havadurum

Evini Barış Müzesi’ne çeviriyor

Hollanda`da yaşayan Bülent Türker, evini Çanakkale 100 Yıl Barış Müzesi yapıyor.

730
 
 
Hollanda`da yaşayan ve yıllarca engellilere yaptığı yardımlardan dolayı herkesin gönlünü kazanan ve daha önce 27 yıl değişik bankalarda yöneticilik ve banka müdürlüğü yapan aslen Kırklareli`li Bülent Türker, 2 yıldır Türkiye`deki uğraşları ve baş vurmadığı kapı kalmamasına rağmen hiç kimseden bir destek bulamayınca yıllarca dünyanın her yerinde satın aldığı Çanakkale ve Atatürk’le ilgili orjinal obje ve belgeleri kendi malı olan mustekil 300 metrekarelik 2 katlı bahçeli evinde Şubat ayı sonunda Çanakkale 100 Yıl Barış Müzesi olarak açmak için çalışmalara başladı. Tamamen kendi imkanları ile bu işe girişen Bülent Türker; “Çanakkale Valiliği`nden, 100 yıl projesinden bir çok yere müracaat ettim. Rotterdamda bir binanın bir yıllık kirasını verin ben tüm donanımını yapacağım. Gönüllüleri ve çalışanları bulacağım buradaki 500`den fazla obje fotoğraf ve malzemeyi tüm Avrupa`daki 5 milyon Türk’e ücretsiz sunacağım, sergileyeceğim, tanıtacağım ve öğreteceğim dememe rağmen olumsuz cevap aldım. Çanakkale Belediyesi ve Valiliği zaten bana 10 yıldır hiç bir destek olmadılar. Buradan onbinlerce insanı oraya gitmesini sağladım. 8 yıldır Avrupa`daki festivallere tamamen kendi imkanlarımla gezici müze açtım. Her festivalde 100 binden fazla ziyaretçi geldi ve yüzbinerce Kınalı Hasan, Seyit Onbaşı, İstiklal Marşı gibi büyük poster ve broşürleri ücretsiz dağıttık. 7 kitabım var. İlk kitabım Çanakkale Kahramanları 50 baskı yaptı ve 50 bin kişiye çoğu ücretsiz dağıtıldı” dedi.
 
 
“Çanakkale`nin kıymetini bilen yok”
Hiçbir kurum ve kuruluştan kendisine destek verilmemesine tepki gösteren Türker; “Buradaki müzemde Çanakkale Savaşı`nda kullanılan Türk Bayrağı, Türk komutanını İngiltere`ye şehit olduktan sonra giden altın köstekli saati, Fransız ve İngiliz komutanların savaşta kullandığı dürbünler, Fransız komutanın piposu, kılıç ve süngüler, tabancalar, o gün çıkan Fransız dergileri ve gazeteler, savaşı tüm anlatan Osmanlıca günlüklerden tutunda giysileri elbiselere kullandıklara ilaç kutularından komutanlarımızın kılıçlarına, askerlerin Üzerinden çıkan kuran ve malzemeler yani hiç bir yerde olmayan binlerce resim ve fotoğraf ne ararsanız var. Müzeye bir kısmını koyabileceğim. Çünkü bu kadar malzemeyi aldırmam mümkün değil. Bahçeye kazan koyup tencerede bulgur pilavı ve kuru üzüm hoşafı yapacağım. Gelenlere şekersiz üzüm hoşafı ve bulgur pilavı ikramı olacak. Birde siyah ekmek ile ayran. Savaşta neler çektiklerini görsünler. Bunlara ben 20 yıldır bir servet harcadım ama bu kadar ilgisiz olmasına devletimizin yurt dışındaki gurbetçilere her zaman olduğu gibi yine sahipsiz bırakmalarına kızıyorum. Ayrıca Türkiye`de de çok malzeme var Eskişehir, Kırklareli ve birçok Belediyeye müracaat etmeme rağmen hiç bir destek görmedim. Üzülerek söylüyorum ki 100 yıl sadece havai fişek ve bir iki küçük etkinlikle sona erecek. Çanakkale`nin kıymetini bilen yok” diye konuştu.
 
Paylaş