tipler arasındaki temel fark hastaların klinik durumlarındaki ve belirtilerindeki farklılıklardır. Ülseroglandüler tip en sık görülen Tularemi tipidir.
Tiplere göre değişkenlik gösteren belirtiler ise şöyledir:
Francisella tularensis tedavisi için antibiyotik kullanımı
gereklidir. Hastalığın tipine, şiddetine ve kişinin sağlık
durumuna göre uygun antibiyotik seçilir. Genellikle doksisiklin,
streptomisin, gentamisin, siprofloksasin gibi antibiyotikler
tercih edilir. Tedavi süresi 10 - 21 gün arasında değişir.
Tedaviye erken başlanması, iyileşme sürecini hızlandırır ve
komplikasyon riskini azaltır. Tedaviye yanıt vermeyen veya ileri
evrede olan hastalarda cerrahi müdahale gerekebilir.
Francisella tularensis korunma yolları şunlardır:
Hastalıklı hayvanlardan uzak durmak
Hayvanların kanı, derisi, eti veya iç organlarıyla temas etmemek
veya temas halinde eldiven, maske, gözlük gibi koruyucu
ekipmanlar kullanmak
Hayvanların idrarı, dışkısı veya tükürüğüyle kirlenmiş su, toprak
veya yiyeceklerden kaçınmak
Sivrisinek, kene, pire gibi vektörlerden korunmak için böcek
kovucu spreyler, uzun kollu ve bacaklı giysiler, açık renkli
kıyafetler giymek
Vektörlerin ısırması sonucu oluşan yaraları temizlemek ve
antiseptik uygulamak
Hastalıklı hayvanların solunum yolu salgılarıyla kirlenmiş havayı
solumamak için toz maskesi takmak
Hastalıklı hayvanların etini pişirmeden yememek veya
yedirmemek
Laboratuvar ortamında bakteriyle çalışırken uygun güvenlik
önlemlerini almak
Tularemi aşısı olmak (Türkiye’de mevcut değildir)